Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/3721
Karar No: 2020/4950
Karar Tarihi: 12.10.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2019/3721 Esas 2020/4950 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı oğlu tarafından satın alınan taşınmazların, babasının mirasından bedelsiz ve muvazaalı olarak temlik edildiği iddiası ile tapu kayıtlarının iptali ve davacıların veraset ilamındaki payları oranında adlarına tescilini, olmadığı takdirde tenkisini isteyen davacıların taleplerinin kabul edildiği, ancak davacıların miras payı oranında kayıt malikliğinin sağlanamadığı gerekçesiyle davanın reddedildiği, yargılama sırasında birçok taşınmazın dahili davalılara devredildiği ve bu devirlerde de muvazaa şüphesi bulunduğu tespit edildiği şeklindeki asıl dava kararının, usul ve hukuka uygun olmayan gerekçelerle bozulduğu ve yerel mahkemece yapılan yeniden yargılama sonucu davacıların taleplerine kısmen kabul edildiği belirtilen bir Yargıtay kararıdır.
Kanun maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu'nun 1023. maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26. maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi (Bozma ve İstihkak)
- 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi (Bozma)
1. Hukuk Dairesi         2019/3721 E.  ,  2020/4950 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİLI

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... "ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;


    -KARAR-

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil olmazsa, tenkis talebine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakan babaları ...’ün dava konusu taşınmazlarını davalı oğlu ...’e satış suretiyle temlik ettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile davacıların veraset ilamındaki payları oranında adlarına tescilini, olmadığı takdirde tenkisini istemişler; yargılama sırasında, davalı ...’ın çekişmeli 166 ada 4 parsel ve 111 ada 8 parsel sayılı taşınmazları devretmesi üzerine HMK"nın 125. maddesi gereğince tapu iptali ve tescil talebini yeni maliklere yöneltmişlerdir.
    Davalı ..., temlikin gerçek satış işlemi olduğunu belirtmiş, dahili davalılar ise iyi niyetli olduklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, muvazaa iddiasının sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne ilişkin verilen karar Dairece; “... Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden, dava konusu taşınmazlardan 166 ada 4 parselin tapu kaydının getirtilmediği, murise ait veraset ilamının dosya içeriğinde bulunmadığı anlaşılmıştır. Öte yandan, 21.04.2015 tarihli dava dilekçesinde dava değerinin 1.000,00-TL olarak gösterildiği ve bu değer üzerinden harç yatırıldığı, yargılama esnasında alınan bilirkişi raporundan taşınmazların değerinin 44.747,00 TL olarak belirlendiği anlaşılmakla davanın niteliği gözetildiğinde nisbi harca tabi olduğu halde, mahkemece yargılama sırasında peşin nispi harcın tamamlatılması gerekirken tamamlatılmadığı hükümle birlikte eksik harç tamamlanmayarak dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden harç alınması isabetsizdir. Hâl böyle olunca; davacıların talepleri gözetilerek ve yukarıda değinilen eksiklikler giderildikten sonra miras payları oranında iptal ve tescile karar verilmesi gerekirken; bu husus gözardı edilerek davalı adına da tescile karar verilmiş olması doğru değildir...” gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda 140 ada 8 parsel sayılı taşınmaz yönünden feragat nedeniyle davanın reddine; 166 ada 4 parsel ve 111 ada 8 parsel sayılı taşınmazlar yönünden kayıt maliklerinin iyi niyetli olduğu gerekçesi davanın reddine; dahili davalı ...’ün kayıt maliki olmadığı gerekçesi ile bu kişi yönünden husumet yokluğundan davanın reddine; diğer çekişme konusu taşınmazlar yönünden ise mirasbırakanın yaptığı temlikin muvazaalı olduğunun ispat edildiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan ...’ün kayden maliki olduğu dava konusu 166 ada 4 parsel, 111 ada 8 parsel, 118 ada 1 parsel, 118 ada 10 parsel, 145 ada 15 parsel, 157 ada 1 parsel, 224 ada 6 parsel, 260 ada 26 parsel sayılı taşınmazlarını 02.02.2009 tarihinde davalı oğlu İrfan’a satış suretiyle devrettiği; yargılama sırasında davalı ...’ın 111 ada 8 parsel sayılı taşınmazı 07.10.2015 tarihinde dahili davalı ...’a, 166 ada 4 parsel sayılı taşınmazı ise 15.03.2016 tarihinde dahili davalı ...’e devrettiği, Mevlüt tarafından da 27.10.2017 tarihinde dahili davalı ...’a devredildiği kayden sabittir.
    Yargılama sırasında 166 ada 4 parsel sayılı taşınmazı devralan dahili davalı ...’nın taraflarla akrabalık bağı bulunmadığı gibi aynı köyde ikamet etmediği, 111 ada 8 parsel sayılı taşınmazı devralan dahili davalı ...’in ise taraflarla akraba olduğunu beyan ettiği, keyfiyeti bilen ya da bilmesi gereken kişi konumunda olduğu, bu durumda TMK’nın 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanamayacağı açıktır.
    Hal böyle olunca, 111 ada 8 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın kabul edilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi isabetli değildir.
    Öte yandan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 26. maddesi hükmü gereğince hakim, kural olarak tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Buna usul hukukunda taleple bağlılık ilkesi denilmektedir.
    6100 sayılı HMK"nın 26. maddesi ve doğru sicil oluşturma ilkesi uyarınca, davacıların Cide Sulh Hukuk Mahkemesinin 28.04.2015 tarih 2015/105 E-112 K sayılı veraset ilamındaki miras payları (1/7’şer) oranında iptal-tescile, kalan payın ise davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, davalı adına da tescile karar verilmek suretiyle dava konusu olmadığı halde kalan payın tescil nedeninin değiştirilmesi doğru olmadığı gibi davacıların miras payı 1/7’şer olmasına karşın 1/6 oranında tescil hükmü kurulması da doğru değildir.
    Davacılar vekilinin temyiz itirazları değinilen yönleri ile doğrudur. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 12/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi