Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/521
Karar No: 2019/5505

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/521 Esas 2019/5505 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, dedesinden kalan ve ailesi tarafından yüz yıldır kullanılan bir taşınmazın kadastro tespitinin yanlış olduğunu iddia ederek tespitin iptali ve taşınmazın mirasçıları adına tescilini talep etmiştir. Mahkeme pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar vermiş, ancak Yargıtay bu kararı bozmuştur. Kadastro tespitine itiraz niteliğinde olan dava, orman kadastrosu kanunu hükümlerine göre yapılmıştır. Mahkeme pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verirken yanılmıştır. Gayrimenkul mülkiyetine ilişkin davalarda davalı sıfatının, tapu sicilinde malik olarak gözüken kişiye ait olacağı tartışmasızdır, fakat bu tür davaların orman parseli gibi Hazine ve Orman Yönetimi arasında mecburi dava arkadaşlığı gerektirdiği sonucuna varılmıştır. Bu nedenle pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Kanun maddesi olarak ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek 5. maddesi öne çıkmaktadır.
20. Hukuk Dairesi         2017/521 E.  ,  2019/5505 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne duruşma isteminin değerden reddine karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Kadastro sırasında....... parsel sayılı 435 4646,49 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, orman vasfı ile Hazine adına tespit edilmiştir.
    Davacı vekili, 05.10.2015 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın müvekkilinin dedesi ...... kaldığını, bu taşınmazın yaklaşık yüz yıldır müvekkilin ailesi tarafından kullanıldığını, buna ilişkin 1937 yılı tahrir defterinde kaydın bulunduğunu, bu kayıtta taşınmazın 18 dönüm 380 m2 gözüktüğünü ancak taşınmazın gerçekte 40 dönüm olduğundan bahisle tespitin iptali ile dava konusu taşınmazın..... mirasçıları adına tespit ve tescilini talep etmiştir.
    Mahkemece, 1- Pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine,
    2- ...... parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
    Dava konusu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek 5. maddesi göre yapılmıştır.
    İncelenen dosya kapsamına göre mahkemece pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Şöyle ki;
    Kural olarak bir davada davacı sıfatı (aktif husumet ehliyeti) hakkın malikine, davalı sıfatı (pasif husumet ehliyeti) ise o hakka uymakla yükümlü olan kişiye aittir. Gayrimenkul mülkiyetine ilişkin davalarda davalı sıfatının, taşınmaz malikine (tapu sicilinde malik olarak gözüken kişiye) ait olacağı tartışmasızdır. Kural bu olmakla birlikte bir davada, davacı ... davalı sıfatlarının kimlere ait olacağı, dava ile elde edilmek istenen sonuca göre belirlenmelidir. Ormanların kuru mülkiyeti Hazineye, kullanım hakkı ise......ait olduğuna göre, orman olduğu kadastro komisyonunca belirlenen bir taşınmazın, tespitin iptali davasında pasif husumetin, mülk sahibi Hazine ile ormanlar üzerinde gözetim ve yönetim hakkı bulunan Orman Yönetimine ait olduğu sonucuna ulaşılması kaçınılmazdır. Başka bir anlatımla; bu tür davalarda, Hazine ve Orman Yönetimi arasında mecburi dava arkadaşlığı vardır.
    Somut olayda; Yeşilyurt köyü 102 ada 1 parsel sayılı orman parselinin tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verildiğine göre tespit maliki olan Hazinenin de davada yer alması gerekir. Bu nedenle, husumetin Hazineye de yaygınlaştırılarak davada yer almasının sağlanması, delillerinin toplanarak sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken taraf teşkili sağlanmadan yazılı olduğu gibi hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı tarafın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer konuların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 02/10/2019 günü oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi