Esas No: 2021/9817
Karar No: 2022/1996
Karar Tarihi: 03.03.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/9817 Esas 2022/1996 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2021/9817 E. , 2022/1996 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tedbir ve yoksulluk nafakaları ile kişisel ilişkinin süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-İlk derece mahkemesince tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine hükmedilmiş, hükme karşı davacı kadın tarafından tazminat ve nafaka miktarları ile kişisel ilişkinin süresi yönünen istinaf kanun yoluna başvurulmuş, bölge mahkemesince davacı kadının tazminat ve nafaka miktarlarına yönelik istinaf başvurusu esastan reddedilmiş, kadının kişisel ilişkiye yönelik istinaf talebinin kabulüyle velayeti anneye bırakılan ortak çocuklarla baba arasındaki kişisel ilişki yeniden düzenlenmiştir. Bölge adliye mahkemesi kararı taraflara tebliğ edilmiş ve bu hüküm yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurmayan davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tedbir ve yoksulluk nafakaları yönünden temyiz edilmiştir. Davalı erkeğin bu yönlere ilişkin temyizinde hukuki yararının bulunmadığı gibi ilk derece mahkemesi kararını istinaf etmediği nazara alındığında kusur belirlemesi, tedbir ve yoksulluk nafakalarına dair hüküm davalı erkek yönünden kesinleşmiştir. Anlatılan sebeplerle davalı erkeğin kusur belirlemesi, tedbir ve yoksulluk nafakaları yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı erkeğin kişisel ilişki süresine yönelik temyiz itirazının incelenmesine gelince;
Velâyeti anneye bırakılan ortak çocuklar ile davalı baba arasında bölge adliye mahkemesince tesis edilen kişisel ilişki yetersiz olup babalık duygularını tatmine, çocuklar bakımından da baba ... ve şefkatini tatmaya elverişli değildir. Bu sebeplerle babalık duygularını tatmine elverişli, çocukların da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. Ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HMK m. 370/2).
SONUÇ: 1-Yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple davalı erkeğin kusur belirlemesi, tedbir ve yoksulluk nafakaları yönünden temyiz dilekçesinin reddine,
2-Yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple, bölge adliye mahkemesi kararının hüküm fıkrasının kişisel ilişkiyi düzenleyen 3. bendinin hükümden tamamen çıkarılmasına, yerine ““Velayeti davacı anneye verilen ortak çocuklar ile davalı baba arasında, her ayın l. ve 3. haftasonu Cumartesi günü 10:00 ile takip eden Pazar günü 17:00 saatleri arasında, dini bayramların 2. günü 10.00 ile 3. günü 17.00 saatleri arasında, yarıyıl tatilinin başlangıcını izleyen ilk Pazartesi günü saat 10.00’dan takip eden Cuma günü saat 17.00 arasında, her yıl 1 Temmuz saat 10:00 ile 10 Temmuz saat 17:00 arasında kişisel ilişki kurulmasına” cümlesinin yazılmasına, hükmün kişisel ilişki bölümünün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 03.03.2022 (Prş.)
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.