Esas No: 2021/13288
Karar No: 2022/482
Karar Tarihi: 17.01.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2021/13288 Esas 2022/482 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Davalı şirket, davacı çalışanı normal işte çalışan kişi statüsünde istihdam ettiği ve çalışma saatlerini doğru olarak ödediği iddiasında bulunarak davanın reddedilmesini talep etti. Ancak, mahkeme imzalı ücret bordrolarında fazla mesai tahakkuklarının yer aldığını tespit etti ve davalının itirazları karşılanmadan eksik inceleme ile karar verildiğine hükmetti. Mahkeme, fazla mesai ve genel tatil ücretlerinin banka aracılığı ile ödenip ödenmediğinin araştırılması ve hesaplanan alacağa dosya kapsamına uygun bir indirim uygulanarak mahsup edilmesi gerektiğini belirtti. Bu nedenle, karar bozuldu ve davayı inceleyen mahkemenin eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmesi ile yazılı şekilde hüküm tesis etmesi hatalı bulundu.
Kanun Maddeleri:
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu
- Mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen karar, süresi içinde duruşmalı olarak davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete ait işyerinde 15.08.2005 - 15.11.2013 tarihleri arasında lojistik uzman yardımcısı olarak çalıştığını, davalı şirketin kanser hastaları için nükleer ilaç ürettiğini, davacının da üretilen bu ilaçlarla ilgili olarak ürün kontrol ve sevki ile lojistik uzman yardımcısı olarak görev ifa ettiğini, davalı şirkette radyasyona maruz kalmak suretiyle çalıştığına ilişkin olarak ... Kurumu’nda kaydının mevcut olduğunu, bu şekilde çalıştığı halde davalı şirketin kendisini normal işte çalışan kişi statüsünde istihdam ettiğini, davacının her ay 15 gün gece çalışması yaptığını, normal işçilerde çalışan kişi statüsünde çalıştırılıp, buna ek olarak günde en az 2,5 saat fazla mesai yaptırılarak çalıştırıldığını ileri sürerek, şua izin hakkı alacağı, fazla mesai ücreti alacağı, hafta tatili ücreti alacağı, gece mesaisinden kaynaklı zamlı ücret alacağı, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, müvekkilinin 3153 sayılı Kanuna tabi olmadığını, bir işyerinde fiili hizmet zammı uygulanıp uygulanmayacağı tespitinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yapılması gerektiğini, müvekkil şirket nezdinde böyle bir tespit yapılmadığını, davacının iyonlaştırıcı radyasyon ile çalışmadığını, müvekkili şirketin 3153 sayılı Kanun kapsamında yer almadığından davacının fiili hizmet zammı ve şua izninden yararlanması gerektiğine dair iddia ve taleplerinin mesnetsiz olduğunu, gece çalışma sürelerinin 7,5 saati aşmadığını, eğer davacının fazla çalışması varsa ücretinin banka kanalıyla ödendiğini ve maaş bordrosuna yansıtıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kabulü hakkındaki 17.11.2015 tarihli ilk karar, davalının temyiz başvurusu üzerine Dairemizin 09.07.2019 gün ve 2016/31789 esas, 2019/15138 karar sayılı ilamında yazılı gerekçelerle bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, davalı vekili yasal süresi içinde temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür.
Dosya içeriğinde yer alan 2013 yılına ilişkin imzasız ücret bordrolarında fazla mesai tahakkuklarının yer aldığı anlaşılmakta olup davalının fazla mesai ve genel tatil ücreti alacaklarının ödendiği hususundaki itirazları karşılanmadan eksik inceleme ile karar verilmesi isabetli görülmemiştir. Mahkemece yapılması gereken iş, dosyadaki bilgi ve belgelere göre fazla mesai yaptığı ve genel tatil günlerinde de çalıştığı anlaşılan davacı işçinin fazla mesai ve genel tatil ücretlerinin banka aracılığı ile ödenip ödenmediğinin yöntemince araştırılması, hesaplanan alacağa dosya kapsamına uygun bir indirim uygulandıktan sonra, varsa ödenen fazla mesai ve genel tatil ücretleri tutarlarının da mahsup edilmek suretiyle kalırsa bakiyeye hükmetmektir. Bu husus göz ardı edilerek eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 17.01.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.