3. Hukuk Dairesi 2017/6033 E. , 2019/2348 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki asıl dava itirazın iptali, birleşen dava menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde asıl dava davalısı birleşen dava davacısı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, taraflar arasında 01.03.2013 tarihinde stand kiralama ve fuar katılım sözleşmesi imzalandığını, davalının bakiye fuar katılım bedelini ödemediğini, alacağın tahsili için yapılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiş, birleşen davada ise, davalı tarafından sözleşme bedelinin iadesine yönelik olarak aleyhinde takip başlatıldığını, haksız gerekçelerle sözleşmenin feshedildiğini ileri sürerek ... 16. İcra Müdürlüğü"nün 2011/2597 Esas sayılı takip dosyasından borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Davalı, davacı şirketin fuar organizasyonunu gereği gibi yapamadığını, beklentileri karşılamaktan çok uzak küçük bir sergi havasında organizasyon gerçekleştiğini, aleyhine başlatılan takip ve açılan bu davanın hukuki dayanaktan yoksun ve mesnetsiz olduğunu, icra inkâr tazminatının koşulları oluşmadığını ileri sürerek davanın reddine ve alacağın %40"ından az olmamak üzere davalının icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini istemiş, birleşen davada ise, sözleşmenin feshedildiğini, organizasyon için ödenen ve ödenmesi kararlaştırılan bedelin oldukça fahiş olduğunu ileri sürerek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, asıl dava yönünden; davanın kısmen kabülü ile, ... 6. Icra Müdürlüğünün 2011/19028 esas sayılı dosyasına ileri sürülen itirazın kısmen iptaline, takibin asıl alacak 2.750,00TL ve 183,33TL faiz üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, İİK"nun 67/2.maddesi uyarınca asıl alacağın %40"ı olan 1100,00TL inkar tazminatının davalıdan tahsiline, davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine, birleşen (... 1 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/142 E. 2013/25 K sayılı dosyası) dava yönünden; davacının ... 16. İcra Müdürlüğünün 2011/12597 E. Sayılı dosyasına ilişkin olarak borçlu olmadığının tespitine, kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-)01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK"nun 4/1-a maddesinde, Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanun"una göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler, hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayımızda; asıl dava, hizmet ( organizasyon- fuar) sözleşmesine dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali, birleşen dava ise menfi tespit istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki akdi ilişki kira ilişkisi olmayıp, hizmet alım sözleşmesidir. Bu durumda davaya bakmakla Sulh Hukuk Mahkemesi görevli değildir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re"sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
Hal böyle olunca, her iki tarafın tacir olduğu dikkate alınarak 6102 sayılı TTK 4 ve 5. maddeleri uyarınca Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olacağından, mahkemece görevsizlik nedeniyle HMK’nın 114/1-e ve 115/2. maddeleri uyarınca, davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, bu yön gözardı edilerek davanın esası hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK" un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 20.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.