Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2035
Karar No: 2019/2168
Karar Tarihi: 18.03.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2018/2035 Esas 2019/2168 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, davalının tarımsal sulama elektrik abonesi olduğunu, elektrik fatura bedellerinin tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, ancak davalının haksız ve kötüniyetli itirazı nedeniyle takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep etmiştir. Mahkeme, kayıp-kaçak, dağıtım, sayaç okuma, perakende hizmet ve iletim bedelleri uygulamasının EPDK kararları ve mevzuat hükümleri çerçevesinde belirlendiğini ancak bu bedellerin tüketicilerden alınmasının hukuka uygun olmadığını kabul ederek, davanın kısmen kabulüne ve takibin belirli bir miktarının iptaline karar vermiştir. Ancak, daha sonra yürürlüğe giren kanun değişiklikleri düzenlemelerinin geçmişe de etkili olduğu ve uygulanması gerektiği belirtilerek, karar bozulmuş ve somut olayın yerel mahkeme tarafından değerlendirilmesi istenmiştir. Kanun maddeleri: 6719 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 17. ve geçici 19 ile 20. maddeleri, Anayasanın \"Vergi Ödevi\" başlıklı 73. Maddesi.
3. Hukuk Dairesi         2018/2035 E.  ,  2019/2168 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; davalının tarımsal sulama elektrik abonesi olduğunu, elektrik tüketiminden kaynaklı tahakkuk eden fatura bedellerinin tahsili amacıyla, ... 3. İcra Müdürlüğü"nün 2014/4819 E. sayılı takip dosyası üzerinden davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötüniyetli itirazı nedeniyle takibin durduğunu ileri sürerek; itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece; 05/10/2015 tarihli bilirkişi ek raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne, ... 3. İcra Müdürlüğü"nün 2014/4819 E. Sayılı dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın 12.109,57 TL asıl alacak, 3.446,43 TL işlemiş faiz ve 620,35 TL KDV olmak üzere toplam 16.176,35 TL yönünden iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; elektrik kullanımından kaynaklı tahakkuk ettirilen otomatik dönem fatura bedellerinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Kayıp-kaçak bedeli, dağıtım-iletim bedeli, sayaç okuma ve perakende satış hizmet bedelleri hakkında 17.06.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6719 sayılı kanun öncesinde, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.05.2014 tarih ve 2013/7-2454 E., 2014/679 K. sayılı ilamı ile Dairemiz kararları ve Anayasanın "Vergi Ödevi" başlıklı 73. Maddesi uyarınca, “... Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır..." şeklindeki düzenlemeye göre; kayıp-kaçak, sayaç okuma, dağıtım, perakende hizmet ve iletim bedeli uygulamasının EPDK Kararları ve tebliğleri çerçevesinde uygulama arz eden kanunlar ve ikincil mevzuat hükümleri çerçevesinde, EPDK tarafından belirlenerek uygulandığı, bu tarihteki mevcut hukuki düzenlemenin EPDK"ya sınırsız bir fiyatlandırma ve tarife unsuru belirleme hak ve yetkisi vermediği, özellikle kaçak (elektrik enerjisinin hırsızlanması) bedellerinin kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmenin hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaşmadığı, bu faturalara yansıtılan diğer kalemlere ilişkin bedel miktarlarının şeffaflık ilkesi ile denetlenebilmesi ve hangi hizmetin karşılığında ne bedel ödendiğinin bilinmesinin de şeffaf hukuk devletinin vazgeçilmez unsuru olduğu, EPDK kararları ile bu bedellerin mevcut mevzuat kapsamında tüketicilerden alınmasının hukuka uygun olmadığı kabul edilmiştir.
    Ne var ki, uyuşmazlığın temyiz yolu ile Dairemize geldiği aşamada, geçmişe de etkili olan 17.06.2016 Tarih 29745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 21. maddesi ile 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu"nun 17. maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş olup, kayıp ve diğer bedellerin alınmasında esas olan ilgili tarifelerin düzenlenmesinde EPDK"nın Kanundaki yetkileri genişletilerek yukarıda sözü edilen bedeller maliyet unsuru kapsamına dahil edilmiştir.
    Yine, 6719 sayılı kanunun 26. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu"na eklenen;
    Geçici madde 19; "Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur." hükmünü, Geçici madde 20; "Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17 nci madde hükümleri uygulanır." hükmünü içermektedir.
    Karar tarihinden sonra yürürlüğe girmiş bulunan bu yasa değişikliklerinin, yürürlük tarihi öncesi dönemde geçerli olan EPDK kararlarına dayanılarak alınmış olan ve dava konusu yapılan kayıp-kaçak sayaç okuma, dağıtım, perakende hizmet ve iletim bedelleri ile ilgili olarak açılan ve halen devam eden davalarda da geçmişe etkili olacak şekilde (bu yasa değişikliği öncesinde açılan ve halen görülmekte olan davalar da) uygulanması gereken hükümler içerdiğinden, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu"nun 17., geçici 19. ile 20. maddelerinin, somut olaya etkisinin bulunup bulunmadığının yerel mahkemece tartışılıp değerlendirildikten sonra sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekmektedir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 18.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi