3. Hukuk Dairesi 2017/5466 E. , 2019/2906 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kiracılık sıfatının tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içerisinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalının maliki olduğu büfenin önceki kiracısının dava dışı .... olduğunu, devir işlemine izin verilmesi sonrası, davalı ile aralarında 01.01.2014 başlangıç tarihli bir yıl süreli kira sözleşmesinin imzalandığını, yasal yükümlülüklerini sözleşmeye uygun olarak yerine getirdiği halde 16.09.2014 tarihli ihtar ile 01.01.2015 tarihinde büfenin boş olarak teslim edilmesi gerektiği hususunun bildirildiğini, sözleşmenin 01.01.2015 tarihinden itibaren süresiz hale geldiğini, feshin hukuka aykırı olduğunu belirterek feshin iptali ile kiracılığın tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, sözleşmenin 2886 sayılı yasa hükümlerine göre düzenlendiğini, işlemin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
2886 Sayılı Devlet İhale Kanununun 5737 Sayılı Kanunun 79/c maddesi ile değişik “Ecrimisil ve Tahliye” başlıklı 75.maddesinin 3 ve 4.fıkrasında; “kira sözleşmesinin bitim tarihinden itibaren işgalin devam etmesi halinde, sözleşmede hüküm var ise ona göre hareket edilir. Aksi halde ecrimisil alınır. İşgal edilen taşınmaz mal, idarenin talebi üzerine bulunduğu yer mülkiye amirince en geç onbeş gün içinde tahliye ettirilerek, idareye teslim edilir.” hükmü bulunmaktadır. Bu madde önceleri sadece Hazine tarafından bu kanun hükümlerine göre kiraya verilen taşınmazlar hakkında uygulanırken, 13.7.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5393 Sayılı Belediye Kanunu nun 15/p-3 maddesi hükmüyle Belediyeye,
5538 Sayılı Kanunun 26/b maddesi uyarınca İl Özel İdarelerine 5737 Sayılı Kanunun 79/c maddesi uyarınca Vakıflar Genel Müdürlüğüne ve son olarakta 7103 Sayılı Kanunla özel bütçeli idarelere ait taşınmazlar hakkında da uygulanması öngörülmüştür. Bu madde ile adı geçen kurumlara tahliye konusunda bir ayrıcalık tanınmıştır. Yasal süre bitiminden itibaren ecrimisil alınacağı hüküm altına aldığından, 2886 Sayılı Yasanın 1. maddesi uyarınca usulüne uygun yeni bir sözleşme yapılmadıkça kiracıyı fuzuli şagil kabul etmek gerekir.
Hazine, Vakıflar Genel Müdürlüğü, İl Özel İdareleri Belediyeler ve özel bütçeli idareler 2886 Sayılı Yasa uyarınca kiraya verdikleri taşınmazlarını, kira süresi sonunda, işgal ne kadar süre devam ederse etsin kiralananın 6570 Sayılı Yasaya ya da Borçlar Kanununa tabi olup olmadığına bakılmaksızın her zaman gerek mahkemeden gerekse mülkiye amirinden tahliyesini isteyebilirler. Ecrimisil olarak alınması gereken paranın “kira parası” adı altında alınmış veya ödenmiş olması, taraflar arasındaki kira sözleşmesinin yenilendiği anlamına gelmez.
Dairemiz eksiklik inceleme talebi üzerine davalı idare tarafından gönderilen cevabi yazıdan, encümen kararı ile kira sözleşmesinin davacıya devrine karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, davaya konu taşınmazın gerek 2014 yılında gerekse daha öncesinde ihale ile kiraya verilip verilmediği araştırılmalı, öte yandan devirlere ilişkin belgeler üzerinde de durularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 03/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.