Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1258
Karar No: 2021/3822
Karar Tarihi: 21.04.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/1258 Esas 2021/3822 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi         2019/1258 E.  ,  2021/3822 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; ” dava konusu taşınmazların kadastrodan önce bir bütün halinde tarafların kök miras bırakanı ...’a ait olduğu ve ölümünden sonra mirasçıları arasında taksime tabi tutulmadığının tartışmasız olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, bu taşınmazların tereke malı olup olmadığı, kök murisin sağlığında kendisinden önce ölen oğlu ...’ın çocuklarına hibe edip etmediği, davacının 1 Mart 1966 tarihli senet ile kök murisinden kalan taşınmazlardaki miras payını diğer mirasçılara temlik yapıp yapmadığı ve davacıya resen yemin teklif edilerek davanın kabulüne karar verilip verilemeyeceği noktalarında toplandığı, aynı zamanda davacı, murisin tüm mirasçıları adına tapu iptal ve tescil isteğinde bulunmuş ise de mirasçılar arasında açılan davalarda TMK" nun 702. maddesinde yer alan tasarrufi işlemlerde aranan oy birliği kuralı aranmadığından, davacının talebinin miras payı oranında iptal ve tescil talebi olduğunun kabulü gerektiği, yine 6201 ve 6202 nolu kadastro parsellerinin 16.01.1995 tarihinde imar uygulamasına tabi tutulduğu halde belediyeden ve tapu sicil müdürlüğünden dayanak belgeler ile tedavül kayıtları getirtilip incelenmeden karar verildiği, bu haliyle kurulan hükmün infazı sırasında problem olacağı, imar evrakı ile diğer belgelerin getirtilerek uyuşmazlığın çözümünde göz önünde tutulması, kayıt maliklerinin aynı kişiler olup olmadığının tespit edilmesi ve doğru ve sağlıklı sicil oluşturma ilkesi gereğince hükmü temyiz eden davalılar vekilinin temyizinin zorunlu olarak hükmü temyiz etmeyen davalı ...’ya da sirayet ettiğinin ve onu da kapsadığının kabulü gerektiği, keşifte dinlenen yerel bilirkişi ... ile davalı şahidi ... ...’ün, bu taşınmazların muris tarafından kendisinden önce ölen oğlu ...’in yetim kalan çocuklarına hibe edildiğine ilişkin beyanlarının tartışılıp değerlendirilmediği, taraflardan birisi 1 Mart 1966 tarihli senet ve senetteki imzayı inkar ettiğine göre, hakimin yanları dinleyerek bir kanaat hasıl olmadığı takdirde tarafları isticvaba çağıracağı ve senet hakkında izahat alacağı, HUMK"nun 335-362 maddeleri uyarınca hakim kesin bir kanaate varmadığı takdirde resen yemin teklif edebileceği halde somut olayda hakimin davayı sonlandırmak için resen yemin teklifi yoluna başvurduğu, karar için yapılan araştırma ve incelemenin de yetersiz olduğu" belirtilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle, dava konusu 6201 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
    2- Davacı vekilinin, 6202 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı taraf, çekişmeli taşınmazın müşterek muris ...’dan intikal ettiğini ve murisin terekesine dahil olan dava konusu taşınmazın taksim edilmediğini; davalı taraf ise, dava konusu taşınmazı ..." ın çocukları ile aralarında taksim ettiklerini, davacının payını davalı ...’ın aldığını savunmuştur. Mahkemece, davacının iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Keşifte dinlenen taraf tanıkları ve yerel bilirkişilerin, taksimin yapılıp yapılmadığını bilmediklerini beyan etmesi; davalı asilin duruşmada, sadece ...’ın çocukları ile kendisinin terekeye ait olan yalnızca iki taşınmazı taksim ettiklerini, davacının payının ... de olduğunu belirtmesi karşısında, taraflar arasında tüm mirasçıların katılımı ile yapılan, hukuken geçerli bir taksimin bulunmadığı açıktır.
    Hal böyle olunca; Mahkemece, taksim olgusunu ispat külfetinin bu olguya dayanan davalı tarafa ait olduğu ve davalı tarafın da taksim iddiasını ispatlayamadığı gözetilerek, yargılama sırasında yapılan imarla oluşan yeni parsel numaraları esas alınmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi