22. Hukuk Dairesi 2013/5721 E. , 2014/4035 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Sarıkaya Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 22/03/2012
NUMARASI : 2011/57-2012/83
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesinin haklı neden olmaksızın feshedildiğini, işçilik hak ve alacaklarının ödenmediğini beyanla, kıdem tazminatı ve fazla çalışma ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında, davacı işçinin fazla çalışma ücreti alacağının hesaplanması ve fazla çalışma ücreti alacaklarının ödenip ödenmediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
İşçinin günlük iş süresi içinde kesintisiz olarak hiç ara vermeden çalışması beklenemez. Gün içinde işçinin yemek, çay, sigara gibi ihtiyaçlar sebebiyle ya da dinlenmek için belli bir zamana ihtiyacı vardır.
Ara dinlenme 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükümde ara dinlenme süresi, günlük çalışma süresine göre kademeli bir şekilde belirlenmiştir. Buna göre dört saat veya daha kısa süreli günlük çalışmalarda ara dinlenmesi en az onbeş dakika, dört saatten fazla ve yedibuçuk saatten az çalışmalar için en az yarım saat ve günlük yedibuçuk saati aşan çalışmalar bakımından ise en az bir saat ara dinlenmesi verilmelidir. Uygulamada yedibuçuk saatlik çalışma süresinin çok fazla aşıldığı günlük çalışma sürelerine de rastlanılmaktadır. İş Kanununun 63. maddesi hükmüne göre, günlük çalışma süresi onbir saati aşamayacağından, 68. maddenin belirlediği yedibuçuk saati aşan çalışmalar yönünden en az bir saatlik ara dinlenmesi süresinin, günlük en çok onbir saate kadar olan çalışmalarla ilgili olduğu kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla günde onbir saate kadar olan (onbir saat dahil) çalışmalar için ara dinlenmesi en az bir saat, onbir saatten fazla çalışmalarda ise en az birbuçuk saat olarak verilmelidir.
Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının haftanın altı günü 08:00-18:45 saatleri arasında kırkbeş dakika ara dinlenme süresiyle çalıştığı; 30.11.2009-15.12.2009 tarihleri arasındaki iki hafta boyunca ise haftanın altı günü 08:00-22:00 saatleri arasında ara dinlenmesiz çalıştığı kabul edilerek haftalık fazla çalışma saati hesaplanmıştır. Yukarıda ayrıntısıyla açıklandığı üzere, davacının 08:00-18:45 saatleri arasında geçen günlük çalışma süresinden bir saat ara dinlenme süresi; 08:00-22:00 saatleri arasında geçen çalışma süresinden ise birbuçuk saat ara dinlenme süresi düşümüyle haftalık fazla çalışma saatinin hesaplanması gerekirken, yazılı şekilde uygulamayla sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Diğer taraftan, hesaplanan brüt tutardaki fazla çalışma ücreti alacağından, damga ve gelir vergisi kesintilerinin yapılmasıyla yetinilerek, alacağın net miktarı tespit edilmiştir. Gerek 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu"nun mülga 77. maddesi, gerekse 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu"nun 80. maddesi uygulaması açısından, fazla çalışma ücreti prime esas kazançlar içerisinde olup, işçi payına düşen prim kesintilerinin nazara alınmaksızın alacağın net tutarının belirlenmesi hatalıdır.
3-Dava dilekçesinde fazla çalışma ücretinin ödenmediği iddia edilmiştir. Dinlenen davacı tanıklarınca ise, işyerinde yapılan fazla çalışmalar karşılığında ücret ödendiği beyan edilmiştir. Hal böyleyken, hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında, davacı asilin dinlenilerek fazla çalışma karşılığı ücret ödenip ödenmediği hususunun aydınlığa kavuşturulması gerekirken, bu yönde bir işlem tesis edilmeksizin sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Yukarıda yazılı sebeplerden eksik araştırma ve incelemeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.