9. Hukuk Dairesi 2020/5010 E. , 2021/3067 K.
"İçtihat Metni"BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ : ... 5. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 2011-2016 yılları arasında davalı işyerinde çalıştığı, fazla çalışma, hafta ve genel tatil çalışması yaptığı halde ücretinin ödenmemesi sebebiyle iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiği iddiası ile kıdem tazminatı, fazla çalışma, hafta ve genel tatil ücreti alacaklarını tahsilini talep etmiştir.
Davalının Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İlk Derece Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, dosya kapsamı ve toplanan delillere göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf:
Kararı davalı vekili istinaf etmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, hükmü temyiz eden davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanmadığı noktasında ihtilaf bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Somut olayda; Davacı, işyerinde çalışma saatleri 08:00-18:00 saatleri arasında haftanın 5 günü olmasına rağmen belirlenen çalışma saatlerinden daha fazla çalışma yapmak zorunda kaldığını, ayrıca 24 saat nöbette kalarak çalıştığı günler bulunduğunu iddia etmiş olup hangi tarihlerde haftada kaç gün ve hangi saatler arasında çalıştığını somutlaştırmamıştır. Davacı tanığı ... müşteriler müdürlüğünde müdür olarak, davacı tanığı ... dağıtım hizmetleri müdürlüğünde elektrik elektronik mühendisi olarak çalışan kişiler olup davacı ile aynı işyerinde çalışmakla birlikte aynı işi birlikte yapan kişiler değildir. Davacı tanığı ...’in hesaplama döneminde işyerinde çalışması bulunmamaktadır. Davacı tanığı Cemil’in kendisi cumartesi pazar çalışmamış, davacı tanığı Mehmet hafta sonu da çalışma yapıldığını beyan etmiş ancak kaç hafta sonu ve hangi tarihlerde çalışıldığı yönünde somut bir beyanda bulunmamış, bazı aylar tüm hafta sonları bazı aylar 1-2 hafta sonu çalışma olduğu şeklinde beyanda bulunmuş, davacı tanığı Özkan ise cumartesi öğlene doğru gelip akşama kadar çalıştıklarını, ayda 1-2 defa cumartesi mutlaka geldiklerini, bazen pazar günleri geldiklerini beyan etmiştir.
Dosya kapsamı deliller, tanık beyanları ve yapılan işin niteliği birlikte değerlendirildiğinde, normal mesai düzeni hafta içi 08:00-18:00 saatleri arasında olduğu anlaşılan işyerinde, davacının haftada 3 gün saat 18:00’den sonra saat 20:00’ye kadar çalıştığı, ayda 2 cumartesi 11:00-18:00 saatleri arasında çalıştığı kabul edilerek fazla çalışma ücreti alacağı hesaplanıp hüküm altına alınmalıdır.
Mahkemece belirtilen hususlar gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin ise kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.