Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/5561
Karar No: 2022/6900
Karar Tarihi: 01.06.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/5561 Esas 2022/6900 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/5561 E.  ,  2022/6900 K.

    "İçtihat Metni"



    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 3. Hukuk Dairesi

    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 2. İş Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

    Kararın davalı ... Belediye Başkanlığı ve ... vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... Belediye Başkanlığı ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle müvekkilinin 12.04.2013 tarihinden itibaren davalı Belediyenin hizmet alım yolu ile işçi temin ettiği farklı işverenler nezdinde oto bakım ve onarımcısı olarak daha sonraki dönemde ise usta başı olarak çalıştığını, 01.03.2017 tarihinde ücretinin tek taraflı olarak düşürüldüğünü, müvekkilinin özlük haklarını talep etmesi üzerine pozisyonunun beden işçisi olarak değiştirildiğini beyanla, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere 100,00 TL ücret alacağı, 50,00 TL sendikal haklar alacağı, 50,00 TL ikramiye alacağı, 50,00 TL fazla çalışma ücreti, 50,00 TL yol ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

    II. CEVAP
    1.Davalı ... Belediye Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde; özetle dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının... Ulaşım San. Ve Tic. Ltd. Şti. nezdinde 02.04.2018 tarihinde personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı ile çalışmakta iken kadroya alındığını, 12.04.2013 tarihinden itibaren müvekkili bünyesinde çalışmadığını, müvekkilinin dava konusu taleplerden sorumlu olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.

    2.Diğer davalı Şirketlerce cevap dilekçesi sunulmamıştır.

    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının yazılı rızası olmaksızın 2017 yılı Mart ayında ücretinin düşürüldüğü ve 2018 yılının Aralık ayına kadar davacıya 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 62 nci maddesi hükmüne aykırı olarak eksik ödeme yapıldığı, davalı ... Şti.'nin devreden işveren olduğu, bu şirketin 2017 yılının Mart ayından 01.04.2018 tarihine kadar olan eksik ödenen ücret alacaklarından diğer davalılarla birlikte müştereken müteselsilen sorumlu olduğu, davalı ... Belediye Başkanlığının asıl işveren sıfatıyla ve davalı... Şti.'nin ise devralan işveren sıfatıyla eksik ücret farklarının tamamından müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, davacı tanık beyanlarından davacının haftalık toplam çalışma süresi 45 saatin altında kaldığının anlaşıldığı, sendikal ve toplu iş sözleşmesinden doğan alacaklara yönelik talepler bakımından, 12.09.2019 tarihli ön inceleme duruşmasında davacı vekiline toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan ücretlere ilişkin talebini somutlaştırmak ve varsa müvekkilinin üyesi olduğu dayanışma aidatı ödediği sendikayı bildirmesi için 2 haftalık kesin süre verilerek süresi içerisinde istenilen hususlarda beyanda bulunulmadığı taktirde dosyada mevcut delil durumuna göre karar verileceği hususunun ihtar edildiği ancak davacı vekilinin süresi içerisinde ara karar gereğini yerine getirmediği, yemek ve ikramiye alacağı bakımından ise sürekli işçi kadrosuna geçirilmeden önce davacıya yemek ücreti ve ikramiye ödeneceğine dair yazılı bir iş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesinin bulunmadığı, bu hususta bir işyeri uygulamasının da mevcut olmadığı, sürekli işçi kadrosuna geçiş sonrasında davacıya yemek ücreti ve ikramiyelerin banka kanalıyla ödendiği gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.

    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Belediye Başkanlığı ve ... vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

    B. İstinaf Sebepleri
    1.Davalı ... Belediye Başkanlığı vekili istinaf dilekçesinde; özetle davacının müvekkili Kurumun çalışanı olmayıp, diğer davalı Şirket işçisi olarak çalıştığını, müvekkiline husumet yöneltilmesinin yerinde olmadığını, müvekkili Kurum aleyhine kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin alacağına hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu beyanla Mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.


    2.Davalı... Ulaşım San. Tic. Ltd. Şti. vekili istinaf dilekçesinde; alacak kalemlerinin her birinin zamanaşımına uğradığını, ücret alacağının belirsiz alacak davasına konu edilmesinde hukuki yarar olmadığını, davacının müvekkili nezdinde 01.04.2018 tarihi itibariyle çalışmaya başladığını, tüm hak ve alacaklarının ödendiğini beyanla Mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile "İşyeri devrinin esasları ve sonuçları 4857 sayılı İş Kanununun 6 ncı maddesinde düzenlenmiştir. Sözü edilen hükümde, işyerinin veya bir bölümünün devrinde devir tarihinde mevcut olan iş sözleşmelerinin bütün hak ve borçlarıyla devralan işverene geçeceği öngörülmüştür. Devir tarihinden önce doğmuş ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlar açısından, devreden işverenle devralan işverenin birlikte sorumlu oldukları aynı yasanın üçüncü fıkrasında belirtilmiş, devreden işverenin sorumluluğunun devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlı olduğu hükme bağlanmıştır.
    Davacının ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nda ( 6360 sayılı yasa öncesi ... Belediye Başkanlığında) yüklenici şirketler bünyesinde en son davalı ... ltd şirketi nezdinde 12.04.2013-01.04.2018 tarihleri arasında sonrasında 375 Sayılı KHK uyarınca davalı.....Ltd şirketi bünyesinde sürekli işçi kadrosuna geçerek çalıştığı, halen çalışmaya devam ettiği, yapılan yargılamada davacının 2017 yılı mart ayında ücretinin düşürüldüğünün ve 2018 yılı aralık ayına kadar eksik ücret ödemesi yapıldığının tespit edildiği, yerel mahkemece 100,00 TL fark ücrete ilişkin talepten asıl işveren olarak davalı belediyenin de diğer davalılar ile birlikte sorumluluğuna gidilmesinde bir isabetsizlik olmadığı, davalı belediye vekilinin husumet itirazının reddi gerektiği sonucuna varılmıştır.
    6100 sayılı HMK'nın kısmi dava açma imkanını sınırlamakla birlikte tamamen ortadan kaldırmadığı da gözetildiğinde, belirlenebilir alacaklar için, belirsiz alacak davası açılamasa da, şartları oluştuğunda ve hukuki yarar bulunduğunda kısmi dava açılması mümkündür. Dava konusu taleplerin kısmi dava yoluyla tahsili talep edilmiş olup davacının kısmi dava yoluyla alacaklarının tahsilini talep etmekte hukuki yararının bulunduğu anlaşılmakla, istinaf kanun yoluna başvuran davalı..... ltd şirket vekilinin dava konusu alacakların belirlenebilir nitelikte olduğundan davanın reddi gerektiğine yönelik istinaf gerekçesi yerinde değildir. Ayrıca davalı şirketin ilk derecede yapılan yargılama esnasında süresinde zamanaşımı def'inde bulunmadığı görülmekle davanın zamanaşımına uğradığına dair istinaf aşamasında yaptığı itirazının dinlenemeyeceği açık olup, istinaf sebeplerinin reddi gerektiği sonucuna varılmıştır." gerekçeleriyle davalı ... Belediye Başkanlığı ve ... vekillerinin istinaf başvurularının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

    V. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Belediye Başkanlığı ve ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

    B. Temyiz Sebepleri
    1.Davalı ... Belediyesi vekili temyiz dilekçesinde özetle; cevap dilekçesinde belirttikleri hususlar ile resen dikkate alınacak hususlar çerçevesinde Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
    2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; alacak kalemlerinin her birinin zamanaşımına uğradığını, ücret alacağının belirsiz alacak davasına konu edilmesinde hukuki yarar olmadığını, davacının müvekkili nezdinde 01.04.2018 tarihi itibariyle çalışmaya başladığını, tüm hak ve alacaklarının ödendiğini beyanla Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, davacının ücret (fark) alacağından davalı ... Belediye Başkanlığı ile davalı... Ulaşım Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin sorumlu olup olmadığına ilişkindir.

    2. İlgili Hukuk
    696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (696 sayılı KHK) 127 nci maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 24 üncü maddenin ilgili kısımları şöyledir:

    " İl özel idareleri ve belediyeler ile bağlı kuruluşlarında ve bunların üyesi olduğu mahalli idare birliklerinde, birlikte veya ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlası il özel idareleri, belediyeler ve bağlı kuruluşlarına ait şirketlerde 4734 sayılı Kanun ve diğer mevzuat hükümleri uyarınca personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında yükleniciler tarafından 4/12/2017 tarihi itibarıyla çalıştırılmakta olanlar;
    a) 657 sayılı Kanunun 48 inci maddesinin (A) bendinin (1), (4), (5), (6), (7) ve (8) numaralı alt bentlerinde belirtilen şartları taşımak,
    b) Herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazanmamış olmak,
    c) Bu kapsamda çalıştırılmalarına ilişkin olarak açtıkları davalardan ve/veya icra takiplerinden feragat edeceğine dair yazılı beyanda bulunmak,
    ç) En son çalıştığı idare veya şirket ile daha önce kamu kurum ve kuruluşlarında alt işveren işçisi olarak çalıştığı iş sözleşmelerinden dolayı bu madde ile tanınan haklar karşılığında herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunmayacağını ve bu haklarından feragat ettiğine dair yazılı bir sulh sözleşmesi yapmayı kabul ettiğini yazılı olarak beyan etmek,
    kaydıyla bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren on gün içinde hizmet alım sözleşmesini yapan idareye veya şirkete, ek 20 nci madde kapsamındaki şirketlerinde işçi statüsünde çalıştırılmak üzere yazılı olarak başvurabilirler. Başvuranların şartları taşıyıp taşımadıklarının tespiti, bu tespite itirazların karara bağlanması, şartları taşıyanların belirlenen usul ve esaslara göre yapılacak yazılı ve/veya sözlü ya da uygulamalı sınava alınması, sınav sonuçlarına itirazların karara bağlanması ve sınavda başarılı olanların işçi statüsüne geçirilmesine ilişkin süreç bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren doksan gün içinde sonuçlandırılır. Sınavlarda başarılı olanlar, varsa bu fıkranın (c) bendinde öngörülen davalardan feragat ettiklerini tevsik eden belgeyi ve/veya icra takibine konu alacaktan feragat ettiğine dair icra müdürlüğünden alınacak belgeyi ibraz etmek, bu fıkranın (ç) bendinde öngörülen sulh sözleşmesini ibraz etmek ve aynı fıkrada öngörülen şartları taşımaya devam etmek kaydıyla, sınav sonuçlarının kesinleşmesini müteakip, ek 20 nci madde kapsamındaki şirketlerinde işçi statüsünde topluca işe başlatılır. Bunların istihdam süreleri hiçbir şekilde sosyal güvenlik kurumlarından emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazandıkları tarihi geçemez. Bu fıkra kapsamında feragat edilen davalara veya takiplere ilişkin yargılama ve takip giderleri davacı veya takip eden üzerinde bırakılır ve taraflar lehine vekalet ücretine hükmolunmaz, hükmedilenler tahsil edilmez ve bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar tahsil edilenler ise iade edilmez. Bu fıkra kapsamında yapılacak sulh sözleşmelerinden damga vergisi alınmaz.
    Geçici 23 üncü maddenin ikinci, üçüncü, yedinci, sekizinci, dokuzuncu, onuncu, onikinci ve onaltıncı fıkraları hükümleri bu madde kapsamında yer alanlar hakkında da kıyasen uygulanır.
    Özel güvenlik görevlilerinden bu madde kapsamında geçiş işlemleri yapılanlar, 5188 sayılı Kanun hükümlerine de tabi olmaya devam eder.
    Şirketlerde işçi statüsüne geçirilenlerden, geçiş işlemi yapılırken mevcut işyerinin girdiği işkolunda kurulu işyerinden bildirilenlerin ücreti ile diğer mali ve sosyal hakları, bu madde kapsamındaki şirketlerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin bitimine kadar bu toplu iş sözleşmesinin uygulanması suretiyle oluşan ücret ile diğer mali ve sosyal haklardan fazla olamaz. Şirketlerde işçi statüsüne geçirilenlerden; geçişten önce toplu iş sözleşmesi bulunmadığından işçi statüsüne geçirildiği tarihte yürürlükte olan bireysel iş sözleşmesi hükümlerinin geçerli olduğu işçiler ile geçiş işleminden önce yapılan ve geçişten sonra yararlanmaya devam ettiği toplu iş sözleşmesi bulunmakla birlikte bu madde kapsamındaki şirketlerde alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin bitiminden önce toplu iş sözleşmesi sona eren işçilerin ücreti ile diğer mali ve sosyal hakları, bu madde kapsamındaki şirketlerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesine göre belirlenir. Bu madde kapsamındaki şirketlerde; 6356 sayılı Kanunun geçici 7 nci maddesinde belirtilen mevcut işyerleri bakımından anılan Kanuna uygun olarak yetki başvurusunda bulunulabilir, ancak geçişi yapılan işçiler için yeni tescil edilen işyerlerinde, geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin sona erme tarihinden sonra yetki başvurusunda bulunulabilir.
    Bu maddeye göre feshedilmiş sayılan veya iş eksilişi yapılan hizmet alım sözleşmeleri kapsamında idarelere ait işyerlerinde hizmetlerin yürütülmesinde fiilen kullanılmakta olan taşınırlar ile tüketim malzemelerinden hizmetin sunulabilmesi için ihtiyaç duyulduğu ilgili şirketlerce belirlenenlerin satın alınmasına veya kiralanmasına, en az üç kişiden oluşan komisyon tarafından karar verilir. Bu karara dayalı olarak tespit edilen taşınırlar ve tüketim malzemeleri aynı komisyon tarafından tespit edilen bedel üzerinden ilgili şirketlerce satın alınabilir veya kiralanabilir. Komisyon tarafından belirlenecek satın alma bedeli, taşınırlar ve tüketim malzemeleri için yüklenicinin 213 sayılı Kanun hükümlerine göre tutulan yasal defter ve kayıtlarında yer alan kayıtlı değerinden fazla olamaz. Komisyon, bedel tespit ederken gerektiğinde meslek kuruluşlarından bilgi alabilir.

    Bu maddenin uygulanmasında, mahalli idare veya şirketlerinin bütçelerinden yapılan, yıl boyunca devam eden, niteliği gereği süreklilik arz eden ve haftalık çalışma saatlerinin tamamının idare için kullanıldığı park ve bahçe bakım ve onarımı ile çöp toplama, cadde, sokak, meydan ve benzerlerinin temizlik işlerine ilişkin alımlar da personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı olarak kabul edilir.
    Bu madde uyarınca hizmet alım sözleşmelerinin feshedilmiş veya iş eksilişi yapılmış sayılacağı tarihten itibaren bu madde kapsamında yer alan idarelerde ve söz konusu şirketlerde, ek 20 nci madde hükümleri saklı kalmak kaydıyla 4734 sayılı Kanun ve diğer mevzuat hükümleri çerçevesinde personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı yapılamaz.
    Diğer kanunların bu maddeye aykırı hükümleri uygulanmaz."



    3. Değerlendirme
    1.Somut uyuşmazlıkta davacı 12.04.2013 tarihinden itibaren davalı Belediyenin hizmet alım yolu ile işçi temin ettiği farklı işverenlerin işçisi olarak çalıştığını ve 01.03.2017 tarihinde ücretinin tek taraflı olarak düşürüldüğünü beyan ederek ücret alacağı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının davalılardan tahsilini istemiş, Mahkemece davacının yazılı rızası olmaksızın ücretinin düşürüldüğü ve 2017 yılı Mart ayı ile 2018 yılı Aralık ayı arasındaki dönemde ücretinin eksik ödendiği, davalılardan ... Şirketinin devreden işveren olduğu, bu Şirketin tüm alacaklardan diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğu, davalı ... Belediye Başkanlığının asıl işveren sıfatıyla ve davalı... Şirketinin ise devralan işveren sıfatıyla eksik ücret alacaklarının tamamından müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu belirlenerek ve ücret alacağı yönünden taleple bağlı kalınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

    2. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının 02.04.2018 tarihine kadar davalı alt işveren ... Akaryakıt Şirketi işçisi olarak asıl işveren ... Büyükşehir Belediyesine ait işyerinde çalıştığı, 02.04.2018 tarihinden sonra ise 375 sayılı KHK'nın geçici 24 üncü maddesi kapsamında belediye şirketi olan davalı... Ulaşım Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin sürekli işçi kadrosunda çalışmaya başladığı kabul edilmiş, Mahkemece bu kabul doğrultusunda hesaplanan alacaklar hüküm altına alınmıştır.

    3. Mahkemenin kabul şekline göre öncelikle çözüme kavuşturulması gereken uyuşmazlık; davacının 02.04.2018 tarihinde 696 Sayılı KHK doğrultusunda sürekli işçi kadrosuna geçirilmeden önceki döneme ilişkin ücret farkı alacağından davalı ... Belediye Başkanlığı ile davalı... Ulaşım Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin sorumlu tutulup tutulamayacağı noktasındadır. Bilindiği gibi 375 sayılı KHK'nın 24 üncü maddesinde sürekli işçi kadrosuna geçiş için birtakım şartlar öngörülmüş olup bu şartlar arasında, işçilerin en son çalıştığı idare veya şirket ile daha önce kamu kurum ve kuruluşlarında alt işveren işçisi olarak çalıştığı iş sözleşmelerinden dolayı bu madde ile tanınan haklar karşılığında herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunmayacağını ve bu haklarından feragat ettiğine dair yazılı bir sulh sözleşmesi yapmayı kabul ettiğini yazılı olarak beyan etmek şartı da bulunmaktadır.

    4. Dairemiz uygulamasına göre işçinin, sürekli işçi kadrosuna geçişi sırasındaki feragat ve sulh beyanlarına hukuki değer atfedilmesi gerekmektedir. Bu tür beyanların varlığı hâlinde, 696 Sayılı KHK doğrultusunda sürekli işçi kadrosuna geçiş yapılan tarihe kadar olan dönem için gerek bireysel iş sözleşmesinden gerekse toplu iş sözleşmesinden doğan alacaklardan İdarenin sorumlu tutulması mümkün değildir.

    5. Somut uyuşmazlıkta davacının 02.04.2018 tarihinde geçici 24 üncü madde kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçerek davalı ... bünyesinde çalışmaya başladığı anlaşılmakta ise de Mahkemece davacının geçici 24 üncü maddede belirtilen şekilde sulh sözleşmesi imzalayıp imzalamadığı yönünde herhangi bir araştırma ve inceleme yapılmadan sonuca gidildiği görülmektedir. Eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalıdır. Öncelikle davalı İdareden davacının imzalamış olduğu sulh sözleşmesi istenmeli, bu şekilde bir sözleşme varsa hukuken değer verilerek davacının kadroya geçiş tarihi olan 02.04.2018 öncesine ilişkin gerek bireysel gerek toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklar bakımından davalıdan talepte bulunamayacağı kabul edilmelidir.


    6. Davacının sürekli işçi kadrosuna geçtiği tarihten sonraki fark ücret talebine ilişkin olarak ise Dairemizce hizmet alım sözleşmelerinde yüklenici tarafından istihdam edilen işçilerin ücretlerinin asgari ücretin katları ya da asgari ücretin belirli bir oran fazlası şeklinde belirlenmesine yönelik uygulamanın hizmet alım sözleşmesinin devam ettiği döneme ilişkin bir uygulama olduğu kabul edilmektedir. 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 24 üncü madde uyarınca sürekli işçi kadrolarına geçirileceklerin istihdam edilmesine esas hizmet alım sözleşmeleri, geçiş işleminin yapıldığı tarih itibariyle feshedilmiş sayılacağından, sürekli işçi kadrolarına geçirilmeyle ilgili söz konusu düzenlemenin hizmet alım sözleşmeleri kapsamında çalışanların daha önce ücret ile diğer mali ve sosyal haklarını asgari ücretle irtibatlandıran uygulamalara son verdiği açıktır. Yükleniciler tarafından istihdam edilip de sınavla sürekli işçi kadrolarına geçen işçilerin ücret ile diğer mali ve sosyal haklarının yeni süreçte Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesinin uygulanması ile oluşan ücret ile diğer mali ve sosyal haklardan fazla olamayacağına ilişkin açık ve emredici kanuni düzenleme karşısında, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. ve 62. maddesi hükümlerinin ihlalinden de söz edilemez. Belirtmek gerekir ki sürekli kadroya geçirildikten sonra kamu kurum ve kuruluşlarınca bireysel iş sözleşmesinin yapılmamış olması da varılan bu sonuca etkili değildir.

    7.Diğer taraftan işçi ile İdare arasında kadroya geçiş tarihinde iş sözleşmesi imzalanmışsa bu iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi de son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.

    8. Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece işçinin sürekli işçi kadrosuna geçiş tarihinden önceki ve sonraki dönem yönünden herhangi bir ayrım yapılmadığı, kadroya geçiş tarihinden sonraki ücretin belirlenmesinde de yukarıda belirtilen usul ve esaslara uygun bir inceleme ve araştırma yapılmadığı tespit edilmektedir. Hâl böyle olunca eksik inceleme ile hüküm kurulması yerinde değildir.

    9. Öncelikle davacının sürekli işçi kadrosuna geçiş tarihinden önceki dönem yönünden bozma kararının (3),(4) ve (5) numaralı paragraflarına uygun şekilde inceleme yapılmalı, kadroya geçiş tarihindeki ücret miktarı ile bu tarihten sonraki dönemde ödenmesi gereken ücret miktarı yönünden ise yukarıda (6), (7) ve (8) numaralı paragraflarda işaret edilen hususlar araştırılmalı, oluşacak sonuca göre davalı ... Belediye Başkanlığı ile davalı... Ulaşım Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin talep edilen ücret alacaklarından sorumlu olup olmadığı belirlenmelidir.

    VI. KARAR
    Açıklanan sebeplerle;
    1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

    2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

    Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

    Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

    01.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi