Abaküs Yazılım
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1527
Karar No: 2022/1248
Karar Tarihi: 14.10.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/1527 Esas 2022/1248 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde başlatılan dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat alacağı için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemiyle açılmıştır. Davacı, sigortalısının aracının davalı belediyenin sorumlu olduğu elektrik direğine çarpması nedeniyle hasar oluştuğunu ve uğranılan hasar bedelinin ödenmesinde davalıların sorumlu olduğunu iddia etmiştir. Mahkeme, davalıların itirazının iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatı isteminin reddine karar vermiştir. Ancak istinaf başvurusunda bulunan davalılardan biri, davanın nitelendirmesinin doğru yapılmadığını ve haksız fiil kaynaklı bir davada asliye hukuk mahkemelerinin görevli olması gerektiğini, dolayısıyla ilk derece mahkemesinin kararının görevsizlik nedeniyle kaldırılması gerektiğini belirtmiştir. Mahkeme, istinaf başvurusunun kamu düzenine aykırılık yönünden kabul edilmesine karar vermiş ve dosyanın görevli Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi'ne tevzi edilmesini kararlaştırmıştır. Kanun maddeleri: TTK'nun 4/1, 6335 sayılı kanunla de

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/1527 Esas 2022/1248 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1527
KARAR NO : 2022/1248

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR


İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/04/2022
NUMARASI : 2021/378 Esas 2022/276 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Kasko Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/06/2021
KARAR TARİHİ : 14/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/10/2022

Taraflar arasındaki itirazın iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kasko sigortalısı olduğu ... İl Sağlık Müdürlüğüne ait aracın davalı ... Belediye Başkanlığının sorumlu olduğu ve diğer davalıya ait olan elektrik direğine çarpması sonucu hasara uğradığını, hasar bedelinin müvekkili tarafından sigortalıya ödendiğini, ödenen bedelden davalıların sorumlu olduğunu, rücuen alacağın tahsili talebiyle başlatılan icra takibine davalıların haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı ... A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zaman aşımına uğradığını, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, müvekkilinin olayda herhangi bir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Davalı ... Belediyesi Başkanlığı cevap dilekçesinde özetle; kazanın meydana gelmesinde idarenin herhangi bir hizmet kusuru bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, olay tarihinde davalı ... A.Ş.'ye ait olan ve usulsüz şekilde taşıt yolu üzerinde bulunan elektrik direğine sigortalı ambulansın çarpması neticesinde maddi hasarla sonuçlanan trafik kazası meydana geldiği, yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporunda meydana gelen kazada davalı ... A.Ş.'nin %75 oranında, diğer davalının ise %25 oranında kusurlu olduğu, sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu, davalının sorumluluğunun haksız fiilden kaynaklanması nedeniyle müşterek müteselsil sorumlulukları bulunduğu, davacının sigortalısına ödediği 10.188,47 TL asıl alacak ve ödeme tarihinden itibaren gerçekleşen 3.357,45 TL işlemiş faizden davalının müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması gerektiği, alacağın likit olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının icra takip dosyasına vaki itirazının iptaline, takibin 10.188,47 TL asıl alacak ve 3.357,45 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 13.545,92 TL üzerinden devamına, icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı ... A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu direğin dava dışı ... tarafından inşa edildiğini, müvekkilinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, ... Belediyesi yönünden dosyanın tefrik edilmesinin hatalı olduğunu, imar planları dosya içerisine kazandırılmadan hazırlanan bilirkişi raporunun hükme esas alınamayacağını, müvekkiline atfedilen kusurun kabulünün mümkün olmadığını, sigortalı araç sürücüsüne kusur atfedilmemiş olmasının hatalı olduğunu, kusur oranlarının hatalı tespit edildiğini, hasar yönünden yapılan sorumlu olunan miktar yönündeki hesaplamalarda hata yapıldığını bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Yargılama aşamasında, 03/11/2021 tarihli celse ara kararı ile davalı ... Belediyesi Başkanlığı aleyhine açılan davanın işbu dava dosyasından tefriki ile başka bir esasa kaydının yapılmasına karar verilmiştir.
Davacı yan, kasko sigortalı aracın elektrik direğine çarpması sonucu hasara uğraması nedeniyle sigortalıya ödenen bedelden davalının sorumlu olduğunu iddia etmiş, davalı yan davanın reddini savunmuş, mahkemece ise davacının sigortalıya yaptığı ödemeyi halefiyet koşulları gereğince davalıdan talep edebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Sigortacının halefiyete dayalı olarak açtığı iş bu itirazın iptali davasında, görevli mahkemenin belirlenmesi konusunda; 22/03/1944 tarih, 37 Esas, 9 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında "Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle halefiyet davası ticari dava sayılamaz. Bu dava aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur" ilkesi benimsenmiştir. Buna göre; sigortacının halefiyete dayalı olarak açtığı davada, davanın nitelendirmesi yapılırken, davacının sigortalısı ile zarara neden olduğu iddia edilen arasındaki hukuki ilişkiye bakılması gerekir.
Somut olaya gelindiğinde; davacının sigortalısı ile davalı arasındaki hukuki ilişki de haksız fiilden doğmuştur. Davalı ... A.Ş. tacirdir. Sigortalı araç ise resmi kullanım amaçlı ambulans olup, sigortalı ... İl Sağlık Müdürlüğü'dür. Bu durumda TTK'nun 4/1 maddesindeki nisbi ticari dava koşulları oluşmadığı gibi iş bu davanın aynı maddede düzenlenen mutlak ticari dava niteliği de bulunmamaktadır. Bu durum karşısında, haksız fiilden doğan davada genel görevli mahkeme olan asliye hukuk mahkemeleri davaya bakmakla görevlidir. TTK'nun 6335 sayılı kanun ile değişik 5/3 maddesi uyarınca 01/07/2012 tarihinden itibaren asliye ticaret mahkemeleri ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişki, iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp, görev ilişkisi haline dönüştürülmüştür. Mahkemenin görevli olması ise, HMK'nun 114/1.c maddesi uyarınca dava şartlarından olup, anılan kanunun 115. maddesi uyarınca da davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılır.

Hal böyle olunca, davacının halefiyete dayalı olarak açtığı işbu itirazın iptali davasında asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde işin esasına girilerek hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kamu düzenine aykırılık yönünden kabulü gerekmiş, HMK'nın 353(1)-a.3 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin kararının görevli mahkemenin tayini yönünden kaldırılmasına, HMK'nın 353(1)-a.3 maddesinin hükmü özel düzenleme içerdiğinden HMK'nın 360. maddesinin atfı ile HMK'nın 20. maddesi hükmü uygulanmaksızın ve talebe bağlı olmaksızın dosyanın görevli Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi'ne tevzi edilmek üzere Ankara Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kamu düzenine aykırılık da gözetilerek kabulü ile Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 27/04/2022 tarih ve 2021/378 Esas 2022/276 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-HMK'nın 353(1)-a.3 maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın görevli ve yetkili Ankara Asliye Hukuk Mahkemesine tevzi edilmek üzere Ankara Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine,
3-Bir karar örneğinin bilgi ve UYAP üzerinden dosyanın görevli mahkemesine aktarılması için Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
4-Davalıdan peşin alınan 174,00 TL istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
5-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılamada dikkate alınmasına,
6-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadığından davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK'nın 353(1)-a.3 maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.14/10/2022

Başkan - Üye - Üye - Zabıt Katibi -

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi