Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/886
Karar No: 2022/2188
Karar Tarihi: 08.03.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/886 Esas 2022/2188 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi, boşanma davasında, ortak çocukların velayeti konusunda verilen kararı temyiz eden davalının isteklerini reddetti. İlk derece mahkemesince verilen hüküm kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve vekalet ücreti yönünden istinaf edilmeyerek kesinleşti. Kararda, çocuğun \"Üstün yararı\" ilkesi gözetilmeli, onların bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gerektiği belirtildi. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3 ve 6. maddeleri idrak çağındaki çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüşlerinin alınması gerektiği vurgulandı. Dosyada yapılan incelemede; mahkemece alınan 28.12.2018 tarihli sosyal inceleme raporunda \"Müşterek çocuklarının velayetinin anne ...'a verilmesinin uygun olduğu” belirtilmiş, dava sürecinde çocukların geçici velayetleri anneye verilmiş fakat davacının imzasını taşıyan çocukların velâyetini davalıya verdiğine ilişkin beyanı üzerine 03.10.2019 tarihli duruşmada çocukların geçici velâyetlerinin babaya verilmesine karar verilmiştir. Bölge adliye mahkemesince ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine itiraz eden davalı temyiz dilekçesinde; 03.10.2019 tarihinden beri ortak çocukların baba yanında yaşadıklarını, okul ve arkadaş ortamı edindiklerini, anne yanına dönmek istemediklerini belirtmiştir. Açıklanan sebeplerle, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 5. maddesi gere
2. Hukuk Dairesi         2022/886 E.  ,  2022/2188 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar, velâyet ve vekâlet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1- Davalı erkeğin, davacı kadın lehine hükmedilen tazminatlara ve vekâlet ücretine yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde;
    İlk derece mahkemesince verilen hüküm davalı erkek tarafından kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve vekalet ücreti yönünden istinaf edilmeyerek kesinleşmiştir. Bu nedenle davalı erkeğin istinaf edilmeyerek kesinleşen bu yönlere ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Davalı erkeğin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    b-İlk derece mahkemesince, ortak çocuklar 2011 doğumlu Nezaket ve 2013 doğumlu ...’ın velayetleri davalı babaya verilmiştir. Karara karşı, davacı tarafından velayet yönünden de istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine bölge adliye mahkemesince ortak çocukların velayetinin anneye verilmesine karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Velayet ve kişisel ilişki düzenlenirken; göz önünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun "Üstün yararı" (Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme m.3; Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi m. 1; TMK m. 339/1. 34.3/1, 346/1; Çocuk Koruma Kanunu m. 4/b) dır. Çocuğun üstün yararını belirlerken; onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir. Ana ve babanın yararları; boşanmadaki kusurları, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları, çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde göz önünde tutulur. Velayet düzenlemesi kamu düzenine ilişkin olup, re'sen araştırma ilkesi geçerlidir. Bu nedenle yargılama sırasında meydana gelen gelişmelerin bile göz önünde tutulması gerekir. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3 ve 6. maddeleri idrak çağındaki çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüşünün alınması ve görüşlerine gereken önemin verilmesini öngörmektedir. Çocukların üstün yararı gerektirdiği takdirde, görüşlerinin aksine karar verilmesi mümkündür. Dosyada yapılan incelemede; mahkemece alınan 28.12.2018 tarihli sosyal inceleme raporunda "Müşterek çocuklar Nezaket ve ... kardeşlerin, anne ile birlikte yaşamlarına devam ettikleri ve yaşları nedeniyle anne ... Hanıma olan gereksinimlerinin göz önüne alındığında, çocukların sağlıklı bir bağlanma yaşaması ve psikososyal açıdan annenin desteğine ihtiyaç duymalarından ötürü müşterek çocukların velayetinin anne ...'a verilmesinin uygun olduğu” belirtilmiş, dava sürecinde çocukların geçici velayetleri anneye verilmiş fakat davacının imzasını taşıyan çocukların
    velâyetini davalıya verdiğine ilişkin beyanı üzerine 03.10.2019 tarihli duruşmada çocukların geçici velâyetlerinin babaya verilmesine karar verilmiştir. Bölge adliye mahkemesince ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine itiraz eden davalı temyiz dilekçesinde; 03.10.2019 tarihinden beri ortak çocukların baba yanında yaşadıklarını, okul ve arkadaş ortamı edindiklerini, anne yanına dönmek istemediklerini belirtmiştir. Açıklanan sebeplerle, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 5. maddesi gereğince, aile mahkemesi bünyesinde bulunan psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşan uzmanlardan, ana/babanın yaşam koşul ve ortamı değerlendirilip, çocukların sağlıklı gelişimi için hangi ebeveynin yanında bulunmasının üstün yararı olduğu tespit edilip, aradan geçen zaman da göz önüne alınarak yeniden inceleme ve rapor istenip; idrak çağında bulunan çocukların velayet konusundaki görüşleri de alınarak ve toplanan diğer deliller birlikte değerlendirilerek, velayet konusunda bir karar verilmesi gerekirken; bu hususta eksik incelemeyle hüküm tesisi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Davalı erkeğin davacı kadın lehine hükmedilen tazminatlara ve vekalet ücretine yönelik temyiz dilekçesinin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, temyiz edilen hükmün yukarıda 2-b bendinde gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalının iştirak nafakasına yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2-a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, oy birliğiyle karar verildi. 08.03.2022(Salı)



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi