Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/10856
Karar No: 2019/1568
Karar Tarihi: 26.02.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/10856 Esas 2019/1568 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/10856 E.  ,  2019/1568 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda; davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davalılar tarafından adli yardım talepli ve duruşma istemli, davacı vekili tarafından duruşmasız olarak temyiz edilmiş, dosyaya eklenen belgelerden yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığı anlaşılan davalıların adli yardım taleplerinin kabulüne karar verilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 26/02/2019 tarihinde taraflardan kimsenin gelmemiş olması nedeniyle işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı; eşi ..."in 23/10/2011 tarihinde meydana gelen deprem sırasında davalılara ait binanın enkazı altında kalarak yaşamını yitirdiğini, meydana gelen olay nedeniyle ihmali bulunanlar hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma yürütüldüğünü, eşinin desteğinden mahrum kaldığını, ayrıca cenaze ve defin giderleri yaptığını ileri sürerek; 30.000 TL maddi ve 100.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
    Davalılar; davacının eşinin olay günü işyerlerinde bulunmadığını, deprem sırasında aynı sokaktaki binaların birbirleri üzerine yıkıldığını, binanın deprem yönetmeliğine uygun olarak inşa edildiğini, 7.2 şiddetindeki depremin yüzeysel yakınlığı da gözönünde bulundurulduğunda binanın yıkılmasının kaçınılmaz olduğunu savunarak, davanın reddini istemişlerdir.
    Mahkemece; davacının eşinin meydana gelen deprem sırasında davalılara ait taşınmazda bulunduğunun ve binanın yıkılması sonucunda enkaz altında kalarak yaşamını yitirdiğinin dinlenen tanıkların beyanları ile ispatlandığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 3.386,02 TL destekten yoksun kalma tazminatı, 7.000 TL cenaze ve defin gideri ile 20.000 TL manevi tazminatın deprem tarihi olan 23/10/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Dava; deprem nedeniyle desteğin ölümünden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
    Dava tarihinde yürürlükte bulunun 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 53 üncü maddesi; "Hakim, kusur olup olmadığına, yahut haksız fiilin failinin temyiz kudretini haiz bulunup bulunmadığına karar vermek için ceza hukukunun sorumluluğa ilişkin hükümleri ile bağlı olmadığı gibi, ceza mahkemesinde verilen beraat kararı ile de bağlı değildir.
    Bundan başka ceza mahkemesinin kararı, kusurun takdiri ve zararın miktarının tayini hususunda dahi hukuk hakimini takyit etmez." hükmünü içermektedir.
    Bu açık hüküm karşısında; ceza mahkemesince verilen beraat kararı, kusur ve derecesi, zarar tutarı, temyiz gücü ve yükletilme yeterliği, illiyet gibi esasların hukuk hakimini bağlamayacağı konusunda duraksama bulunmamaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, hukuk hakiminin bu bağımsızlığı sınırsız değildir. Öğreti ve uygulamada hukuk hakimi, maddi olaylara ve özellikle fiilin hukuka aykırılığına ilişkin olarak ceza hakimi tarafından yapılan tespitlerle bağlıdır. Hukuk hakiminin ceza mahkemesi kararındaki maddi olgularla bağlılığının ölçüsü; beraat kararında suçun sanık tarafından işlenip işlenmediğinin kesin olarak, delilleriyle tespit edilip edilmediğidir.
    Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde; davacının eşi olan ...’in 23/10/2011 tarihinde ... İlçesinde meydana gelen deprem neticesinde hayatını kaybettiği, bu nedenle davalılara ait binanın enkazı altında kalarak öldüğü ileri sürülen ... ve diğer kişiler nedeniyle ... Ağır Ceza Mahkemesinde sanıklar Yakup Aydınoğlu ve (davalılardan) ... hakkında taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma suçundan 2014/108 Esas sayılı kamu davasının açıldığı, anılan mahkemece yapılan yargılama neticesinde sanıklardan ... hakkında binanın mülkiyetini miras yolu ile kazandığı, binanın sağlamlığını kontrol ettirme noktasında bir yükümlülüğünün olmadığı gerekçesiyle beraat kararı verildiği; diğer sanık Yakup Aydınoğlu hakkında ise mahkumiyet kararı verildiği, söz konusu kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır.
    Eldeki davada uyuşmazlık, davacının eşi ...’in nerede öldüğünün açık ve net bir şekilde belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. Bu noktada ise, yukarıda bahsi geçen ceza davasında verilen kararın bu davayı etkileyeceği kuşkusuzdur.
    Hal böyle olunca mahkemece, ceza davasının kesinleşmesinin bekletici mesele yapılması ve ondan sonra diğer delillerle birlikte değerlendirilmesi suretiyle ulaşılacak sonuç uyarınca uyuşmazlığın esası hakkında karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    3- Bozma nedenine göre, davacı tarafın temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir
    SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428 inci maddesi gereğince davalı taraf yararına BOZULMASINA, üçüncü bentte açıklanan nedenle davacı tarafın temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi