Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/2774
Karar No: 2019/10938

Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı - konut dokunulmazlığının ihlali - kasten yaralama - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2019/2774 Esas 2019/10938 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme, sanık hakkında kasten yaralama suçundan mahkumiyet kararı vermiş ve bu kararın temyiz talebi reddedilmiştir. Ancak, sanık hakkında nitelikli cinsel saldırı ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümler bozulmuştur. Konut dokunulmazlığının ihlali suçundan verilen cezada, iddianamede belirtilen eylemden başka bir eylem nedeniyle yargılama yapıldığı ve bu durumun kanuna aykırı olduğu belirtilmiştir. Nitelikli cinsel saldırı suçundan verilen cezada ise, TCK'nın 49/1 ve 102/5. maddelerine göre cezanın arttırılması gerektiği ve 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi gereği işlendiği zamandaki ve sonradan yürürlüğe giren kanunların ayrı ayrı uygulanması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5271 sayılı CMK'nın 225/1. maddesi
- TCK'nın 43. maddesi
- TCK'nın 49/1 ve 102/5. maddeleri
- 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi
- 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi
14. Ceza Dairesi         2019/2774 E.  ,  2019/10938 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı, konut dokunulmazlığının ihlali, kasten yaralama
    HÜKÜM : Nitelikli cinsel saldırı, kasten yaralama ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından mahkumiyet
    TEBLİĞNAMEDEKİ
    DÜŞÜNCE : Onama, bozma

    İlk derece mahkemesince bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
    Sanık hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
    Muhakeme safahatını yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; sanığa isnat edilen suçun sanık tarafından işlendiğinin belirlendiği, iddia ve savunma ile tüm delillerin eksiksiz olarak kararda gösterildiği, hükmedilen cezanın nevi ve miktarı itibarıyla kanuni sınırlar içinde tayin edildiği anlaşılmakla, katılan Bakanlık vekili ile sanık ve müdafisinin yerinde görülmeyen temyiz taleplerinin reddiyle hükmün ONANMASINA,
    Sanık hakkında nitelikli cinsel saldırı ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümle ilgili olarak, 5271 sayılı CMK"nın 225/1. maddesinde yer alan ""Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir"" şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün konusunun iddianamede gösterilen eylemden ibaret olduğu, açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılması, davaya konu edilmeyen bir eylemden dolayı yargılama yapılması ve açılmayan davadan hüküm kurulmasının kanuna aykırı olduğu gözetildiğinde Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim edilen 30.01.2013 tarihli iddianamede tek konut dokunulmazlığının ihlali eyleminden dolayı kamu davası açıldığı ve atılı suçun zincirleme şekilde işlendiğine dair anlatım da bulunmadığı halde, yazılı şekilde ek savunma hakkı verilerek sanık hakkında belirlenen cezada TCK"nın 43. maddesi uyarınca arttırım yapılması,
    Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı suçundan kurulan hükümle ilgili olarak, eylem sonucu mağdurenin ruh sağlığının bozulmasından dolayı neticenin ağırlığına göre cezanın, TCK"nın 49/1 ve 102/5. maddeleri gereğince 20 yıla kadar arttırılmasının mümkün bulunduğu nazara alınarak 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi gereğince suçun işlendiği zamanda geçerli kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunun tüm hükümlerinin somut olaya ayrı ayrı uygulanması, her iki kanuna göre sonuç cezalar belirlendikten sonra sanığın lehine olan kanunun tesbitiyle lehe kanunun bir bütün halinde uygulanması ve bu durumun gerekçeye yansıtılması suretiyle hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde 5237 sayılı TCK"nın 102/5. maddesi değerlendirme dışı bırakılarak uygulama yapılması,
    Kanuna aykırı, katılan Bakanlık vekili ile sanık ve müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.09.2019 tarihinde nitelikli cinsel saldırı ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümler yönünden başkan ... ile üye ...’un karşı oyları ve oy çokluğuyla, kasten yaralama suçundan kurulan hüküm yönünden ise oy birliğiyle karar verildi.

    KARŞI OY

    Sayın Daire çoğunluğu ile aramızdaki ihtilaf sanığa atılı konut dokunulmazlığının ihlali ve cinsel saldırı suçlarının sübut bulup bulmadığı hususundadır.
    Sanık savunması, mağdurenin aşamalarda değişen çelişkili beyanları ve tüm dosya kapsamı uyarınca, iddia edilen olaydan bir gün sonra mağdure ve sanığın mağduredeki yaralanma sebebiyle hastaneye gittiklerinde, hastane polisi tanık Mustafa"nın mağduredeki yaralanmanın sebebini sorduğu, mağdurenin düştüğünü söylediği, buna rağmen tanığın mağdureyi sanıktan farklı bir odaya alarak gerçeği söylemesi konusunda ısrarcı olduğu, mağdurenin düşerek yaralandığını başka da bir şey olmadığını beyan ettiği, intikalin de olaydan iki ay sonra yapıldığı dikkate alındığında, mağdurenin yaralanmasının cinsel saldırıya delil olamayacağı, cinsel ilişkinin zorla olduğuna ilişkin soyut mağdure anlatımı dışında delil bulunmadığı bu nedenle delil yetersizliğinden dolayı sanık hakkında müsnet suçlardan beraat kararı verilmesi gerektiğinden hükümlerin bozulmasına karar verilmesi düşüncesiyle sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyoruz.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi