Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Dosyada konulu olan ipotek belgesinin incelenmesinde, taraflar arasında 60.572.340 TL borç için ana para (kesin borç, karz) ipoteği kurulduğu  anlaşılmaktadır.M.K.nun 875. maddesi gereğince  alacaklı, ana paranın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizini de isteyebilir. Bir başka anlatımla borçlu, ana paradan başka borcun eklentilerinden de sorumludur. Bu durumda krediyi kullandıran tarafından limit ipotekleri için zorunlu olan (İİK.nun 150/I mad.) ihtarnamenin gönderilmesine de gerek yoktur.
Somut olayda ipotek Türk Lirası ile ve yukarıda açıklanan miktar için yapılmış olup, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçilmiştir. Bu durumda taşınmazın yükümlü olduğu alacağın akit tablosunda yazılı olan ve belirli bulunan miktara göre hesaplanması gerektiğine, ana paranın tür ve miktar olarak değiştirilmesinin sözkonusu olamayacağına göre akit tablosunda belirtilen 60.572.340. TL esas alınarak sonuca gidilmelidir. Kredi sözleşmesindeki yabancı para alacağı esas alınarak yapılacak takipte kredi borçlusu yönünden sorumluluk miktarı tartışılabilir. İpotekle yükümlü olarak taşınmazı satın alan şikayetçinin sorumluluğu ise ipotek belgesindeki %19 faiz oranına ve bu belgede yazılı alacağa göre belirlenmelidir. Faizin başlangıç tarihi ise şikayetçinin halefiyet yoluyla taşınmazı satın aldığı önceki malike ihtarın tebliğ edildiği tarihtir.
O halde mahkemece yukarıda açıklanan esaslara uygun bulunan ve bilirkişiler kurulundan alınan 25.6.2007 tarihli ek rapor doğrultusunda sonuca gidilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 17.01.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.