Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/15142
Karar No: 2019/12639
Karar Tarihi: 11.06.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/15142 Esas 2019/12639 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı bir kebapçı ustası olarak belirsiz süreli iş sözleşmesi ile davalı işverenin işyerinde çalışmaktadır. Davacı çalışma koşullarının ağır olması, ücretlerinin ödenmemesi ve hafta tatili, resmi ve genel tatil çalışmaları nedeniyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik İletişim Merkezine şikayette bulunmuştur. İş koşullarının düzeltilmemesi üzerine davacı iş akdini haklı sebeple feshetmiştir. Davacı kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ise bordrolarda imza olmadığı gerekçesiyle ödemeleri ihtirazi kayıt ileri sürmeden tahsil ettiğini ve tatil ve izin haklarından yararlandırıldığını savunmuştur. Mahkeme davacının fazla çalışma alacağı olduğuna hükmetmiştir. Ancak, mahkemenin bu kararı tarafların iddia ve savunmaları ile örtüşmemektedir. Davacının ücretlerinin tamamı banka yolu ile ödenmediğinden, maaş bordrolarında tahakkuku olan dönemlerin dışlanması hatalı olmuştur. Bu nedenle mahkemenin kararı bozulmuştur.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme süreleri fazla çalışma süresinde dikkate alınmalıdır. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının iddia edilmesi mümkün değildir
22. Hukuk Dairesi         2016/15142 E.  ,  2019/12639 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin 18.11.2005 tarihinden itibaren belirsiz süreli iş akdi ile davalı işverene ait işyerinde kebapçı ustası olarak çalıştığını, çalışma koşullarının çok ağır olması, fazla çalışma, hafta tatili, resmi ve genel tatil çalışmaları karşılığı ücretlerinin ödenmemesi nedenleriyle 2013 yılı Temmuz ayında Çalışma ve Sosyal Güvenlik İletişim Merkezine şikayette bulunduğunu, çalışma koşullarının iyileştirilmemesi üzerine ihtarnamesi ile birikmiş işçilik alacakları ile kıdem tazminatının ödenmesi istenerek iş akdinin haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı,fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti :
    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının istifa ederek işten ayrıldığını, işin niteliği gereği fazla çalışma yapılması halinde karşılığının davacıya ödendiğini, usulüne uygun ücret bordroları düzenlenerek ödemelerin banka kanalı ile yapıldığını, bu nedenle ücret bordrolarında imza bulunmadığını, davacının banka aracılığı ile yapılan her ay değişik miktarlardaki ödemeleri ihtirazi kayıt ileri sürmeden tahsil ettiğini, tatil ve izne ilişkin tüm haklarından yararlandırıldığını, bu haklarını kullanamadığı zaman karşılığı olan ücretlerinin ödendiğini, bordrolarda bu durumun gözüktüğünü beyanla davanın reddi geerktiğini savunmuştur.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar, taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma alacağının bulunup bulunmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
    Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
    Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
    Somut olayda, davacının 2013 yılı Ekim ayına kadarki fazla çalışma süresinin, haftada 18 saat ve hafta tatilinde çalışıldığında ayrıca 3 saat ilavesi ile haftada 21 saat olduğu kabul edilerek, ücret bordrolarında tahakkuk bulunmayan dönem; 23.01.2010-31.12.2010, 2011 yılı Nisan, Mayıs, Temmuz, Eylül, Kasım, Aralık ayları ile 2012 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Haziran, ayları için fazla çalışma alacağı hesaplanmıştır. Ne var ki Mahkemece varılan bu sonuç tarafların iddia ve savunmaları ve dosya kapsamı ile örtüşmemektedir. Zira dosya içeriğinden, davacının 2012 yılı Temmuz ayına kadarki ücretinin asgari ücret kadar olan kısmının banka yolu ile kalan diğer kısmının ise elden ödendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, Mahkemece davacının 2012 yılı Temmuz ayına kadar ki, ücretlerinin tamamı banka yolu ile ödenmediğinden, maaş bordrolarında tahakkuk olan dönemlerin dışlanması hatalı olmuştur. Fazla çalışma ücreti tahakkuku yapılan ayların dışlanması değil yapılan hesaplamadan tahakkuk yapılan miktarın mahsubu yoluna gidilerek hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 11.06.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi