MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA


Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 28.09.1996-01.09.2002 tarihleri arasından geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki verildi.
KARAR
Dava; davacının 28/09/1996 ile 01/09/2002 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.Mahkemenin davanın kabulüne dair 29/09/2015 tarihli kararının, Dairemizin 2015/19587 Esas sayılı, 03/10/2016 tarihli ilamı ile bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verildiği halde bozma gereğinin yerine getirilmediği; tanık beyanları arasındaki çelişki giderilmeden karar verildiği anlaşılmaktadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 02/08/2002 ile 05/12/2012 tarihleri arasındaki çalışmasının davalı işverence kesintisiz ve tam olarak Kuruma bildirildiği, mahkemece dinlenen bordro tanıklarının davacının 2002 yılından itibaren çalıştığını doğruladığı, davacının iddia ettiği gibi 1996 yılında çalışmaya başladığını beyan eden tanıkların komşu işyeri tanığı olup olmadığı konusunda mahkemece araştırma yapıldığı, bozma ilamında dönem bordroları istenerek bordro tanıklarının dinlenilmesi gerektiği belirtildiği halde Mahkemece Kuruma yazılan müzekkereye rağmen bordroların dosyaya girmediği anlaşılmaktadır.Yapılacak iş, davalı işverene ait işyerinin kanun kapsamına alındığı tarihi araştırmak,Kurumdan ihtilaflı döneme ilişkin dönem bordrolarını getirterek,uyuşmazlık konusu dönemde daha önce mahkemece dinlenenler dışında bordro tanığı bulunuyorsa bunları dinlemek , ihtilaf konusu dönemde köyde muhtar ve aza olarak görev yapmış kişileri tespit ederek beyanlarını almak , tanık beyanları arasındaki çelişkiyi gidermek , gerçek çalışma olgusu belirtilen şekilde yapılacak araştırma ile somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya konulamıyorsa davanın reddine karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı ..."e iadesine, 01/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.