3. Hukuk Dairesi 2017/4913 E. , 2019/1303 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali ve kiralananın tahliyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, itirazın kısmen iptaline ve davalının tahliyesine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı ile davacı arasında 17.10.2001 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli aylık 275TL bedelli kira sözleşmesi bulunduğunu, davalının 2009 yılı Eylül ile 2014 Ağustos ayları arası toplam 20.000TL kira bedelini ödemediğini, bunun üzerine davalı aleyhine Ankara 26. İcra Müdürlüğü"nün 2014/16780 esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek, yapılan takibe karşı haksız itirazın iptali ile takibe konu alacağının %20"sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına ve ayrıca temerrüt nedeni ile akdin feshi ve davalının kiralanandan tahliyesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı; davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile itirazın 14.501,75TL üzerinden iptali ve davalı aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, davalının tahliyesine ve tahliye davası yönünden 7.144,92TL karar harcı ile, itirazın iptali davası yönünden hesaplanan 990,61TL karar harcı ve davacı yararına tahliye davası yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 11.117,65TL vekalet ücreti ile, itirazın iptali davasının yönünden 1.740TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 12.857,65 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davalı vekilinin davacı lehine hükmedilen vekalet ücreti ve harca ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Karar ve ilam harcı, maktu ve nispi olmak üzere iki çeşittir. (492 sayılı Kanun"un 15., 21. maddeleri). Bu anlamda davanın maktu veya nispi harca tabi olup olmaması, kural olarak dava konusunun para ile değerlendirilebilir olup olmamasına göre değişmektedir. Nispi harç, konusu belli bir değerle (para veya para ile değerlendirilebilen bir şey) ilgili davalarda, hüküm altına alınan değer üzerinden tarifedeki belli nispete göre alınan harçtır (1 Sayılı Tarife, madde III/1-a). Maktu harç ise, konusu belli bir değerle tespit edilemeyen davalarda ve davanın reddine ilişkin kararlardan alınan harçtır (1 Sayılı Tarife, madde III/2-a). Harçlar Kanunu"nun 16/1. maddesinde değer ölçüsüne göre harca tabi işlerde (1) sayılı tarifede yazılı değerlerin; tescil ve tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda gayrimenkulün değerinin esas alınacağı öngörülmüştür.
Dava niteliği itibariyle konusu para ile değerlendirilebilen davalardan olduğundan yukarıda açıklandığı üzere Harçlar Kanun"unun 17. maddesi uyarınca tahliye davası yönünden yıllık kira bedeli üzerinden hesap edilerek nisbi harcın tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde fazla harca hükmedilmesi doğru değildir.
Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 9. Maddesinde, ""tahliye ve kiracılık sıfatının tespiti davalarında bir yıllık kira bedeli tutarı, kira tespiti ve nafaka davalarında tespit olunan kira bedeli farkının veya hükmolunan nafakanın bir yıllık tutarı üzerinden Tarifenin üçüncü kısmı gereğince hesaplanacak miktarın tamamı, avukatlık ücreti olarak hükmolunur. Bu miktarlar, tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde davanın görüldüğü mahkemeye göre belirlenmiş bulunan ücretten az olamaz."" düzenlemesi yer almaktadır.
Konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen davalarda vekalet ücreti, nispi tarifeye göre hesaplanır. Davanın tamamen veya kısmen kazanılması ya da reddedilmesi halinde ise, nispi vekalet ücreti kabul ya da reddedilen müddeabihin değeri üzerinden hesaplanır.
Somut olayda; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 9. maddesi gereğince, tahliye davalarında 1 yıllık kira bedeli tutarı üzerinden tarifenin 3. kısmı gereğince hesaplanacak miktarın tamamı vekalet ücreti olarak hükmedilir. Mahkemece, tahliye talebinin kabulüne karar verildiğine göre kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına hükmedilen yıllık kira bedeli üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken fazla vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki bu yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK 438/ 7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, İkinci bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 3 nolu bendinden alınması gereken harca ilişkin hüküm fıkrasının çıkarılarak yerine "Tahliye davası yönünden Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 714,49TL karar harcı ile, itirazın iptali davası yönünden hesaplanan 990,61TL karar harcı olmak üzere toplam 1.705,10TL harçtan, peşin alınan 341,55TL harcın mahsubuna, bakiye kalan 1.363,55TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, kararın vekalet ücretine ilişkin hüküm fıkrasınını 4 nolu bendinden vekalet ücretine ilişkin hüküm fıkrasının çıkarılarak yerine “Davacı yararına tahliye davası yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ve temyiz dilekçesindeki taleple bağlı kalınarak, 1.255TL vekalet ücreti ile, itirazın iptali davasının kabul edilen kısmı üzerinden takdir edilen 1.740TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 2.995TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” şeklinde değiştirilmek suretiyle hükmün düzeltilmesine ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.02.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.