Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1749
Karar No: 2022/2441
Karar Tarihi: 24.02.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/1749 Esas 2022/2441 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/1749 E.  ,  2022/2441 K.

    "İçtihat Metni"

    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 41. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... Anadolu 5. İş Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının davalı işyerinde hizmet alım sözleşmeleri kapsamında çalışmakta iken 24 Aralık 2017 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 696 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye eklenen Geçici 23. madde gereğince 02.04.2018 tarihinde işçi kadrosuna geçirildiğini, müvekkilinin sürekli işçi kadrosuna geçirilmesi sırasında belirsiz iş sözleşmesi imzalattırıldığı, iş sözleşmesinde ücret olarak asgari ücretin % 36 fazlasının belirlendiğini, davacının sürekli işçi kadrosuna geçirilirken geçiş öncesi ücret ve diğer mali hakları düzenleyen 696 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve geçiş sonrası taraflar arasında imzalanan belirsiz iş sözleşmesi kapsamında 2018 yılına ait 12 ay süresince belirlenen ücretin ödenmesi ile kazanılmış bir hak doğduğunu, 01.01.2019 tarihinden itibaren davacının maaşının eksik yatırıldığını, davacının eksik yatan 11 aylık maaş farkının tahsilinin gerektiğini belirterek fark maaş alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı ... Bakanlığı usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya karşı cevap dilekçesi sunmamıştır.

    İlk Derece Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkeme, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanarak davanın kabulüne karar vermiştir.Bu karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İlk Derece Mahkemesi 01/07/2021 tarihli ek kararı ile istinaf başvurusunun, süre yönünden ve gerekçeli kararın miktar itibariyle kesin olduğundan bahisle reddine karar vermiştir.
    İstinaf:
    Ek kararı davalı vekili istinaf etmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
    Bölge Adliye Mahkemesince, İlk derece mahkemesince verilen ek kararda her ne kadar kararın kesin olarak verildiği belirtilmiş ise de; dava konusu talep edilen alacağın devam eden bir sözleşmeye ilişkin olduğu, geleceğe yönelik mali etkisi bulunduğundan bu tür kararlarda Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1-a. maddesinde belirtilen miktar sınırının gözetilmemesi gerektiğini belirterek bu yönüyle ilk derece mahkemesinin ek kararını hatalı bulmuş, ancak, davalının süresi içinde yapılmış istinaf talebi bulunmadığından, ... Anadolu 5. İş Mahkemesinin 2019/1067 Esas, 2020/371 Karar sayılı, 01/07/2021 tarihli, istinaf başvurusunun reddine ilişkin ek kararını süre yönünden usul ve yasaya uygun bularak davalı vekilinin ek karara ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir.
    Temyiz:
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 366. maddesi yollamasıyla kıyas yolu ile uygulanacak olan 346. maddesi gereğince temyiz dilekçesi, kanuni süre geçtikten sonra verilir veya kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi temyiz dilekçesinin reddine karar verir ve 344 üncü maddeye göre yatırılan giderden karşılanmak suretiyle ret kararını kendiliğinden ilgiliye tebliğ eder, bu ret kararına karşı tebliği tarihinden itibaren bir hafta içinde temyiz yoluna başvurulabilir.
    Anayasa'nın 40. maddesinin ikinci fıkrası ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesinin "ç." bendi uyarınca, hükümde, kanun yolları ve süresinin gösterilmesi bir zorunluluktur. Yargı kararlarına karşı başvurulacak kanun yolu ile süresinin hükümde açıkça ve doğru olarak gösterilmemiş olması bu hakkın etkin bir şekilde kullanılmasını doğrudan engelleyecek ve hak arama hürriyetinin ihlal edilmesine sebep olacaktır.
    Anayasa Mahkemesi de bir çok kararında başvurucuların gerekçeli kararda belirtilen süreye güvenerek hareket etmesinin makul görülebileceği, mahkemenin kanun yolunu ve süresini taraflara doğru gösterme yükümlülüğü dikkate alındığında temyiz süresinin mahkeme kararında farklı belirtilmiş olması karşısında kanunda belirtilen süre olduğunu kabul ederek dilekçenin reddine karar veren değerlendirmelerin mevzuat hükümleri çerçevesinde ve öngörülebilirlik sınırları içinde olduğunun kabul edilemeyeceği, yapılan yorumun başvurucuların temyiz hakkını kullanmayı imkânsız kılacak ölçüde ve aşırı şekilci bir yaklaşımla elde edildiği ve bu açıdan kararın başvurucuların mahkemeye erişim hakkını zedelediği sonucuna ulaşılarak, Anayasa'nın 36. maddesinde güvence altına alman adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir. (Anayasa Mahkemesi 'nin 2014/819 başvuru numaralı ve 09.06.2016 tarihli ( 29757 Sayılı ve 29.06.2016 tarihli Resmi Gazete' de yayımlanan) kararı. )
    Somut olayda; İlk Derece Mahkemesi'nin kararında karar kesin olmamasına karşın kesin olduğu belirtilmiştir. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararı davalı Bakanlık vekiline 28/09/2020 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı vekili ise 29/06/2021 tarihinde karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
    Her ne kadar kanun yolu ve süresi, ilgili kanun maddelerinde açıkça belirtilmiş ise de, yargı organlarının yanlış yönlendirmesi sonucunda ilgililerin hak kaybına uğramayacağının kabul edilmesi gereklidir. Kararda herhangi bir kanun yolu merci ve süresi belirtilmeyen hallerde ise süresiz başvuru hakkının bulunduğu kabul edilmelidir.
    Davalı vekilince İlk Derece Mahkeme kararına karşı, kanuni süre geçtikten sonra istinaf yoluna başvurulduğu açıktır.Ancak İlk Derece Mahkemesi asıl kararında karar kesin olmamasına karşın kararın kesin olduğunu belirtmiş ve bu doğrultuda kanun yolu başvuru süresine yer vermemiştir. Kararda, istinaf başvuru süresinin gösterilmemesi karşısında, hak arama özgürlüğü ve adil yargılanma hakkı açısından davalı vekilinin süresinde istinaf yoluna başvurduğunun kabul edilmesi bir zorunluluktur. Bu durumda; İlk Derece Mahkemesi kararına karşı süresinde istinaf yoluna başvurulmadığı gerekçesiyle davalı vekilin istinaf isteminin reddine dair İlk derece Mahkemesinin 01/07/2021 tarihli ek kararı ve bu ek karara karşı yapılan istinaf başvurusunu reddeden 21/10/2021 tarihli temyize konu Bölge Adliye Mahkemesi kararı Anayasa'nın 40. maddesinin ikinci fıkrası ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesinin "ç." bendine aykırı olup, ilk derece mahkemesinin 01/07/2021 tarihli ek kararını kaldırıp İlk Derece Mahkemesinin asıl kararına yönelik istinaf başvurusunun süresinde olduğu kabul edilerek, davalının istinaf gerekçeleri doğrultusunda esastan inceleme yapılarak bir karar verilmek üzere bölge adliye mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 24/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi