10. Hukuk Dairesi 2012/4858 E. , 2013/4328 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçe ile, isteğin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ile davalılardan ... Uluslararası Nak. İhr. Ltd. Şti. avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okundu. Temyiz konusu hükme ilişkin dava, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hâllerden hiçbirine uymadığından, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, hükmü temyiz eden tarafların yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Uyuşmazlık konusu dönemde yürürlükte olup, davaya konu somut olaya uygulanması gereken Mülga 506 sayılı Kanunun 92. maddesine göre, gelir ve aylıkların birleşmesi durumunda, yüksek olanın tamamı, düşük olanın yarısı bağlanıp ödenir. Dosyadaki belgelerden, sigortalıya bağlanan gelirlere 92. maddenin uygulandığı anlaşılmakta olup; Mahkemece, gelirin ilk peşin değeri buna göre davacı Kurum’dan sorulmak suretiyle belirlenip, sonucuna göre karar verilmelidir.
3- Yasa Koyucu tarafından, 25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren, 13.02.2011 tarih 6111 sayılı Yasanın 59. maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi değiştirilmiş, anılan değişiklik ile trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı esası getirilmiştir.
6111 sayılı Kanunun, yayımı tarihinde yürürlüğe giren Geçici 1. maddesi ile de, bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri, yine Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı belirtilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85/1 maddesine göre “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” 91. maddesine göre de, “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”
Tedavi giderleriyle sınırlı olarak, sigorta şirketinin, Güvence Hesabının, sürücünün ve işletenin zorunlu olarak sigorta teminatına bağlanması nedeniyle yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenlemenin yürürlüğe girmesi ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. Bu haktan, sigorta sözleşmesinin tarafı olan işleten ile sürücülerin ve bu kişilerin ölümleri halinde külli halef sıfatı ile murisin borçlarından sorumlu olan mirasçıların yararlanması gerekmekte olup, anılan kişilerin poliçe limiti kapsamında kalan tedavi giderleri nedeniyle sorumlulukları sona erecektir. Ancak, zorunlu sigorta teminat tutarlarını aşan tedavi giderlerinin, zarara sebep olan veya hukuken sorumlu olanlar tarafından karşılanacağı, bu kişiler yönünden poliçe limitini aşan kısım yönünden sorumluğun devam edeceği de kabul edilmelidir.
Öte yandan; Karayolları Trafik Kanunundaki mali mesuliyet sigortası yaptırmaya ilişkin zorunluluğa rağmen sigorta yapılmaması halinde; işletenin hukuki sorumluluğunu üzerine alan Güvence Hesabının yukarıda belirtildiği şekilde sorumluluğun ortadan kalkacağı, ancak bu haktan zorunlu mali mesuliyet sigortasının yaptırmayan araç işleteni ve şoförünün yararlanamayacağı yönü de unutulmamalıdır.
Hal böyle olunca, Mahkemece, öncelikle, kazaya karışan araçların kaza tarihinde zorunlu mali mesuliyet sigortasının bulunup bulunmadığı araştırılarak, varlığı halinde, anılan yasal değişikliğin, kaza ve dava tarihinden sonra yürürlüğe girdiği ve tedavi giderleri tutarının kaza tarihindeki poliçe limitini aşmaması durumunda, davanın konusunun kalmadığı gözetilmeli; aracın kaza tarihinde zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesinin bulunmaması halinde ise, sigorta sözleşmesinin sağladığı teminattan yararlanamayanların bu haktan da yararlanamayacakları gözetilerek, varılacak sonuca göre karar verilmelidir.
4- Kısmen reddine karar verilen davada, kendisini vekil ile temsil ettiren davalılardan şirket lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı Kurum ve davalılardan ... Uluslararası Nak. İhr. Ltd. Şti. vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davalılardan ... Uluslararası Nak. İhr. Ltd. Şti."ne iadesine, 08.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.