Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/5346
Karar No: 2022/6275
Karar Tarihi: 18.05.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/5346 Esas 2022/6275 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/5346 E.  ,  2022/6275 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen işçilik alacakları davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

    İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

    İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde; 05.02.2008-30.09.2019 tarihleri arasında davalı Kuruma ait ...Göğüs Hastalıkları Hastanesinde davalı ve davalıdan ihale alan firmalarda yemek işinde çalıştığını, iş sözleşmesinin herhangi bir neden gösterilmeksizin feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

    II. CEVAP
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; alacakların zamanaşımına uğradığını, Bakanlığın ihale makamı olduğunu, işin sona ermesi nedeniyle iş sözleşmesinin feshedildiğini, alacaklardan yüklenicilerin sorumlu olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin 18.03.2021 tarihli ve 2019/593 Esas, 2021/422 Karar sayılı ilâmıyla davacının davalı İdare nezdinde garson olarak çalıştığı, iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız ve bildirimsiz feshedilmesi sebebi ile lehine kıdem ve ihbar tazminatlarına hükmedilmesi gerektiği, davacının fazla çalışma yaptığı ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığına yönelik iddialarını tanık anlatımları ile ispatlamasından dolayı bu alacak kalemlerine ilişkin %30 oranında takdiri indirim uygulandığı, hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporunun hükme esas alındığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

    B. İstinaf Sebepleri
    Davalı vekili istinaf başvurusunda; ıslah dilekçesinin bilirkişi raporundan önce tebliğ edildiğini, ıslah dilekçesine karşı ayrıntılı beyanlarını bilirkişi raporunun tebliğinden sonra beyan edeceklerini bildirmelerine rağmen ıslah dilekçesinin tekrar tebliğ edilmediğini, zamanaşımı defin dikkate alınması gerektiğini, ıslah edilen alacaklara temerrüt tarihinden faiz işletilmesi ve İdarenin tacir olmamasına rağmen kamu yararı da düşünülmeksizin yasal faize hükmedilmemesinin hatalı olduğunu, davacının yüklenici firmaya bağlı çalışıp iş sözleşmesinin işin sona ermesi nedeniyle sona erdirildiğini, kıdem tazminatına hak kazanılamayacağını, davacının belirli süreli iş sözleşmeleri ile çalıştığını, ihbar tazminatına hak kazanmadığını, yüklenici firma çalışanlarının haftalık 45 saati aşmayacak şekilde çalışmalarının planlandığını, fazla çalışma ücreti alacağının reddi gerektiğini, davacının bordrolara itiraz etmediğini ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı bulunmadığını, davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür.

    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin 01.07.2021 tarihli ve 2021/1857 Esas, 2021/1615 Karar sayılı ilâmı ile İlk Derece Mahkemesi kararındaki gerekçenin usul ve kanuna uygun olduğu, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.


    V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
    A. Bozma Kararı
    1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

    2.Dairemizin 14.10.2021 tarihli ve 2021/10010 Esas 2021/14381 Karar sayılı ilâmı ile özetle diğer temyiz itirazları yerinde görülmeyerek, davacının hizmet süresinin toplam 9 yıl 11 gün kabul edilmesi gerekirken 14 yıl 11 gün kabul edilip kıdem tazminatı hesabına esas tutulmasının hatalı olduğu gerekçesiyle karar bozulmuş, dosya kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmiştir.


    B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hizmet süresi 9 yıl 11 gün kabul edilerek kıdem tazminatı hesabı yapılmış, iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız ve bildirimsiz feshedilmesi sebebi ile davacı lehine kıdem ve ihbar tazminatlarına hükmedildiği, davacının fazla çalışma yaptığı ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığına yönelik iddialarını tanık anlatımları ile ispatlamasından dolayı bu alacak kalemlerine ilişkin %30 oranında takdiri indirim uygulandığı, hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporunun hükme esas alındığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

    VI. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.


    B. Temyiz Sebepleri
    Davalı vekili temyiz başvurusunda; zamanaşımı definin dikkate alınmadığını, ıslah edilen alacaklara temerrüt tarihinden faiz işletilmesi ve İdarenin tacir olmamasına rağmen kamu yararı da düşünülmeksizin yasal faize hükmedilmemesinin hatalı olduğunu, davacının yüklenici firmaya bağlı çalışıp iş sözleşmesinin işin sona ermesi nedeniyle sona erdiğini ve kıdem tazminatına hak kazanılamayacağını, davacının belirli süreli iş sözleşmeleri ile çalıştığını ve ihbar tazminatına hak kazanmadığını, yüklenici firma çalışanlarının haftalık 45 saati aşmayacak şekilde çalışmalarının planlandığını, fazla çalışma ücreti alacağının reddi gerektiğini, davacının bordrolara itiraz etmediğini ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı bulunmadığını, kararın bozulması gerektiğini ileri sürmüştür.

    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının hizmet süresi ve bozma sonrası kurulan hüküm noktalarında toplanmaktadır.

    2. İlgili Hukuk
    6100 sayılı Kanun'da (keza mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nda) usuli kazanılmış hak kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu kurum, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri hâline gelmiştir. Anlam itibarıyla bir davada, mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.

    3. Değerlendirme
    1. Dairemizin yerleşik kararlarında da belirtildiği gibi bozulan karar, sonradan verilen kararın eki niteliğinde değildir. Hüküm bozulmakla tamamen ortadan kalkar. Hükmün bozulması üzerine mahkemece, davacının talep ettiği tüm alacaklarla ilgili kabul veya ret yönünde yeniden hüküm kurulmalıdır.

    2. Vermiş olduğu bir hüküm Yargıtay tarafından bozulan ve Yargıtayın bu bozma kararına gerek iradi ve gerekse kanuni şekilde uymuş olan yerel mahkeme, bozma kararı doğrultusunda inceleme yapmak ve hüküm kurmak zorundadır. Mahkeme uyma kararını kaldırarak direnme kararı veremeyeceği gibi hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalan bölümleri hakkında da yeni bir karar veremez. Bozmaya uyulmakla bozma lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak doğmuş olur. Hükmün bir kısmının bozma kapsamı dışında bırakılmasının amacı bu kısımların doğru olduğunu belirlemek, bozmanın sınırlarını çizmek ve bu şekilde usuli kazanılmış hakları oluşturup korumaktır. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur.

    3. Mahkemece, bozma ilâmı doğrultusunda yukarıda yapılan açıklamalara uygun şekilde hüküm kurulduğu, bozmaya konu alacaklar yönünden bozma gereklerinin de yerine getirildiği anlaşılmıştır.

    VII. KARAR
    Açıklanan sebeplerle;
    Uyulan bozma kararı gereğince tesis edilmiş İlk Derece Mahkemesi kararında hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik olmamasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmamasına göre yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

    Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

    Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

    18.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi