Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/5289
Karar No: 2022/6048
Karar Tarihi: 16.05.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/5289 Esas 2022/6048 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/5289 E.  ,  2022/6048 K.

    "İçtihat Metni"


    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 1. İş Mahkemesi

    Taraflar arasındaki işçilik alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

    Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin... Üniversitesi (...) Rektörlüğüne bağlı ... Hastanesinde hizmet ihalesi alan şirketlerde aralıksız olarak devam ettiğini, 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) ile kadroya geçirildiğini ve halen hastaneye bağlı kadrolu işçi olarak görevine devam ettiğini, alt işveren şirketlerde çalışırken şirketler ile asıl işveren arasında yapılan ihalede ödenecek çıplak ücretin asgari ücretin en az % ... fazlası olarak düzenlendiğini ve işçilerin mevcut ücret ve sosyal hakları korunarak sürekli işçi kadrosuna geçişlerinin yapıldığını, davacının davalı Kurumla belirsiz süreli iş sözleşmesi imzaladığını, bu sözleşmenin 4/a maddesinde ücretinin asgari ücret+ varsa % fazlası şeklinde hüküm altına alındığını, davacının ücretlerinin sözleşmede kararlaştırılan şekilde tespit edilmesi gerektiğini, 01.01.2019 tarihinden sonraki dönemi dava konusu ettiklerini, davacının 2018 Aralık ayındaki ücretinin 01.01.2019 tarihinden itibaren düşürüldüğünü ileri sürerek bir kısım fark işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir.

    II. CEVAP
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 ve 24 ncü maddeleri uyarınca sürekli işçi kadrolarına geçirileceklerin istihdam edilmesine esas hizmet alım sözleşmelerinin öngörülen geçiş işleminin yapıldığı tarih itibarıyla feshedilmiş sayılacağının hüküm altına alındığını, davacının ücret ve sair hakları bakımından Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve 31.10.2020 tarihine kadar uygulanacak olan toplu iş sözleşmesi hükümlerinin uygulandığını, davacının alacaklarının eksiksiz ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının kadroya geçişi aşamasında imzalanan iş sözleşmesinde açıkça asgari ücretin % fazlasının ödeneceğinin kararlaştırıldığı, anılan düzenlemenin her asgari ücret artış dönemi için işvereni bağlayacağı, davacının ücretinin asgari ücretin belli bir oranda fazlası olarak hesaplanarak temel ücretin tespit edilip % 4 zam uygulanarak ödenmesi gerekirken eksik ödendiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.


    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

    B. İstinaf Sebepleri
    Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle asgari ücretin % fazlasının üzerine ayrıca toplu iş sözleşmesinde belirtilen % 4 zammın uygulanmasının talep edilmesinin mükerrer zam yapılması sonucunu doğuracağını, davacı ile imzalanan iş sözleşmesinin 696 sayılı KHK'nın ilgili maddelerine uygun olduğunu, davacının asgari ücretle herhangi bir bağı kalmadığını, mevzuat hükümlerinin ve Bakanlık görüşlerinin dikkate alınmadığını, vekâlet ücreti takdirinde Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22 nci maddesinin uygulanması gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasındaki iş sözleşmesinin 4/a maddesinde bulunan düzenleme dikkate alındığında, bu maddede açıklanan ücretin belirlenme şeklinin ilerleyen çalışma dönemleri için de korunması gerektiği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf talebinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birini fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

    V. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

    B. Temyiz Sebepleri
    Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; asgari ücretin % fazlasının üzerine ayrıca Toplu İş Sözleşmesinde belirtilen % 4 zammın uygulanmasının talep edilmesinin mükerrer zam yapılması sonucunu doğuracağını, davacı ile imzalanan iş sözleşmesinin 696 sayılı KHK'nın ilgili maddelerine uygun olduğunu, davacının asgari ücretle herhangi bir bağı kalmadığını, mevzuat hükümlerinin ve Bakanlık görüşlerinin dikkate alınmadığını, vekalet ücreti takdirinde Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 22 nci maddesinin uygulanması gerektiğini ve temyiz dilekçesinde belirttiği diğer hususları ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.

    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçiye kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücretin tespiti ile talep edilen fark alacaklara hak kazanıp kazanmadığı hususlarına ilişkindir.

    2. İlgili Hukuk
    1.20.11.2017 tarihli ve 696 sayılı KHK’nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK’ya eklenen geçici 23 üncü maddesinde belirtilen kamu idareleri ve bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlarda ve yine maddede belirtilen idarelerin merkez ve taşra teşkilatlarında, 4734 sayılı Kanun ve diğer mevzuattaki hükümler uyarınca personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında yükleniciler tarafından 04.12.2017 tarihi itibarıyla çalıştırılmakta olanların, maddede öngörülen şartları taşımaları, yazılı olarak başvurmaları ve yapılacak sınavda başarılı olmaları kaydıyla sürekli işçi kadrolarına geçirilecekleri düzenlenmiştir.

    2. 375 sayılı KHK'nın geçici 23 üncü maddesinin ilgili bölümü şöyledir :
    "...
    Sürekli işçi kadrolanna geçirilenlerden, geçiş işlemi yapılırken mevcut işyerinin girdiği işkolunda kurulu işyerinden bildirilenlerin ücreti ile diğer mali ve sosyal haklan, bu madde kapsamındaki idarelerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin bitimine kadar bu toplu iş sözleşmesinin uygulanması suretiyle oluşan ücret ile diğer mali ve sosyal haklardan fazla olamaz. Sürekli işçi kadrolarına geçirilenlerden; geçişten önce toplu iş sözleşmesi bulunmadığından kadroya geçirildiği tarihte yürürlükte olan bireysel iş sözleşmesi hükümlerinin geçerli olduğu işçiler ile geçiş işleminden önce yapılan ve geçişten sonra yararlanmaya devam ettiği toplu iş sözleşmesi bulunmakta birlikte bu madde kapsamındaki idarelerde alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin bitiminden önce toplu iş sözleşmesi sona eren işçilerin ücreti ile diğer mali ve sosyal haklan, bu madde kapsamındaki idarelerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesine göre belirlenir. ...
    ..."

    3. 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İş Sözleşmesi Hükümleri'nin ilgili bölümü şöyledir:
    "375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin geçici 23. maddesinin altıncı fıkrasında; geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin, anılan madde kapsamında yer alan idarelerce sürekli işçi kadrolarına geçirilen işçilerin ücreti ile diğer mali ve sosyal haklarının belirlenmesinde esas alınacağı düzenlemiştir. Geçiş işlemleri tamamlanan işçilere idarelerce uygulanmak üzere, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve 31.10.2020 tarihine kadar uygulanacak olan toplu iş sözleşmesinin ücret, mali ve sosyal haklara ilişkin hükümleri aşağıda yer almaktadır.
    ÜCRET ZAMMI:
    ...
    01.07.2018- 31.12.2018 tarihleri arası ücret zammı:
    İşçilerin 30.06.2018 tarihinde almakta olduklan günlük çıplak ücretlerine 01.07.2018 tarihinden itibaren %4 (yüzde dört) oranında zam yapılmıştır.
    01.01.2019- 30.06.2019 tarihleri arası ücret zammı:
    İşçilerin 01.01.2019 tarihinde almakta oldukları günlük çıplak ücretlerine aynı tarihten itibaren %4 (yüzde dört) oranında zam yapılmıştır.
    ..."


    4. 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 22 nci maddesinde, "İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz." hükmü mevcuttur.

    5. 4857 sayılı Kanun'un 62 nci maddesinde, "Her türlü işte uygulanmakta olan çalışma sürelerinin yasal olarak daha aşağı sınırlara indirilmesi veya işverene düşen yasal bir yükümlülüğün yerine getirilmesi nedeniyle ya da bu Kanun hükümlerinden herhangi birinin uygulanması sonucuna dayanılarak işçi ücretlerinden her ne şekilde olursa olsun eksiltme yapılamaz." hükmü mevcuttur.

    6.7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca "Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı" olarak düzenlenmiştir.
    Aynı maddenin ikinci fıkrasına göre "Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir."

    3. Değerlendirme
    1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

    2.696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.

    3. Somut uyuşmazlıkta, davacı işçinin kadroya geçiş aşamasında işverenle imzalanan iş sözleşmesinin “Ücret” başlıklı 4 üncü maddesinde “696 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 127. maddesinde öngörülen geçiş işlemi yapılmadan önceki İdare (İşveren) ile Yüklenici firma arasında yapılmış olan ihale sözleşmesindeki esas ve usuller doğrultusunda; a-Ücret Asgari ücret 2018 brüt (Aylık)+varsa asgari ücret fazlası %30 olacak şekilde hesaplanacaktır. İşbu ücrete, asgari ücrette yapılması muhtemel değişiklikler (oran, miktar, bedel vs.) aynen yansıtılır. ... ” düzenlemesi bulunmaktadır. Her ne kadar Dairemizin 2022-3495 Esas sayılı dosyası ile aynı nitelikte diğer bir kısım dosyalara ait bozma ilâmlarında iş sözleşmesindeki söz konusu düzenlemeye göre asgari ücretin belli bir oranda fazlası dikkate alınarak belirlenen tutarın davacının kadroya geçiş ücreti olarak belirlendiği ve bu sebeple asgari ücretin iş sözleşmesinde yazılı belli bir oran fazlası şeklinde yapılan hesaplamaların hatalı olduğu, “Ücret” başlıklı 4 üncü maddesinin (a) bendinin ikinci cümlesinde yazılı “... İşbu ücrete, asgari ücrette yapılması muhtemel değişiklikler (oran, miktar, bedel vs.) aynen yansıtılır. ...” şeklindeki ifadeye ise ilk cümleden bağımsız olarak hukuki değer atfedilmesi gerektiği belirtilerek bozma gerekçesi oluşturulmuşsa da Dairemizce konunun yeniden görüşülmesi ile yapılan değerlendirmede, daha önce varılan bu sonucun dosya kapsamına uygun düşmediği ve iki cümlenin bir arada değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmıştır. İş sözleşmesinin “Ücret” başlıklı 4 üncü maddesinin (a) bendinde yer alan cümlelerin birlikte değerlendirilmesi ile ücretin asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükmün, ileriye etkili hüküm olarak değerlendirilmesi gerektiği ve sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden davalı işvereni bağlayacağı sonucuna varılmıştır. Bu nedenle temyiz incelemesine konu işbu dosyada, davacının ücreti Dairemizce yapılan yeni değerlendirmeye uygun şekilde tespit edildiğinden, bu husus bozma sebebi yapılmamıştır.

    4. İlk Derece Mahkemesi kararında ikramiye farkı alacağına uygulanan faiz türüne ve faiz başlangıç tarihlerine yönelik hatalı şekilde hüküm kurulduğu saptanmıştır. 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde kapsamında kamuda sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin ücretlerinin tespitinde uygulanacak kurallar belirlenmiş olup burada söz konusu edilen Yüksek Hakem Kurulu kararıyla bağıtlanan en son toplu iş sözleşmesi, davacının 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu hükümlerine göre yararlandığı bir toplu iş sözleşmesi değildir. Bu itibarla 31.10.2020 tarihine kadar hesaplanan ikramiye farkı alacağına en yüksek işletme kredisi faizi uygulanması yerinde değildir. Yine, Yüksek Hakem Kurulu kararıyla bağıtlanan en son toplu iş sözleşmesinin ikramiyeye ilişkin hükmünde "İşçilere Ocak ve Temmuz aylarında 5’er günlük olmak üzere yılda toplam 10 günlük (5x2=10) ücretleri tutarında ikramiye ödenir" denilmekte olup ödeme için tereddüde yer vermeyecek şekilde belirli ya da kesin bir vade söz konusu olmadığından kendiliğinden temerrüt gerçekleşmez. Yine davacının da yararlandığı davalı Kurum ile Öz Sağlık ve Sosyal Hizmet İşçileri Sendikası arasında bağıtlanan 01.09.2020-31.12.2022 yürürlük süreli ve 15.12.2020 imza tarihli toplu iş sözleşmesinin "İlave tediye ve ikramiye" başlıklı 33 üncü maddesinde; ikramiyenin yıllık 30 günlük ücret olarak yılın haziran ve kasım aylarının 15'inde on beşer gün olmak üzere 2 taksit hâlinde ve ödemelerin çalışılan günlere göre orantılı ödeneceği kurala bağlanmıştır. Bu hükme göre de ödeme için tereddüde yer vermeyecek şekilde belirli ya da kesin bir vade söz konusu olmadığından kendiliğinden temerrüt gerçekleşmeyecektir. Dolayısıyla ikramiye farkı talebi bakımından daha önce temerrüt gerçekleştiği ispat edilemediğinden, arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.


    5. Somut olayda dava konusu işçilik alacaklarıyla ilgili olarak arabulucuya başvurulmuş, sürecin anlaşamama ile sonuçlanması üzerine 05.04.2021 tarihli son tutanak dava dilekçesine eklenerek 03.08.2021 tarihinde dava açılmıştır. Bununla birlikte Mahkemece hükme esas alınan ve davacının ıslahına dayanak oluşturan bilirkişi raporundaki dava konusu alacaklara ilişkin hesaplamalar dava tarihi nazara alınarak yapılmıştır. Arabuluculuk faaliyeti ise tarafların anlaşamadığına ilişkin düzenlenen son tutanak tarihinden önce muaccel olan alacaklar için gerçekleştirilmiştir.


    6.Arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra ihtilaf konusu olan talep dönemi için arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği dikkate alındığında, bu dönem yönünden davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerekir iken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.


    VI. KARAR
    Açıklanan sebeplerle,
    Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

    İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

    Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

    16.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi