Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/13226
Karar No: 2019/1640
Karar Tarihi: 27.02.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/13226 Esas 2019/1640 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı, kaçak elektrik kullanımına istinaden yapılan icra takibine itiraz ederek icra borcunun inkar tazminatıyla iptal edilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davanın bir kısmını kabul ederek icra takibinin iptal edilmesi yerine takibin belirli bir miktarda devamına karar vermiştir. Ancak davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davalının sözleşme ilişkisi olmadığı ve tüketici sıfatını haiz olmadığı anlaşılmıştır. Bu sebeple, dava haksız fiil hükümleri çerçevesinde değerlendirilmeli ve Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olmalıdır. Kararın bozulması gerekmektedir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamına girmek için kanunun amacı içerisinde, taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlem olması gerekmektedir.
4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3/e bendi tüketiciyi tanımlarken, \"Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi\" hedeflemektedir. Ayrıca, 23. maddede \"Bu Kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılır.\" denilmektedir.
3. Hukuk Dairesi         2017/13226 E.  ,  2019/1640 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı, 28.04.2009 tarihinde kaçak elektrik tutanağı ile davalı borçlunun kaçak elektrik kullandığının tespit edildiğini, davalı borçlu aleyhinde ... İcra Müdürlüğü"nün 2010/727 Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip yapıldığını, davalının takibe itiraz ederek icra takibinin durmuş olduğunu, itirazın iptali ile icra borcunun %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, açılan davanın kısmen kabulü ile, davalı ..."un ... İcra Müdürlüğünün 2010/727 esas sayılı icra takip dosyasındaki itirazının kısmen iptali ile takibin 984,83 TL asıl alacak üzerinden ve 90,82 TL gecikme cezası üzerinden devamına karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; kaçak elektrik kullanımına istinaden davalı aleyhine başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkindir.
    Uyuşmazlık; davada görevli mahkemenin hangisi olduğu noktasında toplanmaktadır.
    Mahkemenin görevi belirlenirken, taraflar arasındaki uyuşmazlığın hangi hukuki sebebe dayandığının tespiti gerekmektedir. Bu sebeple mahkemenin kabulü doğrultusunda uyuşmazlık öncelikle tüketici hukuku çerçevesinde ele alınmıştır.
    Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 3/e bendinde tüketici, “Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi” , 3/h bendinde ise tüketici işlemi “Mal veya hizmet piyasalarında tüketici ile satıcı- sağlayıcı arasında yapılan her türlü hukuki işlemi” olarak tanımlanmıştır. Aynı Yasa"nın 23.maddesinde “Bu Kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılır.” denilmiştir.
    Yukarıda ifade edilen yasa hükümleri uyarınca; bir hukuki işlemin 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için; kanunun amacı içerisinde, yukarıda tanımları verilen taraflar arasında, mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması şarttır.
    Somut olayda; davalının meskende kullandığı elektrik dolayısıyla davacının hizmetinden yararlandığı ancak dava konusu kaçak elektrik kullanım tutanağının düzenlendiği 28.04.2009 tarihinde taraflar arasında hizmet alımına yönelik herhangi bir sözleşme bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu haliyle davalının hukuki ilişki (sözleşme ilişkisi) içerisinde olmadığı davacı karşısında, tüketici sıfatını haiz olmadığı açıktır.
    O halde; davacı şirket ile davalı arasında herhangi bir abonelik sözleşmesi bulunmadığından abonesiz kaçak elektrik kullanımı şeklindeki iddia tüketici hukukundan kaynaklanmamaktadır. Somut olayın haksız fiil hükümleri çerçevesinde değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması karşısında, davanın 4077 sayılı yasa hükümlerine göre çözümlenmesi mümkün değildir.
    Bu itibarla; haksız fiil sebebine dayalı olan davada Asliye Hukuk Mahkemesi"nin görevli olduğu gözetilerek karar verilmesi gerekirken, Tüketici Mahkemesi sıfatı ile yargılama yapılıp sonuçlandırılması doğru görülmemiş bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, davacının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK" un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK" un 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 27.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi