9. Hukuk Dairesi 2017/10198 E. , 2019/4652 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 01/04/1998 – 06/08/2010 tarihleri arasında davalı Üniversiteye bağlı Ziraat fakültesinde faaliyet gösteren dava dışı taşeron alt işverenler nezdinde çalıştığını, davalılar tarafından hiç bir yasal hakkı ödenmeyerek iş akdine haksız şekilde son verildiğini, tüm çalışma süresince emir ve talimatları hastanenin kadrolu personelinden aldığını, taşeron firmaların 4857 sayılı Kanunun öngördüğü alt işverenlik hükümleri çerçevesinde değil muvazaalı olarak asıl işverenin bir takım yükümlüklerini ortadan kaldırılması amacı yönelik olarak faaliyet gösterdiklerini, müvekkilinin işe giriş tarihinden itibaren fiilen mobilya, dolap ve benzeri eşyaların taşınması, evrakların getirilip götürülmesi, kurum personeline çay servisi yapılması, kurum laboratuvarındaki deney tüplerinin düzenlenmesi gibi kimyasal maddelerden arındırılması, deneylerde kullanılacak ürünlerin hazırlanması ve benzeri hastanenin kadrolu personelleri tarafından yerine getirilmesi gereken işlerde görevlendirildiğini, Bölge Çalışma Müdürlüğü tarafından yapılan inceleme sonucunda üniversitede mevcut alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olduğunun tespit edildiğini, bunun sonucu olarak müvekkilinin ilk işe giriş tarihinden itibaren davalı kurumun işçisi olduğu sonucunun doğduğunu, davalı kurumun 5018 sayılı yasa gereği kamu idaresi olduğunu ve bu nedenle 6772 sayılı yasadan doğan ek tediye ücretinin ödenmesi gerektiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile ilave tediye alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 4734 sayılı Kamu ihale kanunu çerçevesinde işi üstlenen müteahhit firmanın elamanı olduğunu, davacı ile aralarında bir hizmet akdinin bulunmadığını, müvekkilinin bu konuda hiçbir sorumluluk taşımadığını, Bölge Çalışma Müdürlüğü raporunda temizlik işi yapan işçilerin muvazaaya dahil olmadığının belirtildiğini, müvekkili kuruma husumet düşmediğini, 6772 sayılı yasaya göre ilave tediye ücreti istenebilmesinin koşulu kamu kurumunda çalışan işçi olduğunu, davacının bu nitelikte çalışan bir işçi olmadığının açık olduğunu ayrıca davacının istifa etmek suretiyle iş akdini feshettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu, tanık beyanlarından davacının ağırlıklı olarak yapmakla ödevli olduğu temizlik işlerinde çalıştığı, bunun haricinde yapıldığı iddia edilen işlerin arızi şekilde ifa edildiğini, davacı yönünden davalı Üniversite ile davacının bağlı çalıştığı taşeronlara ilişkin işçi teminine ilişkin muvazaa ilişkisinden bahsedilemeyeceği gerekçesi ile toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, ilave tediye alacak talebinin reddine, kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin ise kabul edilmesine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Mahkemece ihbar tazminatına yasal faiz yerine en yüksek banka mevduat faizi yürütülmesi hatalı olup, bozma nedeni ise de, anılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 Sayılı HMK’nın geçici 3/2. maddesi yollaması ile HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
F) SONUÇ:
Hüküm fıkrasının 3"üncü paragrafında yer alan “… en yüksek banka mevduat faizi ile …” sözcüklerinin çıkarılarak, yerine “… yasal faizi ile …” sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.