8. Hukuk Dairesi 2016/13943 E. , 2017/17530 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın reddine dair kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemiz"in 14.03.2016 gün ve 2014/18068 Esas, 2016/4600 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Davacı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, 2193 parsel sayılı taşınmazın tapuda davalıların murisi....adına kayıtlı olduğunu, kayıt malikinin 1988 yılında öldüğünü, taşınmazın 07/08/1989 tarihinde satın alındığını ve o tarihten beri vekil edeninin zilyetliğinde olduğunu, TMK"nın 713/2 maddesi gereğince tapu kaydının hukuki değerini yitirdiğini açıklayarak tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekili, davacının taşınmazı birkaç yıl kiracı olarak kullandığını, davacı lehine TMK"nın 713/2 maddesindeki kazanma koşullarının oluşmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının belli sürelerle dava konusu taşınmazı kullandığı, ancak dava dışı kişilerin de taşınmazı kullandığı ve davacının zilyetliğinin kesintiye uğradığı, davacının malik sıfatıyla kesintisiz olarak 20 yıllık zilyetliğinin bulunmadığı, ayrıca TMK"nın 713/2. fıkrasında yer alan; “ ölmüş ” ibaresinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği, yürürlükte olmayan yasa maddesine dayanılarak hak iddiasında bulunulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Daire"nin 14.03.2016 tarihli ve 2014/18068 Esas 2016/4600 Karar sayılı ilamı ile; davacının dava konusu taşınmazda malik sıfatıyla kesintisiz olarak 20 yıllık zilyetliğinin bulunmadığı, dolayısıyla davacı lehine kazanma koşullarının oluşmadığının tanık beyanları ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı, koşulların varlığı halinde Anayasa Mahkemesi"nin iptal kararı kazanmaya engel olmadığı, ancak mahkemenin ret kararı sonucu itibarıyla doğru olduğundan hükmün onanmasına karar verilmiş ve davacı vekili tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur.
Mahkemece, her ne kadar yazılı gerekçeler ile ret kararı verilmiş ise de, mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm vermeye yeterli değildir. Şöyle ki; dinlenen taraf tanıklarının beyanları uyuşmazlığı çözüme kavuşturmakta yeterli olmadığı gibi, davacı tanıkları ..... ile davalı tanığı ..... vazgeçme olmadığı halde mahkemece dinlenmemiştir.
O halde; mahkemece yapılacak iş; yerel ve teknik bilirkişi aracılığı ile yeniden taşınmaz başında yapılacak keşifle taşınmazın öncesinin kimin zilyetliğinde olduğu, kimden kime ne şekilde hangi hukuki ilişkiye dayanılarak ne zaman devredildiği, devralan kişinin ne kadar süre ve hangi sıfatla zilyet olduğu, zilyetlik sonucunda kullanan kişilerin birbirlerine kullanma bedeli olarak para ya da ürün verip vermediği, kullanım takası yapılmış ise dava konusu taşınmazın takası karşılığında davacıya hangi parsel sayılı taşınmazın bırakıldığı, dava dışı taşınmazın davacı tarafından ne zamandan beri kimin nam ve hesabına zilyet olunduğu, tapusunun kullanım takası yaptığı kişi adına kayıtlı olup olmadığı,dava konusu taşınmaz ve kullanım takası yapılan dava dışı taşınmaz ya da taşınmazların dava konusu taşınmaza denk nitelikte ve verimde bulunup-bulunmadığı, bu takasın mülkiyetin geçişini sağlayıp-sağlamadığının taraf tanıklarından duraksamaya yer vermeksizin sorulup belirlenmesi, beyanlar arasında çelişki bulunduğu takdirde HMK"nın 261. maddesi gereğince aykırılığın giderilmesi, beyanlar arasındaki çelişkinin giderilememesi durumunda hangi taraf tanığının beyanının üstün tutulduğunun karar gerekçesinde gösterilmesi, yine dava dışı tapu kayıtların dosya arasına alınması ve toplanmış ve toplanacak delillere göre; davacının dava konusu taşınmazı malik sıfatı ile aralıksız kullandığının ve mülkiyetin davacıya geçtiğinin duraksamaya yer vermeksizin kanıtlanması durumunda davanın kabulune karar verilmesi, aksi halde davanın reddine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı geektirmiştir.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK"nun 442/3. maddesi gereğince, davacı vekilinin, karar düzeltme isteğinin kabulüne; Dairenin 14.3.2016 gün, 2014/18068 Esas ve 2016/4600 Karar sayılı ONAMA İLAMININ KALDIRILMASINA ve açıklanan sebeplerle yerel mahkeme hükmünün BOZULMASINA ve peşin harcın istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine 25.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.