Esas No: 2022/5492
Karar No: 2022/6504
Karar Tarihi: 25.05.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/5492 Esas 2022/6504 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/5492 E. , 2022/6504 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 47. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 21. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle davacının davalı işyerinde 01.04.1993-16.07.2016 tarihleri arasında matbaa bölümünün teknik işlerinden sorumlu olarak çalıştığını, brüt ücretinin 6.826,57 TL olduğunu, davalı işverenin iş sözleşmesini haksız ve usulsüz feshettiğini, feshin emekli olmasına bir ay kala kalan davacının yasal haklarını almasına engel olmak için yapıldığını, davalıya ait işyerinde 30.06.2016 tarihinde çıkan yangının sorumlusu olarak davacı gösterilse de yangının hangi sebeple çıktığının belli olmadığını ve yangının iddia edildiği gibi makinelerin bakımının yapılmamasından dolayı çıkmadığını, davacının makinelerinin bakım ve denetimini yapmakla yükümlü olmayıp görev tanımında böyle bir sorumluluğunun bulunmadığını, sadece söz konusu işlemlerin düzenli olarak yapılıp yapılmadığı konusunda koordinasyonu sağladığını, davalının feshe dayanak yaptığı mevzuata göre işçinin iş güvenliğini tehlikeye atması, işyeri tesisatının 30 günlük ücret tutarında zarara uğratması gerektiğini, dava konusu olay bakımından bu koşulların bulunmadığını, zira söz konusu yangının basit nitelikte olup hemen söndürüldüğünü ve yangın sonucu oluşan zararın cüzi bir zarar olduğunu ileri sürerek kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalı Şirkette bakım onarım müdürü olarak çalışan davacının son ücretinin 6.826,57 TL olduğunu, iş sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinin (ı) alt bendi uyarınca haklı nedenle fesh edildiğini, İhlas Holding binasında bulunan matbaa tesislerinde meydana gelen ve davalı şirketin maddi kaybına neden olan yangının çıkmasında davacının kusuru bulunduğunu ve iş sözleşmesinin haklı nedenle tek taraflı feshedildiğini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"...Davalı taraf davacının iş akdinin fesih gerekçesini 4857 Sayılı İş Kanunun 25/II-I). maddesindeki; “ İşçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri otuz günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratması” hükmüne dayandırmaktadır. Davalı tarafça 30.06.2016 tarihli yangında zayi olan ürünleri ve fiyatları gösteren tabloda; “Kağıt zayi tutarının 4.014 TL; yangın tüpü zayi tutarının 865,5 TL; Fan Motoru zayi tutarının 3.897 TL; Karton Koli 363 TL olmak üzere toplam zayi tutarının 9.139,5 TL olduğu belirtilmiştir. Dava dosyasında bulunan ... itfaiye Daire Başkanlığının 01.07.2016 tarihli Yangın raporu aynen; “ Fan motorları ve bunlara ait motor v kayışlarının bulunduğu kısmın yangının ağırlık merkezinin olduğunun tespit edildiği, fan motorlarının üzerinin kağıt kırpıntısıyla dolu olduğu görülmüş olup çalışmakta olan motorların ve bunlara ait v kayışlarının aşırı ısınması sonucu üzerinki kağıtları tutuşturması ile yangının başlangıç olayının meydana geldiği, gelişerek oda haline sirayet ettiği,” hususlarını içermektedir...itfaiye Daire Başkanlığının 01.07.2016 tarihli Yangın raporundan davalı işyerindeki yangının makinalarm bakım ve onarımlarındaki aksaklık ve bozukluklardan kaynaklanmadığı, makinalar üzerinde kâğıt kırpıntıların birikmesi ve motor kayışlarının aşırı ısınması sonucunda üzerindeki kağıtların tutuşması sonucunda çıktığı anlaşılmaktadır. Tüm bu tespit ve değerlendirmeler neticesinde; dava konusu uyuşmazlıkta delillerin hukuki değerlendirmesi sonucunda davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı ..." gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilerek kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı alacakları hüküm altına alınmıştır.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; yangının makinenin üzerinde biriken talaşların, makineye sürtünmesi sonucunda meydana geldiğini, dosyada mübrez bilirkişi raporunda sürekli makinelerin temizliğinden bahsedildiğini ancak söz konusu makinenin borularının eklem yerlerinde boşluklar oluştuğunu ve bu boşlukların davacının sorumlu olduğu birim olan bakım onarım tarafından bantlamak suretiyle kapatılmaya çalışıldığını, bantların yetersiz gelmesi sonucunda yangına sebep olan talaşların bu ayrıklardan taşarak makinenin etrafına doluştuğunu ve çalışan makinenin sıcaklığı nedeniyle de yangının meydana geldiğini, makinenin borularındaki boşluklar sağlam bir şekilde kapatılmış olsaydı talaşların borulardan çıkmayacağını ve yangının meydana gelmeyeceğini, bilirkişinin bu teknik detaya inmediğini, yüzeysel olarak inceleme yapmakla yetindiğini ve kusur raporunun bu nedenle hükme dayanak alınamayacağını, davacının müvekkili Şirkette bakım ve onarım departmanı sorumlusu olduğunu ve bu nedenle bu makinelerin bakımı ve onarımının da davacının sorumluluğunda olduğunu, ancak davacı bu görevini layıkıyla yerine getirmeyip işini savsakladığından dolayı makine borularının tam onarılmayıp, boşlukların bantlama gibi geçici yöntemlerle geçirildiğini, davacı işini baştan savma yaptığı için yangın çıktığını ve eğer makineler sağlam bir şekilde onarılmış olsaydı talaşlar taşmayacağından yangının da meydana gelmeyeceğini, İlk derece Mahkemesince hüküm altına alınan kıdem tazminatı alacağına yasal faiz hükmedilmesi gerekirken banka mevduat faizine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"....dava dosyasında bulunan ... itfaiye Daire Başkanlığının 01.07.2016 tarihli Yangın raporunda “ Fan motorları ve bunlara ait motor v kayışlarının bulunduğu kısmın yangının ağırlık merkezinin olduğunun tespit edildiği, fan motorlarının üzerinin kağıt kırpıntısıyla dolu olduğu görülmüş olup çalışmakta olan motorların ve bunlara ait v kayışlarının aşırı ısınması sonucu üzerindeki kağıtları tutuşturması ile yangının başlangıç olayının meydana geldiği, gelişerek oda haline sirayet ettiği,” hususlarını içermektedir...itfaiye Daire Başkanlığının 01.07.2016 tarihli Yangın raporundan davalı işyerindeki yangının makinaların bakım ve onarımlarındaki aksaklık ve bozukluklardan kaynaklanmadığı, makinalar üzerinde kâğıt kırpıntıların birikmesi ve motor kayışlarının aşırı ısınması sonucunda üzerindeki kağıtların tutuşması sonucunda çıktığının belertildiği, dosyadaki iş güvenliği uzmanı bilirkişiden alınan raporda meydana gelen olayın fanların bulunduğu alanda biriken kağıt kırpıntıların mahalden düzenli olarak temizlenmemesi nedeniyle oluştuğu bu olayda davacının kusurunun bulunmadığının belirtildiği, bu kapsamda dosyadaki delillere göre mahkeme kabulünün uygun olduğu anlaşılarak davalı vekilinin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir.
Davalı vekili ihbar tazminatı alacağı için mevduat faizine hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüş ise de; ihbar tazminatı için uygulanması gereken faizin yasal faiz olması gerektiği doğru olmakla beraber ''yasal faizi aşmamak koşuluyla'' faize hükmedilmesi nazara alınarak davalı vekilinin istinafı yerinde görülmemiştir." gerekçeleriyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle, istinaf dilekçesinde yer alan sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının hatalı ve hukuka aykırı olduğunu savunarak kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının iş sözleşmesi feshinin davalı yönünden haklı sebebe dayanıp dayanmadığı, davalıya ait işyerinde çıkan yangında davacıya atfedilecek kusurun bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4857 sayılı Kanun'un "İşverenin haklı nedenle derhal fesih hakkı" kenar başlıklı 25 inci maddesinin "Ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri" başlıklı (II) numaralı bendinde iş sözleşmesinin işveren yönünden haklı fesih nedenleri düzenlenmiştir.
İlgili maddenin (II) numaralı bendinin (e) alt bendi şu şekildedir:
" İşçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri otuz günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratması".
3. Değerlendirme
1. Tüm dosya kapsamı ve ... Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığının 01.07.2016 tarihli yangın raporu ile kusura ilişkin bilirkişi raporunda yer alan tespitler dikkate alındığında, işyerinde çıkan yangında davalının iddia ettiği şekilde davacıya atfı kâbil bir kusurun bulunmadığı belirlenmiştir. Davalı tarafça davacının kusurunun hüküm kurmaya yeter düzeyde, her türlü şüpheden uzak biçimde ispat edilemediğinin anlaşılması karşısında temyize konu edilen Bölge Adliye Mahkemesi kararında herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
2. Bölge Adliye Mahkemesi karar gerekçesinde de belirtildiği üzere, ihbar tazminatı için uygulanması gereken faiz yasal faiz olmalıdır. İlk Derece Mahkemesince hükmedilen ihbar tazminatının "yasal faizi aşmamak üzere bankalarca uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine" karar verilmesi karşısında davalı vekilinin bu yöndeki temyiz itirazı da yerinde görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.