3. Hukuk Dairesi 2017/5679 E. , 2019/2771 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davacı şirketin maliki olduğu greyderin, davalı ile aralarında düzenlenen 15/02/2013 başlangıç, 15/07/2013 bitiş tarihli sözleşme uyarınca davalının iş sahasına teslim edildiğini, günlük kira bedelinin 600,00 TL olarak kararlaştırıldığını, sözleşmeye konu iş makinesinin 27/05/2013 tarihinde, "....Gezi Parkı Eylemleri" nedeniyle yakılmak suretle pert olduğunu, bahse konu olaylar nedeniyle kira bedelinin davalı tarafından ödenmediğini, sözleşme süresi bitim tarihine kadar iş makinesinin gelirinden mahrum kaldığını , delil tespit dosyasında makinenin değerinin 65.000,00 TL olarak belirlendiğini ileri sürerek; pert olan greyderin değeri olan 65.000,00 TL ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik mahrum kalınan gelirden 1.000,00 TL nin ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, 20.000,00 TL hasar bedelinin davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dava; hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir.
1-) 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK"nın 4/1-a maddesine göre; kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda " Sulh Hukuk Mahkemeleri" görevlidir.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re"sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 299. maddesinde; " Kira sözleşmesi, kiraya verenin bir şeyin kullanılmasını veya kullanmayla birlikte ondan yararlanılmasını kiracıya bırakmayı, kiracının da buna karşılık kararlaştırılan kira bedelini ödemeyi üstlendiği sözleşmedir." şeklinde tanımlanmıştır.
Somut olayda; taraflar arasında düzenlenen sözleşme incelendiğinde; davacı şirkete ait iş makinesinin, yine davacı tarafından istihdam edilen operatör tahsis edilerek davalının iş sahasında çalıştırılacağının kararlaştırıldığı, iş makinesinin tamamen davalının kullanımına terk edilmediği, operatörün çalışma saatlerinin sınırlandırıldığı ve sürenin aşılması halinde fazla mesai olarak değerlendirileceğinin belirlendiği, operatörün maaş ve SSK giderlerinin, makinenin günlük bakım, madeni yağ ve filtre masraflarının davacı tarafından karşılanacağı anlaşılmıştır. Bu durumda, taraflar arasındaki hukuki ilişki, kira sözleşmesinden değil, hizmet sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.
Hal böyle olunca, mahkemece; her iki taraf tacir olup, uyuşmazlığın çözümünde Asliye Ticaret Mahkemesi"nin görevli olduğu gözetilerek, görevsizlik nedeniyle HMK"nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, bu yön göz ardı edilerek davanın esası hakkında yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
2-) Bozma nedenine göre taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.