Esas No: 2021/9505
Karar No: 2022/679
Karar Tarihi: 26.01.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/9505 Esas 2022/679 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Davalı kadınla açılan boşanma davasında, davacı erkeğin başka bir kadınla birlikteliği olduğu ve çocuğu olduğu belirlenmiştir. İlk derece mahkemesi, kadına atfedilecek bir kusur bulunmadığı ve erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Ancak, davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek bir kusurunun ispatlanmadığından hüküm doğru değildir. Mahkemece davacı erkeğin tam kusurlu olduğu belirlemesine ilişkin gerekçesi de doğru olmadığından, gerekçenin düzeltilerek hüküm onanmıştır. Hüküm, HMK m. 370/4 gereğince oy birliğiyle verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- HMK m. 370/4: İstinaf hukuk dairesi, kanuna aykırılık ve usul hataları yönünden temyiz aşamasının yenilenmesini gerektiren hallerde kararı düzeltebilir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Davacı erkek tarafından açılan boşanma davasında ilk derece mahkemesince; davacı erkeğin başka bir kadınla birlikteliğinin olduğu, bu birlikteliğinden bir de çocuğu olduğu, erkeğin evden ayrıldığı, davalı kadına atfedilecek bir kusurun bulunmadığı ve erkeğin ağır kusurlu olduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş ise de, dava dilekçesi usulüne uygun şekilde davalı kadına tebliğ edilmiş ve ilk derece mahkemesinin de kabulünde olduğu üzere, davalı kadın süresi içinde cevap dilekçesi sunmamış, ön inceleme duruşmasında beyanda bulunmuş, 12/01/2018 tarihli dilekçe ile de vakıa ve talepleri ile delillerini bildirmiştir. Davacı erkek vekilinin 08/03/2018 tarihli celsede kadının sunduğu tanıkların dinlenilmesine muvafakat ettiğini ancak taleplerine ilişkin muvafakat etmediğini açıkça belirtmiştir. O halde davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek bir kusurunun ispatlanmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kadın tarafından usulüne uygun sekilde ileri sürülmeyen vakıaların erkeğe kusur olarak yüklenilerek davanın reddi doğru olmamıştır. Mahkemece davacı erkeğin tam kusurlu olduğunun belirlemesine ilişkin gerekçe doğru değil ise de davalı kadının kusurunun ispatlanamadığından hüküm sonucu itibariyle doğru olduğundan ve yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, kusura ilişkin gerekçenin açıklanan şekilde değiştirilerek ve düzeltilerek hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m.370/4).
SONUÇ: Yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple davanın ret hükmünün gerekçesi değiştirilerek ve DÜZELTİLMEK suretiyle, temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple reddi ile hükmün ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 26.01.2022 (Çar.)
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
