Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/20633
Karar No: 2019/2310
Karar Tarihi: 19.03.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/20633 Esas 2019/2310 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/20633 E.  ,  2019/2310 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında birleştirilerek görülen istirdat davalarının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda; asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davalı vekili tarafından duruşma istemli, davacı vekili tarafından duruşmasız olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 20/11/2018 tarihinde gelen davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ..."ın sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin daha derinlemesine incelenmesi ve bu konuda bir araştırma yapılması gerektiği heyetçe zorunlu görüldüğünden, Yargıtay Kanunu"nun 24 üncü maddesinin birinci fıkrası ve Yargıtay İç Yönetmeliğinin 21 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca görüşmenin 19/03/2019 gününe bırakılması uygun görüldü.
    Belirli günde dosyadaki bütün kâğıtlar okunarak, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; elektrik enerjisi ihtiyacını davalı şirket ile birleşen ..."tan temin ettiğini, Danıştay 13. Dairesinin 06/04/2011 tarihli ve 2008/2695 Esas 2011/1368 Karar sayılı ilamı ile EPDK"nın 875 sayılı kararının iptaline karar vermesi nedeniyle PSH bedelinin nispi ücret olarak tahsilinin hukuki dayanağının ortadan kalktığını, bu nedenle 2008 Ocak döneminde ... EDAŞ"ın üç ayrı abonelik nedeniyle fazladan PSH bedeli tahsil ettiğini ileri sürerek; şimdilik 3.077,18 TL"nin ödeme tarihinden itibaren kamu alacaklarına uygulanan gecikme zammı ile birlikte davalı şirketten tahsilini talep etmiş, birleşen davada ise; Ocak 2008 dönemi hariç olmak üzere 2006 Eylül-2010 Aralık dönemlerinde üç ayrı abonelik nedeniyle fazladan tahsil edilen PSH bedelinden sabit bedelin (4,61 TL"nin) mahsubu ile KDV dahil 124.373,03 TL"nin ödeme tarihinden itibaren kamu alacaklarına uygulanan gecikme zammı ile birlikte davalı şirketten tahsilini talep etmiştir.
    Davalı; asıl ve birleşen davanın zamanaşımına uğradığını, esas yönünden ise, kurul kararının bir bütün olduğunu, tamamlayıcı nitelikte olan II. Bölümünün (B) bendinin iptal edilmesinin uygulamayı etkilemeyeceğini, zira 2006-2010 uygulama dönemine ilişkin tarife tekliflerinin her dağıtım şirketine ayrı ayrı olmak üzere 24/08/2006 tarihli ve 877 ila 896 sayılı kurul kararları ve 24/08/2006 tarihli ve 875 sayılı kurul kararı ile onaylanarak yürürlüğe girdiğini, anılan iptal kararının 01/09/2006 - 31/12/2010 tarihleri arasını kapsayan döneme ilişkin perakende satış hizmeti kapsamındaki gelir gereksinimlerini içeren her dağıtım şirketine özgü Kurul Kararlarının da iptal edildiği sonucunu doğurmadığını savunarak, davaların reddini istemiştir.
    Mahkemece; birleştirilen davalara konu PSH bedelinin EPDK"nın 24/08/2006 tarihli 875 sayılı Kurul Kararı doğrultusunda abonelerden tahsil edildiği, EPDK kararının Danıştay"ca iptal edilmiş olmasına bağlı olarak PSH bedelinin tahsilinin "Serbest Tüketiciler" açısından yasal dayanağının geriye etkili olarak ortadan kalktığı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı sonrasında abonelerden kayıp kaçak bedelinin yanı sıra dağıtım, iletim, PSH ve sayaç okuma bedeli alınmasının mevcut hukuki düzenlemelere aykırı olduğu yönünde Yargıtay kararlarının bulunduğu gerekçesiyle; asıl davanın kabulüne, birleşen davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle hukuka aykırı bulunan idari işlemler hakkında idari yargı yerlerince verilen iptal kararlarının; iptal edilen karara istinat eden, onunla doğrudan doğruya alakalı tasarruflara da etkili olmasına, bu suretle iptal hükmünün, iptal edilen karara dayanan, onunla bağlı bir mahiyet arzeden sonuç işlemleri de ortadan kaldırmak suretiyle geçmişe yürümesine, iptal kararlarının bu özelliğinin dava konusu idari tasarruftan önceki hukuki durumun sağlanması gereğinden kaynaklanmasına göre; tarafların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Asıl ve birleşen dava; Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu"nun (EPDK) 875 sayılı kararı ile 01/09/2006 ila 31/12/2010 tarihleri arasındaki geçiş döneminde perakende satış hizmet (PSH) tarifesinin kWh bazında belirlenmesine ilişkin 20 Dağıtım Şirketi İçin Gelir Gereksinimi Hesaplaması ve Tarife Metodolojisinin, Geçiş Dönemi Tarife Uygulamaları başlıklı II. Bölümünün (B) bendinin Danıştay tarafından iptal edilmiş olması nedeniyle, anılan dönemde davacı şirket tarafından davalı şirkete elektrik tüketim bedelleri ile birlikte ödenen PSH bedellerinin istirdadı istemine ilişkindir.
    Mahkemece; hükmün gerekçe bölümünde, yukarıda açıklanan neden yanında, ayrıca Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21/05/2014 tarihli ve 2013/7-2454 Esas 2014/679 K. Sayılı kararı ve Dairemiz kararları ile kayıp-kaçak, sayaç okuma, dağıtım, perakende hizmet ve iletim bedellerinin mevcut mevzuat kapsamında tüketicilerden alınmasının hukuka uygun olmadığı gerekçesiyle de davanın kabulüne karar verilmiş ise de; davadaki talebin EPDK"nın düzenleyici işleminin Danıştay tarafından iptaline dayanması nedeniyle, bu husus bozma nedeni yapılmamış, yanlışlığa işaret edilmekle yetinilmiştir.
    Bu açıklamalardan sonra somut olaya dönüldüğünde; hükme esas alınan bilirkişi raporunda, birleşen davaya konu bazı faturalarda sözkonusu bedellerin yer almadığı belirtilerek hesaplama yapıldığı bildirilmiştir. Ne var ki, anılan raporda yapılan hesaplamalar, denetime elverişli değildir. Ayrıca, davaya konu edilen dönemlere ilişkin elektrik faturalarının sadece bir bölümünün dosyada yer aldığı anlaşılmıştır.
    Diğer taraftan, davacı birleşen davada; ödenmiş olan PSH bedellerinden, elektrik abonelerinden alınan aylık sabit bedel olan 4,61 TL"nin mahsup edilmesi suretiyle belirlenen bedelin tahsilini talep etmiştir. Ancak, hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirlenen bedellerden talep doğrultusunda mahsup işlemi yapılmamış, dolayısıyla mahkemece HMK"nun 26 ncı maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak karar verilmiştir.
    Hal böyle olunca, mahkemece; öncelikle birleşen davaya konu edilen dönemlere ilişkin elektrik faturalarının tamamının getirtilmesi, sonrasında ise yeniden konunun uzmanlarından oluşturulacak bilirkişi kurulundan taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor aldırılması ve ulaşılacak sonuca göre (taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek) uyuşmazlığın esası hakkında karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu yetersiz bilirkişi kurul raporuna dayalı olarak karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428 inci maddesi gereğince taraflar yararına BOZULMASINA, 1.630’ar TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin yekdiğerinden allınıp yekdiğerine verilmesine, peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/03/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi