23. Hukuk Dairesi 2015/8061 E. , 2017/1837 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca müvekkili şirketin davalıya ait işyerinde güvenlik ve koruma hizmeti vermekte iken davalı tarafça 28.02.2011 tarihi itibariyle sözleşmenin feshedildiğini, verilen hizmetin fesih ihtarında belirtilen 28.02.2011 tarihine kadar sözleşme gereği devam ettiğini, sözleşme gereği verilen hizmet nedeniyle tahakkuk eden alacakların fatura edilerek davalıya gönderildiğini, davalının faturaları iade ettiğini, bunun üzerine ... 5.İcra Müdürlüğü"nün 2011/2518 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, icra takibi üzerine davalı şirketin borcu kısmen kabul ettiğini, 24.01.2011 tarihli 147284 no"lu 55.863,38 TL tutarın 49.194,80 TL kısmını takipten sonra kabul ederek ödediğini, ancak bakiye 7.329,77 TL kısma akde aykırı olarak itiraz ederek takibi durdurmayı başardıklarını, davalının sözleşmede hüküm altına alınmış, zaman içinde yapılacağı hüküm olunmuş artışları kabul etmediğini belirterek, davalının haksız ve mesnetsiz kötü niyetli itirazının iptaline, %40 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin ... Alışveriş merkezinin güvenlik ve koruma hizmetleri ile ilgili olarak davacı şirket ile 08.09.2009 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Güvenlik Hizmetleri Sözleşmesi imzaladıklarını, müvekkili şirketin sözleşmenin 9. maddesi uyarınca sözleşmeyi feshetme kararı aldığını ve 28.02.2011 tarihi itibariyle sözleşmenin feshedildiğini, davacı tarafça açılan icra takibi neticesinde müvekkiline gönderilen faturalardan, müvekkilince hesaplanmış olan kısmın icra müdürlüğüne ödendiğini, haksız ve mesnetsiz olarak talep edilen fazla kısma da itiraz ettiklerini, davacı tarafça müvekkili şirkete noter kanalıyla gönderilen faturalar incelendiğinde, ekinde "Puantaj" hesaplama tablosunun yer almadığını, bunun yanı sıra faturanın açıklama kısmında da daha önce düzenlenmiş olan faturalarda hiçbir şekilde yer verilmemiş olan "Sözleşmemizin 8.4.b. ve 8.7. maddelerine göre hasıl olan alacağımızdır" şeklinde ibaresinin yer aldığının görüldüğünü, taraflar arasında yer alan sözleşmede belirtilen artış oranının o güne değin uygulanmadığını ve takibe konu faturada belirtilen bedelin nasıl hesaplandığının belli olmadığını savunarak davanın reddini, alacağın %40"dan az olmamak üzere kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; Yargıtay 23. HD"nin 22/10/2013 T. 2013/5106 - 6414 E. ve K. sayılı ilamında belirtilen
kıstaslar ile denetlenip benimsenen bilirkişi raporundaki gerekçeler ve hesaplamalara göre; davacı tarafın ibraz ettiği puantaj hesap tablosundaki birebir verilerden hareket edilerek yapılan hesaplama sonucunda davalının davacıya takip tarihi itibariyle ödemesi gereken miktarın 49.194,80 TL olduğu gerekçesiyle, davalının icra takibine yaptığı kısmi itirazında haklı olduğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 15.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.