11. Hukuk Dairesi 2018/3870 E. , 2019/5469 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 28/12/2016 tarih ve 2015/968 E- 2016/851 K. sayılı kararın davalı Banka vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi"nce verilen 24/05/2018 tarih ve 2017/1186 E- 2018/554 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı Banka vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili vakıfa ait mecuru 16.02.2007 başlangıç tarihli kira kontratı ile dava dışı Yeni Çağdaş İhtiyaç Maddeleri Ticaret Ltd. Şti."ne kiraya verdiğini, bu şirketin de taşınmazın bir kısmını alt kiralayan olarak dava dışı Argün Gıda ve Unlu Mamüller Ltd. Şti."ne kiraya verdiğini, daha sonra alt kiracılık ilişkisinin mali yönden ek yükler getirdiği gerekçesiyle bu kez müvekkili vakıf ile dava dışı Argün Gıda ve Unlu Mamüller Ltd. Şti. arasında alt kiracılık ilişkisi ile verilen kısım ile ilgili olarak 16.05.2008 başlangıç tarihli kira kontratı yapıldığını, dava dışı Argün Gıda ve Unlu Mamüller Ltd. Şti."nin alt kiracı olduğu dönemde asıl kiracı Yeni Çağdaş Gıda Ltd. Şti."ne kefaleten 01.02.2008 tarihli 165.000,00 TL miktarlı dava konusu teminat mektubunu verdiğini, 16.05.2008 tarihli kira kontratı yapılınca bu teminat mektuplarının kira sözleşmesine sayıldığını ve bu durumun kira kontratının 10 uncu maddesinde açıkça zikredildiğini, kira sözleşmesinin yenilenmesi üzerine artan kira bedeli sebebiyle 27.02.2009 taihli 10.000,00 TL bedelli ek bir teminat daha verildiğini, yine kira sözleşmesinin 10 uncu maddesinde teminat mektuplarının süresi dolmadan yeni ve uygun teminat mektupları ile değiştirileceği aksi takdirde teminat mektubunun nakde çevrileceği hükmünün mevcut olduğunu, dava dışı kiracının sözleşme ile yüklendiği taahhütlerini yerine getirmediğini, müvekkili vakıf ile kiracı arasında karşılıklı muhtelif davalar açıldığını, müvekkili vakıfın kira ilişkisinden kaynaklanan alacakları ve teminat mektubunun yenilenmemesi nedeniyle her iki mektubun da paraya çevrilmesi için davalı bankaya başvurduğunu, ancak bankanın garanti edilen riskin gerçekleşmediği gerekçesiyle teminat mektuplarının nakte çevrilmesi taleplerini reddettiğini, toplam 175.000,00 TL"nin tazmini gerektiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 35.000,00 TL"nin başvuru tarihi olan 04.06.2014 itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalı bankadan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; 03.11.2016 tarihli harçlandırılmış ıslah dilekçesi ile dava değerini 175.000,00 TL"na yükseltmiştir.
Davalı banka vekili, tazmini istenilen teminat mektuplarının dava dışı Argün Gıda ve Unlu Mamüller Ltd. Şti."nin dava dışı Yeni Çağdaş İhtiyaç Maddeleri Ticaret Ltd. Şti."nin taahhüdüne kefalet etme borcuna istinaden verildiğini, konusunun kefalet borcunun garanti edilmesi ile sınırlı olduğunu, garantör müvekkil bankanın rızası bulunmaksızın teminat mektuplarının değiştirilmesi ve verilme amacı dışında kullanılmasının mümkün olmadığını, davacı ile dava dışı Argün Gıda ve Unlu Mamüller Ltd. Şti. arasında kurulan kira sözleşmesinin müvekkili bankaya bildirilmediğini, teminat mektuplarının bu kira sözleşmesi ile yüklenilen borçları garanti etmediğini, ayrıca davacı lehine verilen teminat mektupları süreli olup 27.02.2013 tarihinde süreleri dolduğundan mektupların geçerliliğinin bulunmadığını, sürelerin geçirilmesinde müvekkili bankanın kusuru bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davaya konu edilen 165.000,00 TLve 10.000,00 TL tutarlı teminat mektuplarının bu kira sözleşmesi kapsamında başlangıçta asıl kiracı dava dışı Yeni Çağdaş İhtiyaç Maddeleri Ticaret Ltd. Şti. ile yapılmış olan sözleşme için dava dışı Argün Gıda ve Unlu Mamüller Ltd. Şti."nin kefaleti olarak verildiği, tarafların da bildiği gibi dava dışı Argün Gıda ve Unlu Mamüller Ltd. Şti."nin kullandığı mağazadaki kiracılık durumu için teminat mektuplarının o risk için verildiği, kiracı dava dışı Argün Gıda ve Unlu Mamüller Ltd. Şti."nin kira bedeli vs. edimlerini yerine getirmediğinden ayrıca Ankara 2. Sulh Hukuk Mahkemesinde yapılan yargılamada Yargıtay 6. Hukuk Dairesi"nin 23.02.2016 tarihli 2015/2587 Esas 2016/1254 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere "Halen kiracı dava dışı Argün Gıda ve Unlu Mamüller Ltd. Şti."nin sözleşme kapsamında borçları da olduğu, teminat mektuplarının sözleşmedeki bu riskleri garantilediği, sözleşmenin özel şartlar bölümünün 20 inci maddesinde de bu hususunun açıkça belirtildiği, kiracının muvafakati alınmaksızın kullanabileceğinin de belirtildiği, davacının teminat mektuplarının nakde çevrilmesini talep etmekte haklı olduğu", Ankara 1. Sulh Hukuk Mahkemesince teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin yasaklanması için 2013/99 D. İş dosyasında 11.02.2013 tarihli talep ile ihtiyati tedbir kararı verildiği, 03.06.2014 tarihinde ihtiyati tedbirin kaldırıldığı, 09.06.2014 tarihinde bankaya ibraz edildiği, davacı mülk sahibinin 04.06.2014 tarihinde teminat mektuplarının nakde çevrilmesini bankadan talep ettiği, bu aşamada kararın ibraz edilmesine göre temerrüt tarihinin ihtiyati tedbirin kaldırıldığının bankaya bildirildiği tarih olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile, 175.000,00 TL teminat mektubu alacağının 09.06.2014 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karar, davalı banka vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi tarafından tüm dosya kapsamına göre yapılan istinaf incelemesi sonucunda; dava konusu teminat mektuplarının davacının kira sözleşmelerinden kaynaklanan alacakların teminatı olduğu ve alacak miktarının teminatın üstünde olduğu, ilk derece mahkemesinin anılan gerekçelerle davanın kabulü yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, taşınmaz kira sözleşmesinden kaynaklanan alacağın teminatı olarak verildiği öne sürülen teminat mektuplarının nakde çevrilmesi istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince davaya konu edilen 165.000,00 TL ve 10.000,00 TL tutarlı teminat mektuplarının dava dışı Argün Gıda ve Unlu Mamüller Ltd. Şti."nin kullandığı mağazadaki kiracılık durumunda oluşacak risk için verildiği, kiracı dava dışı Argün Gıda ve Unlu Mamüller Ltd. Şti."nin kira bedeli vesair edimlerini yerine getirmediği hususunda başka bir dosyada hakkında yapılan yargılamaya ilişkin Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 23/02/2016 tarihli 2015/2587 E.-2016/1254 sayılı kararında da belirtildiği üzere, halen kiracı dava dışı Argün Gıda ve Unlu Mamüller Ltd. Şti."nin sözleşme kapsamında borçları da olduğu, teminat mektuplarının sözleşmedeki bu riskleri garantilediği, sözleşmenin özel şartlar bölümünün 20.maddesinde de bu hususun açıkça belirtildiği, kiracının muvafakati alınmaksızın kullanılabileceğinin de belirtildiği, davacının teminat mektuplarının nakde çevrilmesini talep etmekte haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü yönünde verilen karar verilmiş; işbu karar davalı banka vekili tarafından istinaf edilmekle, Bölge Adliye Mahkemesince; dava konusu teminat mektuplarının davacının kira sözleşmelerinden kaynaklanan alacakların teminatı olduğu ve alacak miktarının teminatın üstünde olduğu, dolayısıyla ilk derece mahkemesinin davanın kabulü yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle, davalı banka vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Ancak teminat mektubu, bankanın belirli bir işin gerçekleştirilmesi, bir malın teslimi veya bir borcun ödenmesini muhataba taahhüt eden müşterisinin, bu taahhüdün daha önce muhatap tarafından belirlenen koşullara uygun olarak yerine getirilmemesi halinde belirli bir paranın, banka tarafından muhataba ödeneceğini garanti altına alan belgedir. Bu anlamda banka teminat mektubu, esas sözleşmeden ayrı ve tamamen bağımsız bir garanti sözleşmesi niteliğinde olup, sözleşme metninde belirtilen ve muhatap için faydalı bir durumun gerçekleşmemesi veyahut zararlı bir durumun gerçekleşmesi sonucunda ortaya çıkacak riskler garanti veren banka tarafından güvence altına alınmaktadır. Teminat mektuplarında garanti ne için verilmişse, o koşulun gerçekleşip gerçekleşmediğine göre ödeme yapılacağından, garanti sözleşmesi ile üstlenilen risklerin hangi ilişkiden kaynaklanan riskler olduğu taraflarca önceden belirlenmelidir. Ayrıca taraflar arasındaki tüm ilişkilerden doğacak risklerin tek bir garanti sözleşmesi ile güvence altına alınması da garanti sözleşmesini geçersiz kılar. Başka bir söyleyişle, taraflar arasında birden fazla hukuki ilişki mevcut ise, her bir hukuki ilişkiden doğacak riskler ayrı bir garanti sözleşmesi ile güvence altına alınmalıdır.
Somut olayda, davacı vekili dava dilekçesinde; davaya konu teminat mektuplarının nakte çevrilmesi gerektiğini, zira dava dışı Argün Ltd.Şti ile müvekkili davacı vakıf arasında yapılan kira sözleşmesinden kaynaklanan alacakları olduğunu iddia etmektedir. Ancak, davalı bankaca nakte çevrilmesi talep edilen her iki teminat mektubunun da davacı vakıf ile dava dışı Yeni Çağdaş Ltd.Şti arasında yapılan 01.02.2008 tarihli kira sözleşmesine bağlı olarak ve dava dışı Argün Ltd.Şti."nin yine dava dışı Yeni Çağdaş Ltd.Şti"ye olan kefaleti nedeniyle düzenlenmiş olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda her ne kadar dava dışı Argün Ltd.Şti"nin davacı ... Vakfına kira borcu olduğu yargılamanın safahatında saptanmışsa da, kefaletten kaynaklanan bir borcunun varlığı iddia ve ispat edilememiştir. Hal böyle olmakla, dava dışı Yeni Çağdaş Ltd.Şti. ile ... arasındaki asıl hukuki ilişki kapsamında imzalanan kira sözleşmesinin 20 inci maddesinde yer alan koşulun, sözleşmenin tarafı olmayan, söz konusu sözleşme hükmü çerçevesinde teminat mektuplarının kapsamının genişletilmesi yolunda herhangi bir kabulü bulunduğu ispat edilemeyen garanti sözleşmesinin tarafı sıfatındaki bankaya karşı ileri sürülme olanağı bulunmadığı gibi, davalının tarafı olmadığı bir davada verilen ve kesinleşen kararın davalı bakımından işbu dava itibariyle bir sonuç doğurması da mümkün değildir.
Bu itibarla, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne ve Bölge Adliye Mahkemesince de davalı bankanın istinaf talebinin reddine karar verilmesi yerinde olmamış ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK"nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 16/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.