9. Hukuk Dairesi 2018/10186 E. , 2019/4379 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, davacının 01/08/2008-31/01/2013 tarihleri arasında davalı şirkette güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, davalının 31/01/2013 tarihinde baskı ile davacıdan ihbar sürelerini kullandırdığına ve bir miktar kıdem tazminatı ödendiğine ilişkin mevzuata göre makbuz hükmünde olan ibraname alarak işçiyi işten çıkarttığını, en son ücretinin 1.100 TL olduğunu, ancak çalışma süresi boyunca fazla mesai ücretlerinin ödenmediğini, fazla çalışmalarının nöbet çizelgelerinden ve tanık beyanlarından anlaşılacağını, T.C Çalışma Bakanlığı Personeli ve Müfettişlerince yapılan kontrollerde çok uzun süreli işyerinde fazla mesai yaptırıldığı için şirket yetkililerinin ikaz edildiğini, davacının 08:00-17:00 çalışma saatlerinden sonra 17:00-08:00 saatleri arasında da devamlı olarak izinsiz fazla mesai ile çalıştırıldığını fakat ücretlerinin ödenmediğini, işyerine kart ile giriş çıkış yapıldığını, .... "de sigortalı olarak çalıştırılmadan önce davalı şirketin tüm aktif ve pasifleriyle birlikte devir aldığı ... Tersanecilik ve Turizm A.Ş."de de çalıştırıldığını ileri sürerek fazla mesai ücreti alacağını istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, davacının 26/08/2008 tarihinde özel güvenlik elemanı olarak çalışmaya başladığını, en son aldığı net ücretin 1.100,00 TL olduğunu, günlük 3 vardiya halinde (08:00-16:00, 16:00-24:00,24:00-08:00) çalışıldığını ve davacının vardiyasının haftada bir değiştirdiğini, öğlen yemeği verildiğini ve yarım saat ara dinlenmesi yapıldığını, davacının genel olarak pazar günlerini hafta tatili olarak kullandığını, iddia edildiği şekilde geceli gündüzlü fazla çalışmasının olmadığını, işyerinde ihtiyaç olduğunda fazla mesai yapıldığını ve ücretin %50 zamlı ödendiğini, davacının fazla mesai ücretlerini de içeren bordroları ihtiraz-i kayıtsız imzaladığını, davacı tarafından sunulan nöbet çizelgelerinin yetkisi olmayan kişiler tarafından düzenlendiğini, çalışma saatlerine ilişkin gerçekleri içermeyen belgeler olduğunu, davacının tanıklarının müvekkili şirketle aynı taleplerle davaları olan kişiler olduğunu, davalı şirket ile davacı arasında sulh ve ibra anlaşması yapıldığını, tüm alacaklarının ödendiğini, davacının fazla mesai alacağının zamanaşımına uğradığını ve talep edilen faize itiraz ederek yasal faiz talep edilebileceğini, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, ... İş Mahkemesi"nin ...Esas, 2013/531 Karar sayılı ilamı ile; davacı tarafından; 5.000,00 TL fazla mesai ücretinin dava tarihi olan 18/02/2013 tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesi talebine ilişkin davanın dosya ile birleştirilmesine karar verildiği, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi ...Esas sayılı bozma ilamı gerekçesinde; hakkaniyet indirimi nedeni ile reddedilen miktar yönünden karşı taraf vekalet ücretine hükmedilemeyeceği ve davacıya ait işe giriş-çıkış kayıtlarının incelenmesi neticesinde davacının çalışma süresinin ayrıntılı bir şekilde gösterildiğinin tespit edildiğini, bahsi geçen işe giriş-çıkış kayıtlarına davacı tarafından yapılan itirazların soyut nitelikte olduğunu, kayıtların sonradan düzenlendiğine ya da kayıtlarda değişiklik yapıldığına dair dosyada bir delil olmadığını, günlük işe giriş-çıkış saatlerinin ayrıntılı bir şekilde düzenlendiğinin görüldüğünü, mahkemece bu kayıtlara itibar edilerek fazla çalışma süre ve ücretinin belirlenmesi gerekirken yerinde olmayan bir gerekçe ile söz konusu kayıtlara itibar edilmemesinin hatalı olduğu yönünde açıklama bulunduğunu, Yargıtay kararı doğrultusunda işe giriş-çıkış kayıtlarındaki süreler dikkate alınarak yeniden dosya bilirkişiye gönderilerek hesap raporu alındığı ve davacının 778,79 TL fazla mesai ücreti alacağı bulunduğu, takdiren %30 indirim yapıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Somut uyuşmazlıkta, eldeki hükme esas bilirkişi raporunda sadece "giriş çıkış kayıtlarındaki sürelerin dikkate alınarak hesaplama yapıldığı" belirtilerek sonuca gidilmiştir. Bu bilirkişi raporunda giriş çıkış kayıtlarının nasıl değerlendirildiği, ara dinlenme sürelerinin kaçar saatlik çalışma için ne kadar düşüldüğü gibi bir kısım hesaplama unsurları belirsizdir. Ayrıca giriş çıkış kayıtlarına göre yapıldığı belirtilen hesaplamalar 6’şar aylık dönemler halinde fazla mesailerin toplamı belirtilerek yapılmıştır .
Eldeki hükme esas bilirkişi raporu bu hali ile tamamen denetime elverişsizdir. Bu nedenle davacı vekilinin fazla mesai ücretine yönelik temyizinin yerinde olup olmadığı da denetlenememektedir.
Mahkeme tarafından yapılacak iş, yukarda açıklanan hususlar, kayıtlara göre hangi günler için kaçar saat, çalışmanın hangi saatler arasında ne kadar belirlendiği, bu çalışma süresinden her gün için ne kadar ara dinlenmesi düşüldüğü, ayrıca, hesaplamanın denetime elverişli olması için gereken sair her türlü hususlar da bilirkişi raporunda açıkça belirtilerek haftalık bazda fazla mesai ücreti hesaplanarak sonuca gidilmelidir.
3-Takdiri indirim bakımından; bozma öncesi kararda fazla mesai ücreti tanığa dayanılarak yapıldığından %30 oranında takdiri indirim yapılmış ise de bozma sonrası hükme esas bilirkişi raporunda hesaplamanın giriş çıkış kayıtlarına göre yapıldığı belirtilmiştir. Belgeye dayalı hesaplama olmasına rağmen aynı şekilde takdiri indirim yapılması hatalıdır. Belgeye dayalı hesaplanan fazla mesai ücretinden takdiri indirim yapılmaksızın sonuca gidilmeli, ancak, bozma kararlarının hangi taraf temyizi üzerine, hangi taraf lehine verildiği, buna göre hangi taraf lehine ne kadarlık bir parasal miktarda usuli müktesep hak oluştuğu da yeniden kurulacak hükümde göz önüne alınmalıdır.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21/02/2019 günü oybirliğiyle karar verildi.