Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8389
Karar No: 2017/2404
Karar Tarihi: 23.03.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/8389 Esas 2017/2404 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davanın konusu, davanın davalı ... ve davacı arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine müşterek borçlu ve müteselsil kefil olunması nedeniyle sözleşmeye diğer kefillerin müştereken maliki oldukları 2 adet taşınmaz üzerine ipotek tesis edilmesi ve davalı ...’in bu taşınmazları, üzerlerinde ipotek bulunduğu halde satın alması sonucu ortaya çıkan sorumluluk durumuyla ilgilidir. Mahkeme, dava aleyhine açılan davanın reddine, Bankanın tazminat talebinin reddine, müşterek borçlu olarak sorumlu olan davalı ... hakkında açılan davanın kabulüne karar vermiş, davacının temlik konusu takiplerde ... mirasçısı davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. Kararda 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 594/4. maddesi uyarınca, alacaklıya ödemede bulunan rehin verenin, kural olarak kefile başvuramayacağına değinilmiştir.
19. Hukuk Dairesi         2016/8389 E.  ,  2017/2404 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın davalı ... yönünden reddine, diğer davalılar yönünden kabulüne yönelik olarak verilen 24.12.25 tarihli hükmün temyizi için davalı vekilinin 10.03.2016 tarihli temyiz talebinin reddine ilişkin mahkemece verilen 24/12/2015 tarihli ek kararın davalılar ..., ..., ... vekilince temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi,gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı şirket ile banka arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, bu sözleşmeye diğer kefillerin müştereken maliki oldukları ’ndeki 2 adet taşınmaz üzerinde ipotek tesis edildiğini, davalı ...’in bu taşınmazları, üzerlerinde ipotek bulunduğu halde satın aldığını, bu şekilde davalının da sözleşmeden müşterek borçlu olarak sorumlu hale geldiğini, şirketin kredi hesabının kat edilmesi ve borçlular ve ipotekli taşınmaz maliki aleyhine takipler başlatılması üzerine davalı ...’in davalı bankaya kısmi ödeme yaptığını, bu ödeme karşılığında bankanın alacağını davalıya temlik ettiğini, müvekkilinin kefil sıfatıyla temlik konusu takiplerden sorumlu tutulduğunu ileri sürerek, müvekkilinin temlik nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, davalı ...’in dava dışı şirketin kredi borçlarının büyük kısmını ödediğini, bankanın borçlu şirketten olan alacaklarını tüm teminatları ile ve alacağın tahsiline ilişkin icra dosyaları ile birlikte ödeme miktarı ile sınırlı kalmak kaydı ile ve tahsilde tekerrür olmamak üzere davalı ..."e gayrikabili rücu devir ve temlik ettiğini, anılan temlikname kapsamında diğer davalıya temlik ettiğini, müvekkiline husumet düşmediğini savunarak davanın reddini ve icra inkar tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı ... davaya cevap vermemiştir. Yargılama aşamasında davalının vefat etmesi üzerine mirasçıları davaya dahil edilmiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davalı ...’in dava dışı şirketin kredi borçları nedeniyle ipotekli iki adet taşınmazı satın aldığı, davalı bankanın alacağını tahsil için takibe geçmesi nedeniyle kredi borcunun bir kısmını ödediği, davalı bankanın ödeme miktarı kadar alacağı ...’e temlik ettiği, 6098 sayılı TBK"nun 594/4. maddesi uyarınca, alacaklıya ödemede bulunan rehin verenin, kural olarak kefile başvuramayacağı, banka lehine ipotekli taşınmazların bu halde davalı ..."e satıldığı, davalı Yaşa’ın diğer kefiller ile bir rücu anlaşması da yapmadığı, bu bağlamda yeni malikin kefillere müracaatının söz konusu olamayacağı, dava konusu olayda ise davalı banka aleyhine husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle, banka aleyhine açılan davanın reddine, bankanın tazminat talebinin reddine, davalı ... aleyhine açılan davanın kabulü ile davacının temlik konusu takiplerde ... mirasçısı davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalılar ..., ..., ... vekillerince temyiz edilmiştir.
    1- Mahkemece davanın kısmen kabulüne kısmen reddine dair verilen kararın davalılar ..., ..., ... tarafından 10.03.2016 tarihinde temyiz edildiği, mahkemece temyiz talebinin süresinde olmaması nedeniyle reddine karar verildiği, davalı ...’e yapılan tebligatın usulüne uygun olmaması nedeniyle davalılar vekilinin temyizinin süresinde yapıldığının kabulü gerektiği, davalıların 10.03.2016 tarihinde yapmış olduğu temyiz isteminin süresinde olduğu gözetilerek mahkemece verilen 24.12.2016 tarihli temyiz isteminin reddine dair ek kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
    2- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar ..., ..., ... vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir .
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle temyiz isteminin reddine ilişkin mahkemenin 24.12.2016 tarihli ek kararının kaldırılmasına, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ..., ..., ... vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 23/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi