Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/15754
Karar No: 2019/2336
Karar Tarihi: 20.03.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/15754 Esas 2019/2336 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/15754 E.  ,  2019/2336 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; 5140 abone numaralı tarımsal sulama kuyusuna 2011 yılının 2. ayına ilişkin 10.667,50 TL endeks esaslı olmayan fatura tahakkuk edildiğini, davalı kurumun söz konusu tahakkukun, aboneliğe esas faaliyetin sera olması nedeniyle fatura bedellerinin ticarethane aboneliği üzerinden hesaplanması gerekirken tarımsal sulama tesisi üzerinden hesaplandığı ve söz konusu tahakkukun ticarethane tipi abone ile tarımsal sulama tipi abone tahakkuku arasındaki farktan kaynaklandığının belirtildiğini, geriye dönük olarak endeks esaslı olmayan fatura çıkarmasının hukuka aykırı olduğunu, davalı kurumun abone tipi değerlendirmesini kendisinin yaptığını, ayrıca var olan aboneliği hem tarımsal sulama hem de sera sulamasında kullandığını, iki sulama çeşidinin olduğunu belirterek söz konusu tahakkuk nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı; mevzuat gereği seracılık faaliyeti yürüten işletmelerin ticarethane gurubunda değerlendirilmesi gerekirken, hataen tarımsal sulama olarak belirlenip faturaların hesaplandığını, yürürlükteki yasa maddesinin yanlış uygulanmasının davacı lehine kazandırıcı hak doğurmayacağını, geçmişe dönük fark tahakkuku yapılması gerektiği yönündeki karar alındığını, bu karara istinaden davacı aboneye fark tahakkuku yapıldığını ileri sürerek davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece; seracılık amaçlı elektrik kullanımı halinde abonelik gurubunun ticarethane gurubu alması gerektiğini bu durumun fark edilmesiyle tarife değişikliğinin yapılarak ileriye dönük olarak yeni tarife üzerinden tahakkuk yapılmasının mümkün olduğunu, fakat geriye dönük olarak 2011/2.dönemde 10.667,50 TL tahakkuk yapılmasının yasal dayanağının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının 2011/2. döneme ait, 22/02/2011 son ödeme tarihli, toplam 10.667,50 TL tutarlı tahakkuk
    nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; davalı ... şirketinin davacıya uyguladığı hatalı tarife nedeniyle düzenlediği fark faturasından borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
    Öncelikle, davanın yasal dayanağını oluşturan Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğinin 44.maddesi ile Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 23.maddesinin irdelenmesinde yarar vardır.
    09/11/1995 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğinin "Abonenin Kusuru Dışındaki Hususlar" başlıklı 44.maddesinde; "Abonenin kusuru dışında olan hususlara kaçak elektrik işlemi uygulanmaz. Ancak kaçak ve usulsüz elektrik kullanımı dışında kalan hatalı okuma, hatalı hesaplamalar sonucunda şirket veya müşteri lehine doğan alacaklarda doğru kaydetmiş sayaç değerleri var ise sayaç değerleri, yok ise 41. maddeye göre ortalama aylık tüketim hesaplanarak ait olduğu tüketim dönemlerindeki birim fiyatlar dikkate alınmak suretiyle fatura düzenlenir." hükmü yer almaktadır.
    Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğini yürürlükten kaldırarak 01/03/2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 23.maddesinde ise; "Ödeme bildirimine ilişkin hatalar; hatalı sayaç okunması, yanlış tarife veya yanlış çarpım faktörü uygulanması, tüketim miktarı ve/veya bedelinin hatalı hesaplanması ya da mükerrer ödeme bildirimi düzenlenmesi gibi hususlardır. Hatalı bildirimlere karşı, müşteri tarafından fatura tebliğ tarihinden itibaren (1) yıl içerisinde perakende satış şirketine itiraz edilebilir. İtirazın yapılmış olması ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz. İtiraza konu tüketim bedeli ile müşterinin bir önceki tüketim döneminde ödemiş olduğu tüketim bedeli arasındaki farkın yüzde otuzdan fazla olması durumunda müşteri, bir önceki dönem tüketim bedeli kadarını son ödeme tarihinden önce ödeyebilir. Bu durumda müşteriye 24. madde hükümleri uygulanmaz. İtiraz, perakende satış lisansı sahibi tüzel kişi tarafından başvuru tarihini izleyen en geç (10) iş günü içerisinde incelenerek sonuçlandırılır. İtirazın dağıtım şirketini ilgilendiren hususlarla ilgili olduğunun tespit edilmesi hâlinde, itiraz geliş tarihinden itibaren perakende satış lisansı sahibi tarafından iki iş günü içerisinde dağıtım şirketine iletilir. Dağıtım şirketi itirazın kendisine ulaştığı tarihten itibaren (10) iş günü içerisinde inceleme sonuçlarını perakende satış şirketine bildirir. İnceleme sonuçları perakende satış şirketi tarafından en geç (3) iş günü içerisinde müşteriye yazılı olarak bildirilir. İnceleme sonucuna göre itirazın haklı bulunmaması hâlinde, itiraza konu tüketim bedelinin eksik tahsil edilen kısmı, müşteriden tahsil edilir." hükmüne yer verilmiştir.
    Bu iki madde birlikte değerlendirildiğinde; dağıtım şirketinin hatasından kaynaklanan alacaklarda (yanlış tarife uygulaması), tüketimin hesaplanacağı süre konusunda bir sınırlama getirmediği, dolayısıyla gerek 09/11/1995 tarihli yönetmelik gerekse de 01/03/2003 tarihli yönetmeliğe göre ödeme bildirimine ilişkin bu ve benzeri hatalar açısından, hatanın başlangıç tarihi itibariyle tarife farkı bedelinin hesaplanması gerektiği ortadadır.
    08/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren (08.05.2014 tarihinden sonraki uyuşmazlıklarda uygulanacak olan) Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin “Faturalarda ve faturalandırmaya esas unsurlarda hata tespiti” başlıklı 13. maddesine göre; “(1) Bu madde kapsamındaki hatalar; sayacın hatalı okunması, yanlış tarife veya reaktif ve aktif enerjiye ilişkin yanlış çarpım faktörü uygulanması, tüketim miktarı ve/veya bedelinin hatalı hesaplanması gibi hususlardır. Mükerrer ödeme bildirimi de bu fıkra kapsamında değerlendirilir. Bu madde çerçevesinde dağıtım şirketi veya ilgili tedarikçi tarafından hatalı tespitte bulunulduğu sonucuna varılması hâlinde; a-Yapılan tespitin dağıtım şirketinin ve/veya tedarikçinin lehine olması durumunda, 1-Tüketim miktarının hesabında esas alınacak süre; doğru bulgu ve belgenin bulunması hâlinde 12 ayı, bulunmaması hâlinde ise doksan günü aşamaz” hükmü getirilmişse de, somut olayımızda dağıtım şirketi tarafından yapılan ve dava konusu uyuşmazlığa neden olan hatanın davalı şirket tarafından 10.01.2011 tarihinde tespit edilip fatura tahakkukuna konu edildiği gözönüne alınarak uyuşmazlığın çözümünde mülga Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 23.maddesinin uygulanacağı açıktır.
    Dairemizin uygulama ve görüşü; 08/05/2014 tarihli Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin yürürlüğe girdiği tarihten önce (elektrik dağıtım şirketinin hatasından dolayı), sayacın hatalı okunması, yanlış tarife veya reaktif ve aktif enerjiye ilişkin yanlış çarpım faktörü uygulanması, tüketim miktarı ve/veya bedelinin hatalı hesaplanması, vs. gibi hususlarda, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği geriye yönelik alacaklarda herhangi bir süre öngörmediğinden geriye yönelik olarak zamanaşımı süresi boyunca (zamanaşımı defi varsa en fazla 10 yıl) hesaplama yapılması yönündedir.
    Ancak, doğru tarifenin uygulanması için gereken dikkat ve özenin gösterilmemesi, sayaç okumalarında fark edilmemesi gibi sebeplerden dolayı (davacı ile birlikte) davalının da kusurlu olduğu, dolayısıyla 6098 sayılı TBK’nun 114. (818 sayılı BK’nun 98/2) delaletiyle TBK’nun 52. (BK’nu 44.) maddesi uyarınca (davacı ile birlikte) davalının da müterafık (%50) kusurlu olduğu açıktır.
    Hâl böyle olunca, mahkemece, yukarıda belirtilen ilke ve esaslar doğrultusunda, tarafların eşit kusurlu olduğu ve davalı elektrik dağıtım şirketinin de kusuru oranında (%50) sorumlu tutulması gözetilerek, konusunda uzman (üçlü) bilirkişiden rapor alınarak, belirlenecek hatalı tarife farkı alacağından davacı yanında, davalı elektrik dağıtım şirketinin de müterafik kusuru nedeniyle TBK’nın 114. maddesi delaletiyle TBK’nın 52. maddesi uyarınca indirim yapılması suretiyle uyuşmazlığın esası hakkında karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"un 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"un 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 20.03.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi