Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/12644
Karar No: 2022/580
Karar Tarihi: 19.01.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2021/12644 Esas 2022/580 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, davalı işveren tarafından haksız ve hukuka aykırı şekilde iş sözleşmesinin feshedildiği gerekçesiyle kıdem, ihbar tazminatları, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarını talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi davacının taleplerini kabul etmiştir ancak davalı vekili istinaf başvurusunda bulunarak istinaf başvurusu reddedilmiştir. Temyiz başvurusunda bulunan davalı vekili ise fazla çalışma yaptığı iddia edilen işçinin bu iddiasını ispatla yükümlü olduğunu savunmuş ve bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtlı olmadığı durumlarda işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerektiğini belirtmiştir.
Kanun maddeleri:
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 25. maddesi (hakim Kanunda öngörülen istisnalar dışında iki taraftan birinin söylemediği şeyi veya vakıaları kendiliğinden dikkate alamaz)
- İş Kanunu (kıdem, ihbar tazminatları, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti gibi işçinin hakları)
9. Hukuk Dairesi         2021/12644 E.  ,  2022/580 K.

    "İçtihat Metni"

    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 32. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 32. İş Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı işverenin yurt dışındaki büyük boy inşaat projelerinde 2009-2016 yılları arasında elektrik işleri formeni (takım lideri) olarak en son 3.000,00-USD net ücret ile çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı tarafından ihbar öneli verilmeden maktu onlarca kağıtlar imzalattırılıp haksız ve hukuka aykırı feshedildiğini ileri sürerek, kıdem, ihbar tazminatları ile fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının, davalı şirketin sadece Libya’daki inşaat şantiyesinde görev almak üzere istihdam ettirildiğini, 22.06.2009-25.01.2011 tarihleri arasında fasılalar halinde elektrik formeni olarak görev yaptığını, taraflar arası ilişkide yabancılık unsuru olduğunu, davacının iş sözleşmesinin belirli süreli olarak kurulduğunu, görevinin sona ermesi sonucunda iş sözleşmesinin sona erdiğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    İlk Derece Mahkemesince, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız feshedildiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

    İstinaf Başvurusu:
    İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
    Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilince ileri sürülen istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kamu düzenine aykırılık teşkil edecek bir durumun bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesince delillerin değerlendirilmesi ve takdirinde bir isabetsizliğin bulunmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Temyiz Başvurusu:
    Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı davalı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
    Gerekçe:
    1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, taraflar arasındaki sözleşmeye, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
    İşçinin imzasını içermeyen bordrolarda fazla çalışma tahakkuku yer aldığında ve tahakkukta yer alan miktarların karşılığı banka hesabına ödendiğinde, tahakkuku aşan fazla çalışmalar her türlü delille ispatlanabilir. Tahakkuku aşan fazla çalışma hesaplandığında, bordrolarda yer alan fazla çalışma ödeme tutarları mahsup edilmelidir.
    Öte yandan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 25. maddesi uyarınca hakim Kanunda öngörülen istisnalar dışında iki taraftan birinin söylemediği şeyi veya vakıaları kendiliğinden dikkate alamaz. Bu düzenleme vakıa ile bağlılık ilkesi olarak kabul edilmektedir. Maddi vakıayla bağlılık kuralı gereğince hakim tarafların maddi vakıayla ilgili söylediği olguları dikkate almak zorundadır.
    Somut uyuşmazlıkta, dava dilekçesinde, davacının işyerinde haftanın her günü yaz döneminde sabah 05.00-12.00 ve öğleden sonra 16.00-19.00 saatleri arasında, kış döneminde ise 07.00-19.00 saatleri arasında, ayda en az dört beş gün de 23.00’a kadar çalıştığı iddia edilmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, yaz dönemi için hesaplama yapılırken çalışmanın bitiş saatinin 19.30 olarak kabul edilmesi maddi vakıayla bağlılık kuralına aykırı olup, 05.00-12.00 saatleri arasındaki çalışmanın 7 saat yerine 8 saat olarak kabul edilmesi ayrıca hatalıdır.

    Anılan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme sonucunda İlk Derece Mahkemesince yazılı şekilde hüküm tesisi ve bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi kararı hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:
    Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19.01.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi