21. Hukuk Dairesi 2016/16208 E. , 2018/2805 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava; davacının, davalı...apartman iş yerinde kapıcı olarak geçen ve davalı...Kurum"a bildirilmeyen 1999/Temmuz – 21.07.2013 tarihleri arasındaki çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece; davacının davalı...apartman kapıcı iş yerinde 22.12.1999 – 21.07.2013 tarihleri arasında haftada 15 saat süre ile kısmi süreli (part-time) şeklinde hizmet akti ile asgari ücretle çalıştığının ve bu şekilde toplam 1.423 gün bildirilmeyen hizmeti olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacı...adına davalı...işyeri tarafından düzenlenen işe giriş bildirgesi ve davalı...Kurum"a bildirilen çalışma bulunmadığı, davalı...işyerinin tescilinin bulunup bulunmadığının araştırılmadığı, dönem bordrolarının istenilmesi için davalı...Kurum"a yazılan yazıya da cevap verilmediği, davacı...tarafından davalı...apartmanda oturduğuna dair 22.12.1999 tarihli muhtar onaylı ikamet belgesinin delil olarak sunulduğu, davacı...ve ailesi davalı...apartmanın kapıcı dairesinde oturdukları için apartman 20.12.2000 tarihinde davacıya bir “ tahliye taahhütnamesi ” imzalatıldığı, davalı...apartmanda 18 daire bulunduğu, davalı...apartmanın noter onaylı işletme defterinin 1997/Mayıs sayfasında; “ kapıcı ücreti ” yazdığı, 23.10.1999 tarihli karar ile kapıcı dairesine doğalgaz bağlanmasına, 28.01.2000 tarihli karar ile kapıcı dairesine her ay doğalgaz alınmasına, 09.10.2000 tarihli kararda ise kapıcının doğalgaz parasının ödenmemesine ve uyarılmasına ve 12.10.2000 tarihli kararla da davacının kapıcı dairesinden çıkarılmasına karar verildiği, 02.11.2000 tarihli kararda; binanın çöplerinin alınması, 2 haftada bir yıkanması vb işlerin yapılması için dava dışı Satı Küçük ile anlaşılmasına karar verildiğinin belirtildiği, 01.04.2002 tarihli karar ile de; kapıcı dairesinde kiracı olarak oturan davacının cüzi miktardaki kirayı dahi ödeyemediğini bildirdiğinin belirtildiği, 01.06.2002 tarihinde ise davacının davalı...apartmanda kapıcı olarak işe başlamasının ve sigortasının yapılmasının kararlaştırıldığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda; 01.01.2000 – 31.12.2012 tarihleri arasında 4.769 gün olduğu bildirildiği halde bu tarihler arasında 4.680 gün olduğu, yapılan bu hatanın hükme de yansıdığı anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Somut olayda; eksik inceleme ile ve hesap hatası bulunan bilirkişi raporu esas alınarak sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
Mahkemece yapılacak iş; 02.11.2000 tarihli karar ile binanın çöplerinin alınması, 2 haftada bir yıkanması vb işlerin yapılması için anlaşılmasına karar verilen Satı Küçük"ü dinlemek, bu kişinin davalı...apartmanda çalışıp çalışmadığını, çalışmış ise ne kadar süre çalıştığını tespit etmek, davacının da bu hususta beyanlarını almak, davalı...apartmanın işyeri tescilinin bulunup bulunmadığını davalı...Kurum"dan sormak, bulunuyor ise dönem bordrolarını istemek, varsa re"sen seçilecek bordro tanıklarını dinlemek ve böylece toplanan deliller değerlendirilerek varılacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile ayrıca hesap hatası bulunan bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden taraflardan davacıya yükletilmesine, 26.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.