Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14750
Karar No: 2019/12907
Karar Tarihi: 13.06.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/14750 Esas 2019/12907 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/14750 E.  ,  2019/12907 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı ile davalılardan Sağlık Bakanlığı ile Sportif Havacılık ve Ticaret AŞ. vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının 08.02.2013 tarihinde işe girdiğini, uçuş ekip planlama ve koordinasyon şefi olarak çalıştığını, 30.01.2014 tarihinde bir yılı doldurmaya yakın bir tarihte kıdem tazminatına hak kazanılmaması düşünülerek kötüniyetli olarak hekim raporlu olduğu tarihte haksız ve önelsiz işten çıkarıldığını öne sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
    Davalılar Cevabının Özeti:
    Davalılar vekilleri; davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece yapılan yargılamaya ve toplanan delillere göre, iş akdinin işçi tarafından haklı bir neden olmadan sonlandırıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davacı ... davalı bakanlık ile davalı .....AŞ vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, hükmü temyiz edenlerin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Taraflar arasında davacının ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Somut uyuşmazlıkta, davacı 29.1.2014 tarihli dilekçe ile davalı ... ..AŞ şirket yönetiminin uçuş operasyonunun kendisi ile devam etmek istememesi halinde 4 haftalık ihbar süresinin sonu olan 28.2.2014 tarihi itibariyle ayrılmak istediğini bildirmiştir. Davalı işveren 30.01.2014 tarihinde davacının çıkışını vermiştir. Mahkemece davacının işverene verdiği dilekçe ile istifa iradesini açıklamış olduğu gerekçesiyle ihbar tazminatı talebinin, çalışma süresinin bir yılın altında olması nedeniyle ise kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
    Işverence çıkış yapılan tarih itibariyle davacının çalışma süresinin bir yılın altında kalması nedeniyle kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de; davacının verdiği dilekçenin istifa dilekçesi mahiyetinde olduğunun kabulü hatalı olmuştur. Şarta bağlı istifa mümkün değildir. Oysa davacı; dilekçesinde, şirket yönetiminin uçuş operasyonunun kendisi ile devam etmek istememesi halinde istifa etmek istediğini beyan etmiştir. Şu halde davacının vermiş olduğu bu dilekçenin mahiyeti itibariyle istifa dilekçesi olmadığı, olsa olsa iş akdinin sonlandırılmasına ilişkin bir icap niteliğinde kabul edilebileceği sonucuna varılmaktadır. Bu dilekçe üzerine işverence davacı ile devam etmek istenilmeyerek davacının çıkışı verilmiştir. Şu halde fesih işveren tarafından yapılmış olup haklı bir nedene de dayalı değildir. Açıklanan nedenler ile ihbar tazminatı talebinin kabulü yerine reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3- Taraflar arasında davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıp çalışmadığı konusu da ihtilaflıdır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
    İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür.
    Aynı ispat kuralları ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı için de geçerlidir.
    Somut uyuşmazlıkta, davacı yanca sunulan devam çizelgelerine davalı tanığınca da doğrulandığı gerekçesiyle değer verilerek fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil ücret alacakları hesaplanıp kayda dayalı hesap yapıldığından takdiri indirim yapılmadan hüküm altına alınmıştır.
    Dosya içerisinde bulunan davacı tarafından sunulan devam çizelgeleri davalı yanca kabul edilmemiştir. Beyanı esas alınan davalı tanığı ..., Temmuz 2013, Kasım 2013 ve Aralık 2013 yıllarına ait mesai çizelgelerini gösteren tabloları sorumlu müdür olarak kendisinin imzaladığını beyan etmiş olduğundan bu kayıtların tamamına değer verilmiş ise de, tanığın beyanı sadece üç aya ilişkin olup davacı yanca sunulan diğer aylara ait çizelgelerin işverenden sadır olup olmadığı netleştirilmemiştir. Şu halde sözü geçen üç ay için şimdiki gibi karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de, davalı tanığı sorumlu müdür ...’ya diğer aylara ait çizelgeler gösterilerek bu çizelgelerin her birinin doğru olup olmadığı tek tek sorulup açıklattırılmalı, kayıtlara değer verilip verilemeyeceği belirlenmelidir. Bundan sonra sonucuna ve tüm dosya kapsamına göre gerekirse Temmuz 2013, Kasım 2013 ve Aralık 2013 ayları dışındaki uyuşmazlık dönemi bakımından diğer tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı da değerlendirilerek fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil ücret alacakları konusunda bir karar verilmelidir.
    Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacı ... davalılardan Sportif Havacılık ve Ticaret AŞ."ye iadesine, 13.06.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi