22. Ceza Dairesi 2015/3199 E. , 2015/3199 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, kararın nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanık hakkında TCK"nın116/2-4. maddesi uyarınca zamanaşımı içerisinde işlem yapılması olanaklı kabul edilmiştir.
Sanık hakkında 5237 sayılı Yasa"nın 142/1-b maddesine göre, belirlenen 2 yıl hapis cezası üzerinden, gece nedeniyle aynı Yasa"nın 143. maddesiyle 1/6 oranında artırım yapılırken, 2 yıl 4 ay hapis cezası 2 yıl 2ay hapis ceza olarak belirlenmek suretiyle sonuç cezanın 1 yıl 9 ay olması gerekirken, 1 yıl 7 ay 15 gün olarak eksik hükmedilmesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın, TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması,
2-5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı hakkındaki Yasa"nın 108/2. maddesi uyarınca tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamayacağının anlaşılması karşısında; sanığın adli sicil kaydına ve getirtilen mahkeme ilamlarına göre, önceki suçların içinde tekerrüre esas alınabilecek en ağır mahkumiyetin ... Asliye Ceza Mahkemesinin 06.06.2006 kesinleşme tarihli, 2005/261 esas ve 2006/474 karar sayılı kararına konu hırsızlık suçundan hükmedilen 7 ay hapis cezası olduğu ve bu hükümlülüğün tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden, daha az cezayı içeren ...Ceza Mahkemesi"nin
24.04.2007 kesinleşme tarihli, 2000/491 esas ve 2006/622 karar sayılı ilamının tekerrüre esas alınması,3-Tekerrür uygulaması sırasında sadece sanık hakkında denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesi ile yetinilmesi gerektiği gözetilmeden, bu süre içinde kendisine rehberlik edecek uzman bir kişi görevlendirilmesine ve bu kişinin 3 er aylık süreler halinde rapor düzenleyip mahkemeye karar verilmesine hükmedilmesi,
4-5271 sayılı CMK"nın 324/5. maddesi uyarınca, sağır ve dilsiz olan sanığın savunma ve delillerinin tespiti için atanan tercüman için ödenen 50-TL ücretin, devlet hazinesi üzerinde bırakalacağı gözetilmeden, sanıktan tahsiline karar verilmesi ,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından 5237 sayılı Yasa"nın 53. 58. maddelerinin uygulanması ile yargılama giderine ilişkin bölümler çıkarılarak, yerlerine “sanığın, TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına,” 5237 sayılı TCK’nın 58/6-7. maddesi gereğince, sanık hakkında hükmolunan cezanın, ...Asliye Ceza Mahkemesinin 06.06.2006 kesinleşme tarihli, 2005/261 esas ve 2006/474 karar sayılı ilamı uyarınca, bu ilamdaki suçuna ilişkin önceki hükümlülüğü nedeni ile mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, infazdan sonra sanık hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına”cümleleri ve 50 TL tercüman bilirkişi ücretinin hazine üzerinde bırakılmasına yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi gözetilerek 5275 sayılı Yasa"nın 108/2. maddesi uyarınca şartlı salıvermeye eknecek sürenin, yanılgılı uygulama sonucu hükümde gösterilen ilam nedeniyle koşullu salıvermeye eklenecek süreden fazla olamayacağının gözetilmesine, 06.07.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.