3. Hukuk Dairesi 2017/6110 E. , 2019/2178 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalıya villa tipi taşınmazını kiraya verdiğini, kiracının taşınmaza zarar verdiğini, kira bedellerini ödemediğini, kiralananı tahliye ettiğini, tespit de yaptırdığını, başlatılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, kiralananı kreş olarak işletmek için kiraladığını, sadece mesken olarak kullanılabileceği anlaşıldığından kiralananı hiç kullanmadan anahtarı teslim ettiğini, kiralananda hukuki ayıp bulunduğunu, yapılan tespitin geçerli olmadığını belirterek davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir .
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 5.882.88.-TL üzerinden takibin devamına, takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir .
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-) Davaya konu taşınmazın 01/02/2012 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile davalıya kiraya verildiği, aylık kira bedelinin 1.300.00.-TL olduğu, kiracının ilk 3 ayın kirasını peşin ödediği, kiralananın 11/05/2013 tarihinde tahliye edildiği konularında uyuşmazlık yoktur. Davacı başlattığı icra takibinde de altı aylık kira bedeli olan 7.800.00.-TL ile yaptırdığı delil tespiti raporunda hasar bedeli olarak belirtilen 5.750.00.- TL yi talep etmiştir . Davalı kiracı, kiralananı kira bedelinin talep edildiği 6 ay boyunca kullandığına göre kira bedelini ödemek zorundadır. Mahkemece, kira bedeli yönünden talebin reddi isabetli görülmemiş ,kararın bozulması gerekmiştir .
3-) HMK.nun 266 ve devamı maddeleri gereğince çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınması gerekir. Ancak, bilirkişi seçimi yapılırken, düşüncesine başvurulacak kişi veya kişilerin özel ve teknik bilgilerinin yeterli olup olmadığı üzerinde durulması gerekir.
Somut olayda ise; hükme esas alınan raporu düzenleyen bilirkişi hukukçu olduğundan uyuşmazlığın doğru olarak tespiti ve çözümlenmesi için gerekli uzmanlığa sahip değildir.
6098 Sayılı T.B.K.nun 316. maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı tam bir özenle kullanmak ve aynı kanunun 334. maddesi gereğince sözleşme sonunda aldığı hali ile kiraya verene teslim etmekle yükümlüdür. Ancak kiracı sözleşmeye uygun olağan kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu olmayıp münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumludur. Davalının kiralananı kullandığı süre ve kullanma amacı gözetildiğinde olağan kullanımdan kaynaklanan yıpranma ve eskimelerin olacağı kuşkusuzdur. Bu sebeple varsa hor kullanmaya ilişkin zarar kalemlerinden yıpranma payları da düşülmek sureti ile tazminat miktarının belirlenmesi , uzman inşaat mühendisi bilirkişiye rapor hazırlatılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken , bu hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hukukçu bilirkişinin tespit dosyasına sunulan itiraza uğrayan bilirkişi raporuna yollama yapan raporuna dayanılarak karar verilmesi de hatalı olmuştur.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz talebinin reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacı ve üçüncü bentte açıklanan nedenlerle davalı yararına hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 18/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.