22. Hukuk Dairesi 2016/21342 E. , 2019/12607 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde mağaza sorumlusu olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir neden olmadan feshedildiğini ileri sürerek bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davacının kıdem ve ihbar tazminatı talebinin usulden reddine, fazla çalışma ve hafta tatili ücreti talebinin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre, yerinde bulunmayan ve gerekçeli temyiz dilekçesinin süresinde verilmediği dikkate alınarak, gerekçesiz temyiz dilekçesi çerçevesinde kanunun açık hükmüne ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususları ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinin 1/c bendine göre gerekçeli karar, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri içermelidir. Delillerin değerlendirilmemesi açık hukuka aykırılıktır.
Somut uyuşmazlıkta mahkemece 05/10/2015 tarihli ek bilirkişi raporundaki hesaplamalara itibar edilerek davacının fazla çalışma ücreti hüküm altına alınmıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise tanık anlatımları doğrultusunda davacının haftada 6 gün 08.00-23.00 saatleri arasında günde 1,5 saat ara dinlenmesi kullanarak haftada 42 saat fazla çalışma yaptığı sonucuna varılmıştır. Mahkemece davacının fazla çalışma ücretine hak kazandığının tanık anlatımları ile ispatlandığı sonucuna varılmış ise de, davalı tarafça dosyaya işyerinde 195 saat üzerinden çalışma yapıldığına dair imzalı kayıtlar sunulmuştur. Bu kayıtlar ile ilgili olumlu veya olumsuz hiçbir değerlendirme yapılmaması yerinde değildir.
Ayrıca davacının mağaza sorumlusu olarak farklı mağazalarda 08.00-23.00 saatleri arasında günde 13,5 saat çalıştığı kabul edilmiş ise de, tanıkların bu çalışma düzenine yönelik somut bir beyanı yoktur. Davacı tanıklarından birisi, davacının 08:00"de işe başlayıp akşam geç saatlere kadar çalıştığını, özellikle yaz sezonunda gece 01:00"lere kadar çalışığını, mesai çizelgesinde mağaza kapanış saati 21:30 olduğu dönemlerde çıkış saatinin 21:45 olarak göründüğünü, işlerini kaybetmemek için bu şekilde imzalamak zorunda kaldıklarını beyan etmiş, diğer tanık ayda 195 saat çalışacaklarının öngörüldüğünü ancak davacının bu süreyi ortalama 30-50 saat aştığını beyan etmiştir. Yargılama sırasında sadece bir davacı tanığı, davacı ile ... ve Yat Limanı mağazalarında birlikte çalıştığını, kendisinin 2011 yılının Nisan ayında işe girdiğini ve sabah 08:30- 22:30-23:00 saatleri arasında çalıştıklarını ifade etmiştir. Hükme esas alınan raporda davacının 2008-2013 yılları arasında fazla çalışma yaptığı sonucuna ulaşılmış ise de, tanıkların davacı ile birlikte çalıştıkları sürenin netleştirilmediği, davacının bu süre içindeki çalışma düzeninin somut olarak belirlenmediği, böylece tanık delilinin değerlendirilmesinde hataya düşüldüğü tespit edilmektedir. Hal böyle iken, dosya kapsamındaki deliller yeterince ve doğru şekilde değerlendirilmeden davacının fazla çalışma yaptığı sonucuna varılması isabetsiz olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 11.06.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.