Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/3249
Karar No: 2020/6234
Karar Tarihi: 25.11.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2020/3249 Esas 2020/6234 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Tapu iptali ve tescil davası sonucunda, davacılar vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal sebebine dayanarak tapunun iptalini ve tescilini talep etmişlerdir. Davacılar, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle davalıya ait taşınmazların miras payları oranında tapu iptali ve tescil istemişlerdir. Mahkeme, dava dışı vekil ile davalının el ve işbirliği içerisinde hareket ederek vekil eden mirasbırakanı zararlandırdıkları gerekçesiyle davayı kabul etmiştir. Ancak, mirasbırakanın ölüm tarihine göre terekesi elbirliği mülkiyetine tabi olduğu için terekeye karşı yapılan davaların tüm mirasçıların bir arada hareket etmesi gerektiği belirtilmiştir. Davacılar tarafından açılan dava tereke adına açılmadığı için terekeye mümessil tayin edilerek yargılama yapılamayacağı vurgulanarak davanın reddine karar verilmesi gerektiği ifade edilmiştir.
Kanun Maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi; 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2020/3249 E.  ,  2020/6234 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacılar, dava dışı... ve davalının, mirasbırakanları ..."a banka şifresinin değiştirilmesi için vekalet alınması gerektiğini söylerek hileli davranışlarla..."i vekil tayin ettirip, mirasbırakanlarına ait 695, 696, 855 ve 861 parsel sayılı taşınmazları vekil aracılığıyla davalıya temlik ettiklerini, vekaletnamenin, yaşlı ve kandırılmaya müsait biri olan mirasbırakanın gerçek iradesini yansıtmadığını ileri sürerek miras payları oranında tapu iptali ve tescil istemişlerdir.
    Davalı, taşınmazları toplam 150.000,00 TL bedelle satın aldığını, satış bedelini mirasbırakana ödediğini, alım gücünün olduğunu belirtip davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, dava dışı vekil ile davalının el ve işbirliği içerisinde hareket ederek vekil eden mirasbırakanı zararlandırdıkları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden, mirasbırakan ..."un 20.02.2013 tarihinde oğlu olan dava dışı..."i vekil kıldığı, vekilin mirasbırakana ait 695, 696, 855 ve 861 parsel sayılı taşınmazları 25.02.2013 tarihinde davalı ..."e satış suretiyle temlik ettiği, mirasbırakanın 23.11.2014 tarihinde öldüğü, geriye mirasçıları olarak çocukları; davacılar ile dava dışı... ve..."nin kaldığı anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere, mirasbırakanın ölüm tarihine göre terekesi elbirliği mülkiyetine tabidir. Davacılar dışında başkaca mirasçılar bulunduğu dosya kapsamı ile sabittir. Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve elatmanın önlenmesi gibi davaların dışında ehliyetsizlik, vekalet görevinin kötüye kullanılması, hata, hile, gabin vs. gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan birisinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçıların davada muvafakatlerinin sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (Türk Medeni Kanunu"nun 640. maddesi ) tartışmasızdır.
    Somut olayda, davacılar tarafından vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki sebebine dayalı olarak 3. kişiye karşı pay oranında açılan davanın dinlenme olanağının bulunduğu söylenemez.
    Öte yandan, tereke adına dava açılmadığına göre terekeye mümessil tayin edilerek yargılamaya devam edilmesi de pay oranında açılan davanın dinlenmesini olanaklı hale getirmez.
    Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davalının değinilen yönden yerinde bulunan temyiz itirazının kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 25/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi