Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/13516
Karar No: 2019/12114
Karar Tarihi: 29.05.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/13516 Esas 2019/12114 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/13516 E.  ,  2019/12114 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin 03.01.2011-30.11.2013 tarihlerinde davalı nezdinde önmuhasebe elemanı olarak çalıştığını, 2013 yılı Haziran ayından 2013 yılı Ekim ayı başına kadar doğum izninde olduğunu, sonrasında çalışmaya başladığını, ancak 2013 yılı Kasım ayı sonunda işverence iş akdinin 30.10.2013 tarihi itibariyle feshedildiği yönünde bildirimde bulunulduğunu öğrendiğini, iş sözleşmesinin işveren tarafından gerekçe gösterilmeksizin sona erdirildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının müvekkilin arkadaşının eşi olduğunu, düzenli bir çalışmasının olmadığını, 01.11.2014 tarihinden sonra ve doğumdan sonra da mazeretsiz olarak gelmeyen davacının iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar, süresi içerisinde taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-İşverene ait bir ya da birkaç işyerinde belli bir süre çalışmış bir işçinin, işini kaybetmesi halinde, işinde yıpranması, yeni bir iş edinmede karşılaşacağı güçlükler ve işyerine sağladığı katkı göz önüne alınarak, geçmiş hizmetlerine karşılık işveren tarafından kanuni esaslar dahilinde verilen toplu paraya “kıdem tazminatı” denilmektedir. Kıdem tazminatının koşulları, hesabı ve ödeme şekli doğrudan yasalarla düzenlenmiştir.
    Kıdem tazminatı, feshe bağlı haklardan olsa da, iş sözleşmesinin sona erdiği her durumda talep hakkı doğmamaktadır. 4857 sayılı İş Kanunu"nun 120. maddesi uyarınca yürürlüğü devam eden mülga 1475 sayılı İş Kanunu"nun 14. maddesi hükümleri uyarınca istifa etmek suretiyle işyerinden ayrılan işçi kıdem tazminatına hak kazanamaz.
    Somut olayda, davacı dava dilekçesinde davalı işyerinde 03.01.2011 tarihinde ön muhasebe elemanı olarak çalışmaya başladığını, 2013 yılı Haziran ayında doğum iznine ayrıldığını, 2013 yılı Ekim ayı başında tekrar işyerinde çalışmaya başladığını, 2013 yılı Kasım ayı sonunda işverenin 30.10.2013 tarihi itinbariyle iş akdini feshetmiş olduğunu ve buna göre de sosyal güvenlik kurumuna bildirimde bulunduğunu öğrendiğini, 30.11.2013 tarihinde işten ayrıldığını, işveren tarafından haksız olarak işten çıkarıldıktan sonra bir süre işçilik alacaklarının kendisine ödenmesini beklediğini, ödeme yapılmadığını beyan etmiştir. Davalı ise 01.11.2014 tarihinden itibaren davacının işyerine gelmediğini ve iş akdinin devamsızlık nedeni ile haklı sebeple feshedildiğini savunmuştur. Hal böyle olmakla birlikte, mahkemece dava içeriğinden farklı olacak şekilde, davacının ödenmeyen ücret alacağı nedeniyle iş akdini haklı nedenle feshettiği kabul edilerek kıdem tazminatı alacağı hüküm altına alınmıştır. Ancak davacının bu yönde bir iddiası olmadığı gibi, davacı işveren tarafından iş akdinin haksız ve geçersiz olarak feshedildiği hususunu da ispatlayamamıştır. Zira davacı tanıklarından bir tanesi aynı işyeri çalışanı olmayıp; diğer tanık ise davacıdan önce işten ayrılmış olup konuya ilişkin görgüye dayalı bilgi sahibi değildir. Dosyada devamsızlık tutanakları yer almakta olup; tutanak içerikleri davalı tanıkları tarafından teyit edilmiştir. İş sözleşmesinin haksız ve geçersiz biçimde işverence feshedildiği iddiası davacı tarafından ispatlanamadığından kıdem tazminatının reddi gerekirken kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3-Mahkemece, dava dilekçesinde talep edilen kıdem tazminatı tutarına fesih tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizi, hüküm altına alınan diğer alacaklara talep gibi dava tarihinden yasal faiz yürütülmüş, ıslah dilekçesinde faiz talebi bulunmadığı gerekçesiyle kıdem tazminatı ve hüküm altına diğer alacakların ıslah ile talep edilen kısmı faizsiz olarak hüküm altına alınmıştır.
    Öncelikle, 2017/8 esas sayılı içtihatların birleştirilmesi talebi üzerine Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunca 24.05.2019 günü yapılan toplantıda:
    “Bir miktar para alacağının faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesinin talep edildiği kısmî davada, dava konusu miktarın kısmî ıslahla faiz talebi belirtilmeksizin arttırılması halinde, arttırılan miktar bakımından dava dilekçesindeki faiz talebine bağlı olarak faize hükmedileceği" yönünde karar verilmiştir.
    Nitekim, Dairemizin de görüşü aynı doğrultudadır.
    Açıklanan nedenler ile mahkemece ıslah dilekçesinde talep edilen miktarlara faiz yürütülmemesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 29.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi