(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi 2020/1423 E. , 2020/1778 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı dava dilekçesinde; 2008 yılındaki kadastro çalışmalarında, 30.04.1997 tarih 2, 3, 4, 5, 6 ve 7 sıra no.lu tapu kayıtlarına göre adına kayıtlı taşınmazlardan üçünün tamamı ile ikisinin ise önemli kısımlarının 479 ada 1 ve 480 ada 1 sayılı orman parselleri içinde kalmış olup, orman parseli içinde kalan miktarın 25.170 m² ve 6.240 m² olmak üzere toplam 31.132 m² olduğunu, altı adet taşınmazından sadece 7 sıra no.lu tapuda kayıtlı taşınmazınının adına tescil edildiğini, kadastro çalışmaları yapılıncaya kadar 2008 yılına kadar 11 yıl süreyle hiçbir kurumla ihtilafı olmaksızın taşınmazlarını kullandığını, kadastro çalışmaları üzerine ... Kadastro Mahkemesinin 2008/2 E. - 2011/1 K. sayılı dosyası üzerinden itirazen açtığı davada 479 ada 1 ve 480 ada 1 sayılı parsellerin kadastroca oluşturulan tespit gibi orman vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline dair verilen kararın 05.10.2011 tarihinde kesinleştiğini, böylece 2, 3, 4, 5 ve 6 sıra nolu tapu kayıtlarının hiçbir bedel ödenmeden mülkiyetinden alındığını beyan ederek; Devletin tapu sicilinin tutulmasından doğan sorumluluğu kapsamında elatma tarihi itibariyle taşınmazların değerlerinin tespitini, elatma tarihinden itibaren işleyecek kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiziyle birlikte taşınmaz değerlerinin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davacı vekili 25.12.2015 havale tarihli harçlandırılmış ıslah dilekçesiyle tazminat isteğini 207.375,84-TL daha arttırarak toplamda 217.375,84-TL. olarak ıslah etmiştir.
Mahkemece; davanın kabulü ile, 217.375,84-TL. tazminatın; 10.000,00-TL"sine dava tarihinden, 207.375,84-TL"sine ıslah tarihinden işleyecek yasal faiziyle, davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekilince temyiz edilmiştir.
Dava konusu 479 ada 1 ve 480 ada 1 sayılı parseller; 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi kapsamında 2008 yılında yapılan kadastro çalışmalarında orman vasfıyla Hazine adına tespit edilmiş, davacı tarafça tespite itiraz edilmesi üzerine Komisyonca dava konusu yerlerin tespit gibi Hazine adına kalmasına karar verilmiş, davacı tarafından kadastro komisyonu kararına itirazla ... Kadastro Mahkemesinin 2008/2 E. - 2011/1 K. sayılı dosyası üzerinden açılan davada, 479 ada 1 ve 480 ada 1 sayılı parsellerin kadastroca oluşturulan tespit gibi orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline dair verilen karar, Dairenin onaması ve sonrasındaki karar düzeltme talebinin reddi kararı üzerine 05.10.2011 tarihinde kesinleşmiştir.
Dava; 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamına göre; ... Kadastro Müdürlüğünün 22.05.2008 tarih ve 282 sayılı yazısıyla, 30.04.1997 tarih 7 sıra no.lu tapu kaydının... ili, ... ilçesi, ... mahalle, ... mevkii, 495 ada 3 ve 4 ile 521 ada 11 ve 12 sayılı parselleri kapsadığı; 30.04.1997 tarih 2 ve 4 sıra no.lu tapu kayıtlarının ise... ili, ... ilçesi, ..., ... mahalle ... mevkii, kadastro çalışma alanı hudutları içerisinde kalmakta olup bu iki tapu kaydının 479 ada 1 ve 480 ada 1 sayılı orman parselleriyle 493 ada 1 ve 2, 495 ada 2 ve 521 ada 8, 9, 10 sayılı parselleri kapsadığı bildirilmiş olmakla; bu kapsamda; ... ili, ... ilçesi, ... mahalle, ... mevkii, 493 ada 1 ve 2, 495 ada 2, 3 ve 4 ile 521 ada 8, 9, 10, 11, 12 sayılı parsellerin tüm hissedarlarını gösterir takyidatlı son tapu kayıtlarının ve geriye dönük tüm tedavüllerini gösterir tedavüllü tapu kayıtlarının incelenmesinden; davacının dayanak yaptığı tapu kayıtlarının 31.168,37 m² miktarlı olup, davacı adına revizyon gören 493 ada 2, 495 ada 4, 521 ada 8, 10, ve 12 parsel sayılı ifraz tapularının yüzölçümlerinin ise 37.683,45 m² olup, dayanak tapu kayıtlarının dava dışı parsellere revizyon gördüğü, davacının dayandığı tapu kayıtlarının miktarından fazlasıyla yeri aldığı; öte yandan 3, 5 ve 6 sıra no.lu tapu kayıtlarının ise kısmen dava konusu edilen yerlere uyduğunun kısmen uymadığının, kaldı ki bu tapu kayıtlarının tamamı uyumlu olsa bile taşınmazların geldisi olan tapu kayıtlarının 1945 tarihinde 4785 sayılı Kanun ile Devletleştirilen alanlar içinde kaldıklarının, ... Kadastro Mahkemesinin 2008/2 E. - 2011/1 K. sayılı dosyasından hazırlanan orman bilirkişisi kurulunun 29.11.2010 tarihli raporuyla da açıkça tespit edildiği, 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince, aynı Kanunun 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanların devletleştirildiği, aynı Kanunun 5. maddesinde "Devletleştirilen ormanların sahiplerinin bu kanunun yürürlüğe girmesinden başlayarak 1 yıl içinde mülk edinme belgeleri ve vergi kayıtlarıyla birlikte ve iş ilgililer arasında ihtilaflı durumda ise mahkemede incelenmekte olduğuna dair alacakları belgeleriyle ormanların bağlı bulundukları devlet orman işletmesi müdürlüğüne veya o yerin mülkiye üstüne başvurmak zorundadır. Bir yıl içinde bu ödevi yerine getirmeyenler devletleştirilen ormanın karşılığını alma hakkını kaybeder." hükmünün bulunduğu, bu hüküm uyarınca dayanak Teşrinievvel 1338, Ağustos 1319 ve bila ay-1338 tarihli tapulardan dolayı tazminat talep etme hakkının da bulunmadığı anlaşılmakla; davacının TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazminat davası açma hakkı bulunmadığına göre, tapu kayıtlarının orman parseli içinde kaldığı iddiasıyla açılan tazminat davasının reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü yolunda hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bu sebeple mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 10/06/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.