Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1867
Karar No: 2021/4251
Karar Tarihi: 19.04.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/1867 Esas 2021/4251 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2021/1867 E.  ,  2021/4251 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; 1127 ada 1, 2 ve 3 ile 1139 ada 3, 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazlarda müşterek malik olduğunu, taşınmazlar üzerinde bulunan ... Vakfı şerhi sebebiyle hisseleri üzerine tesis edilen ipoteğin terkini için 28/11/2013 ve 29/11/2013 tarihlerinde toplam 1.629.115 TL tahsil edildiğini, ancak taşınmazların taviz bedeline tabi icareteynli veya mukaatalı vakıf niteliğinde olmadığını, söz konusu taşınmazların gayri sahih nitelikle vakfedilebilen miri arazi olduğunu, Vakıflar Kanunu madde 18’e göre taviz bedeli talep edilemeyeceğini, ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi gerektiğini ileri sürerek, 1.629.115 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tâhsilini talep etmiştir.
    Davalı, dava konusu taşınmazların ... Vakfı"ndan olup istirdadı talep edilen taviz bedelinin 5737 sayılı Vakıflar Kanunu uyarınca tâhsil edildiğini, bu taşınmazların miri arazı olduğuna ve sadece aşar ve rüsumunun vakfedildiğine dair davacı tarafça herhangi bir belge ibraz edilmediğini, taşınmazların kayıtlarının ayrı ayrı incelenmesi gerektiğini, daha önce temerrüde düşürülme söz konusu olmadığından faizin davanın idareye tebliğ tarihinden itibaren işlemesi gerektiğini savunarak, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda dava konusu taşınmazların gayri sahih vakıf kabilinden olduğu, bu itibarla söz konusu kaydın terkininin taviz bedeli ödenmesine tabi olmadığı, buna rağmen davalı idare tarafından tahsil edilen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesinin gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen hüküm,
    davalı tarafın temyizi üzerine, Dairece 25/04/2018 tarihli ve 2016/17774 E., 2018/4488 K. sayılı karar; mahkemece vakfiye örneğinin dosya içerisine alındığı, 28.04.2015 tarihli bilirkişi raporunda dosya içerisindeki vakfiye örneğinin fotokopisinin okunma zorluğunun belirtildiği, bundan sonra alınan bilirkişi raporlarında ise; vakfiye örneğinin dosya içerisinde olmaması nedeniyle dosya kapsamındaki mevcut tapu kayıtlarına dayanılarak bir değerlendirme yapıldığının anlaşıldığı, dosya içerisinde vakfiye örneğinin fotokopisinin olduğu dikkate alınıp Vakıflar Genel Müdürlüğü"nden davaya konu vakfın vakfiye örneğinin okunaklı kopyasının getirtilmesi ve kayda işaret edilmiş vakfın türü hakkında bilgi alınması, vakfiye örneği ve tapu kaydı üzerinde bu konuda uzman üniversite öğretim üyelerinin de yer alacağı yeni bir bilirkişi kurulu oluşturulmasından sonra mahallinde keşif yapılması ve sonucuna uygun hüküm kurulması gerektiğinden bahisle bozulmuştur.
    Bozma ilamına uyan mahkemece; her iki bilirkişi raporunda da dava konusu taşınmazların icareteynli veya mukataalı olarak tasarruf edildiklerini gösterir hiçbir kayıt bulunmadığının tespit edildiği, dava konusu taşınmazların büyüklükleri ve kayıtlarında icareteynli veya mukataalı olduklarına ilişkin şerh bulunmadığı dikkate alındığında söz konusu taşınmazların miri arazi niteliğinde oldukları, bu nedenle gayri sahih olarak vakfedilebilecekleri, gayrisahih vakfedilmiş bu taşınmazlar nedeniyle Vakıflar Kanunu"nın 18/1 maddesi uyarınca taviz bedeli ödemelerinin haksız olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, ödenen taviz bedelinin istirdatı istemine ilişkindir.
    Somut olayda; bozma ilamına uyan mahkemece, vakfiye örneğinin istenilmesi üzerine, Vakıflar Genel Müdürlüğü 12/2/2019 tarihli ve 23242 sayılı yazısında; “ Tasnifi tamamlanmış belgeler içinde vakfiye örneğine rastlanmamıştır. Vakfiyetini belgelemek üzere 815 H.(1412 M.) tarihli ilam kaydı ve vakfın zabtıyla ilgili 19.12.1978 tarih 501-498 sayılı Vakıflar Meclisi kararı ekte gönderilmiş olup, ... Vakfı idaremiz tarafından idare ve temsil edilen mazbut bir vakıftır.” cevabını vermiştir.
    Bozma sonrası bilirkişiler ... ve ... 14/10/2019 tarihli raporda, dosyaya sunulan belgelere göre ... Vakfının mahkemece tescilli sahih bir vakıf olduğunu, dava konusu müfrez tarla vasıflı ... Vakfından şerhi bulunan vakıf taşınmazların tapu kütük kayıtlarında taviz bedeli alınarak serbest tasarrufa terk nedeni olan icareteynli veya mukataalı şerhi bulunmadığı halde 1959 yılında yapılan kadastro tespitlerinde 2762 sayılı vakıflar Kanununa aykırı işlem yapılarak, mutasarrıfları adına hatalı tescil işlemleri yapıldığını, H.815 (M.1412) kuruluş tarihinden günümüze kadar ... Vakfına ait taşınmaz kayıtlarındaki ... Vakfından şerhinin ve diğer kayıtların, devlet memurlarınca tutulmuş olması nedenleri ile mütevelli bir kuruluş olan vakıflar idaresine ödenmiş olan 1.629.115 TL taviz bedelinin iadesinin yerinde olamayacağı, ayrık rapor düzenlemiş olan bilirkişi ... 16/12/2019 tarihli raporda, dava konusu taşınmazların miri arazi niteliğinde olduğu için gayri sahih olarak vakfedildiği, bu sebeple ... Vakfı şerhinin kaldırılması için Vakıflar Kanunun 18/f.1 uyarınca miri arazilerden mukataalı hayrata tahsis edilmeyenler ile aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlar tavize tabi değildir hükmü uyarınca haksız olarak ödendiği anlaşılan taviz bedelinin iadesi gerektiği açıklanmıştır. Alınan raporlar birbirleri ile çelişmektedir. Raporlar arası çelişki giderilmeden hüküm kurulamaz.
    O halde mahkemece,öncelikle bilirkişiler ... ve ...’ın 14/10/2019 tarihli raporunun 3. sayfasında yer alan “ Vakıflar Genel Müdürlüğü Arşivinde 448 nolu defterin 381. sayfasında bulunan Şer’-i Sicil kaydı özetinde görüldüğü üzere ... Müftülüğü Şer’i Siciller Arşivi taranacak olursa, ... Vakfı vakfiyesinin tam metni veya muhtasar (özet) metninin bulunabileceği düşünülmektedir” açıklaması uyarınca raporda belirtilen ilgili yerden vakfiye örneğinin istenmesi için Vakıflar Genel Müdürlüğüne yazı yazılması, gelecek cevap doğrultusunda üniversitelerin Hukuk Fakültesinin Medeni Hukuk Ana Bilim Dalı Başkanlığından seçilecek vakıf konusunda uzmanlığı bulunan öğretim üyesinin de araştırımda yer aldığı 3 kişilik yeni bir bilirkişi heyetinden, iddia ve savunmaya uygun, önceki tarihli bilirkişi raporlarını da irdeleyen ve çelişkiyi gideren, Yargıtay ve taraf denetime elverişli rapor alınarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, raporlar arasındaki çelişki giderilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK’nın 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 19/04/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi