22. Ceza Dairesi 2015/32 E. , 2015/3565 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, kararın nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Duruşmalardan vareste tutulma istemi sorulmayan ve 25.01.2006 tarihli oturumda sorgusu yapıldığı sırada başka suçtan...Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu olduğu tespit edilen sanığın UYAP sisteminden yapılan sorgulamada ise, aynı tarihte ve karar tarihinde ... E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak gözükmesi karşısında, sanığın karar tarihinde aynı yargı çevresinde tutuklu veya hükümlü olup olmadığının araştırılıp sonucuna göre karar oturumunda hazır bulundurulmadan hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK"nın 196. maddesine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması,
2-Sanığın bütün aşamalarda yüklenen suçu işlemediğini iddia etmesi, çelik kasada oluşan izlerin sanık tarafından kullanılan araç içerisinde bulunan levye ile oluşturulduğunun tespit edilmesine karşın bu eşyaların başkaları tarafından da kullanılma ihtimalinin bulunması ve hükme esas alınan parmak izi raporunun denetime olanak sağlayacak şekilde dosya içerisinde bulundurulmadığı gibi, sanığa okunarak diyeceklerinin sorulmaması karşısında; olay yerinde bulunan telsiz telefon üzerinden alınan parmak izinin sanığa ait olduğuna dair parmak izi raporunun bulunması halinde dosya içerisine konularak okunması ve sanıktan diyecekleri sorulup gerektiğinde sanıktan yeniden alınacak parmak izi ile olay yerinden elde edilen parmak izinin bilirkişi marifetiyle yeniden kıyaslanmasından sonra, delillerin bir bütün halinde değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, hükme esas alınan parmak izi raporunun dosya içerisinde bulundurulmadığı gibi mahkumiyet hükmünün dayanığını teşkil eden bu raporun okunarak sanıktan diyeceklerinin sorulmaması suretiyle savunma hakkının kısıtlanarak yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
3-Kabule göre ise;
a-5237 sayılı TCK"nın 7/2 ve 5252 sayılı Yasa"nın 9/3. maddesi uyarınca sanık yararına olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkacak sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunması gerektiği, 5237 sayılı TCK"nın 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK"nın 493/1. maddesindeki suçun öğelerinin farklı olduğu, katılanın işyerine kapı kilit göbeği çıkarılarak girilmesi ve işyerinden bir adet ütü ile bir adet oto teybi çalınması şeklindeki eylemin, suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK’nın 493/1, 522/1, 81/1. maddelerine uyduğu, her ne kadar mahkemece yapılan değerlendirmede 765 sayılı Yasanın 81. maddesinin uygulanması nedeniyle aynı Yasa"nın 522/3. maddesi gereğince indirim yapılamayacağı belirtilmiş ise de sanığın tekerrüre esas ilamındaki suçun aynı neviden olmaması nedeniyle aynı Yasanın 522/1. maddesinin uygulanabileceği, öte yandan eylemin 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 116/2 ve 151. maddeleri kapsamında kaldığı, mala zarar verme suçu bakımından katılanın şikayetçi olmadığı, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme suçunun ise uzlaşmaya tabi olması nedeniyle bu suç yönünden uzlaşma koşulları da değerlendirilerek her iki kanuna göre denetime olanak verecek şekilde uygulama yapılıp sonucuna göre lehe yasanın saptanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
b-5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun infaz tarihine kadar; sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise yoksunluğun koşullu salıverme tarihine kadar uygulanmasına karar verilmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 09.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.