9. Hukuk Dairesi 2015/32273 E. , 2019/4435 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi süresi içinde duruşmalı olarak davalı vekili tarafından istenilmiş ise de; HUMK.nun 435.maddesi gereğince duruşma isteğinin süreden reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilmiş olmakla Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi. gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili özetle; davacının davalıya ait işyerinde 23/04/2010-18/08/2013 tarihleri arasında yemek ve restorasyon işinde sorumlu yetkili olarak çalıştığını, iş akdinin davalı tarafından haksız ve ihbarsız olarak feshedildiğini, davacının fazla mesai yaparak çalıştığını iddia ederek; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, ücret alacağı ile asgari geçim indirimi alacaklarının faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili özetle; iş akdinin haklı sebeple feshedildiğini bu sebeple davacının taleplerinin haklı olmadığını, davacının ücretinin asgari ücret miktarında olduğunu, davacının fazla mesai yapmadığını, fazla mesai yapıldığında ise kendisine gerekli ödemenin yapıldığını, davacının 3 yıl 3 ay 25 gün çalışmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Gerekçe - hüküm çelişkisi 10.04.1992 gün ve 1991/7 esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına aykırı olup, salt bu aykırılık bozma sebebidir.
Bu husus 6100 sayılı HMK. nun 298/2. maddesinde de “Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.” şeklinde özellikle düzenlenmiştir.
Mahkemece yargılama sonunda 08/09/2015 tarihli celsede tefhim edilen ve hükmün esasını teşkil eden hüküm özetinde; “4.027,05 TL. İhbar tazminatından, 1.154,32 asgari geçim indirimi alacağından dava dilekçesinde talep edilen kısımlarının dava tarihinden itibaren, kalan kısımlarının ıslah tarihinden itibaren yasal faiziyle, takdiren %35 indirim yapılarak fazla çalışma ücretinden 15.259,38 TL. ve ücret alacağından 1.020,00 TL"nin dava dilekçesinde talep edilen kısımlarının dava tarihinden itibaren, kalan kısımlarının ıslah tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizleriyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine” karar verildiği halde, gerekçeli kararın hüküm sonucunda “4.027,05 TL. ihbar tazminatı, 1.154,32 TL. asgari geçim indirimi alacağının dava tarihinden itibaren yasal faizleriyle, 1.020,00 TL. ücret alacağının dava tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizleriyle, 15.259,32 TL. fazla çalışma ücretinden, 11.000,00 TL"sinin dava tarihinden itibaren, kalan 4.259,32 TL"sinin 24/06/2015 ıslah tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizleriyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine” hükmedilmiştir.
Tefhim edilen hüküm özetinde; kıdem tazminatı dışındaki tüm alacaklarda dava ile istenen ve ıslah ile artırılan miktarlar açıkça belirtilmeden, dava ile istenen kısma dava tarihinden, ıslah ile artırılan kısımlara ıslah tarihinden itibaren ayrı ayrı faiz işletilmesine karar verildiği halde, gerekçeli hüküm sonucunda, ihbar tazminatı, asgari geçim indirimi ve ücret alacaklarında hükmedilen tutarların tamamına dava tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiş ve “gerekçeli kararın hüküm sonucu, tefhim edilen hüküm özetine aykırı” şekilde oluşturulmuş, gerekçe-hüküm çelişkisi yaratılmıştır.
Sonuç olarak, Mahkemece 10.04.1992 gün ve 1991/7 esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına ve HMK.’nun 298/2. maddesine aykırı karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
F)Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.