Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/4139
Karar No: 2019/5650
Karar Tarihi: 08.10.2019

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/4139 Esas 2019/5650 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


İş Mahkemesi'nde gerçek kişi işveren ve kurum arasında işlem iptali davası görülmüştür. İki farklı Bölge Adliye Mahkemesi, yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı vermiştir. İş Mahkemeleri Kanunu'nun 5. maddesi gereği, iş uyuşmazlıklarında yer itibari ile yetkili iş mahkemeleri belirlenir. Buna göre, iş ve sosyal güvenlikle ilgili davaların dava tarihinde davalının ikametgâhının bulunduğu veya işçinin işini yaptığı yerdeki iş mahkemesi veya iş davalarına bakmakla görevli asliye hukuk mahkemesinde açılması gerekmektedir. Gerçek kişi işverenin yerleşim yeri nüfusta kayıtlı olduğu yerin ikametgâh sayılması gerekir. İşlem iptali davası, kurumun bulunduğu yer mahkemesinde görülmelidir. Kanun maddeleri: İş Mahkemeleri Kanunu'nun 5. maddesi, Türk Medeni Kanunu'nun 19/1 ve 51. maddeleri, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 14/1. maddesi.
20. Hukuk Dairesi         2019/4139 E.  ,  2019/5650 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    Taraflar arasındaki davada... ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A r
    Dava, kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
    ..., davacı hakkında işlem yapan kurum şubesi ....olduğu, davacının dava açmadan .... başvurduğunu belirtmişse de....başvuruya ilişkin dilekçe ya da cevabî yazı sunmadığı duruşmada da ... kuruma başvurduğunu belirttiği dosyaya gelen kurum evraklarında davacının iptalini talep ettiği işlemlerin ....tarafından yapıldığı mahkemenin yargı çevresi dışında bulunduğu anlaşıldığından dosyanın yetkili ... Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
    ..., dosya içerisine gelen 04.04.2019 tarihli Kurum cevabi yazısında 31.01.2017 tarihli tahsis talebinin .... verildiği ve ... tarafından talebinin reddedildiği anlaşıldığından mahkemenin bu davaya bakma yetkisi bulunmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
    5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 5. maddesinde, iş uyuşmazlıklarında yer itibari ile yetkili iş mahkemeleri belirlenmiştir. Buna göre, “İş mahkemelerinde açılacak her dava, açıldığı tarihte dava olunanın Türk Medenî Kanunu gereğince ikametgâhı sayılan yer mahkemesinde bakılabileceği gibi, işçinin işini yaptığı işyeri için yetkili mahkemede de bakılabilir. Bunlara aykırı sözleşme muteber sayılmaz.”
    İş mahkemelerinde yetki kuralı, Hukuk Muhakemeleri Kanununun yetki kurallarına uygun olup, buna ek olarak işin yapıldığı yer, yani işyeri mahkemeleri de yetkili kılınmıştır.
    Buna göre, iş ve sosyal güvenlikle ilgili davaların dava tarihinde davalının ikametgâhının bulunduğu veya işçinin işini yaptığı yerdeki iş mahkemesi veya iş davalarına bakmakla görevli asliye hukuk mahkemesinde açılması gerekmektedir.
    Türk Medenî Kanununun 19/1. maddesi uyarınca gerçek kişi yönünden “Yerleşim yeri", "Bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.” Gerçek kişi işverenin başka bir yerde yerleşmek niyetiyle oturduğu kanıtlanmadığı takdirde, kural olarak nüfusta kayıtlı olduğu yerin ikametgâh sayılması gerekir.
    HMK"nın 14/1. maddesi uyarınca "Bir şubenin işlemlerinden doğan davalarda, o şubenin bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir."
    Diğer yandan Türk Medeni Kanununun 51. maddesi uyarınca “Tüzel kişinin yerleşim yeri, kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yerdir."
    İş mahkemesinin yetkisi kamu düzeni ile ilgili olduğundan, davalı tarafça süresinde itiraz edilmese dahi hâkim tarafından kendiliğinden bu husus gözönünde bulundurulmalıdır. Bir başka anlatımla hâkim, davanın her aşamasında yetki itirazını dikkate alabileceği gibi, kendisi de re"sen yetkisizlik kararı verebilir.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.04.2008 gün ve 2008/10-329 E. - 2008/334 K. numaralı ilâmında da "Davaya konu uyuşmazlık tüzel kişilere karşı açılacak davalarda genel yetkili mahkeme, tüzel kişilerin yerleşim yerinin, yani merkezinin bulunduğu yer mahkemesi olmakla birlikte, şube işlemleri nedeniyle açılacak dava, taraf olarak bağlı bulunulan merkez davalı gösterilerek, şubenin bulunduğu yerde de açılabilir. “Kurum adına işlem yapmaya yetkili bulunmak” şubenin tanımından ortaya çıkan bir sonuç olup, şubenin bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olmasında tek başına yeterli değildir. Şubenin bulunduğu yer yetkisi, o şubenin yapmış olduğu işlemlerden, davacıya ait işlemlerin yürütülmesinden doğan uyuşmazlıklarda geçerli bulunmaktadır." görüşü benimsenmiştir.
    Somut uyuşmazlıkta, davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 1479 sayılı yasa ve 5510 sayılı Kanunun 4/1b sigorta sicil numarası üzerinde bulunan prim ödemelerinin 2829 sayılı Kanun kapsamında değerlendirmeye tabi tutulmadan 4/B sicil numarasındaki prim ödemeleri dışlanarak 506 sayılı Kanun ve 5510 sayılı Kanunun 4/1a sigorta sicil numarası üzerinden yatırılmış primler dikkate alınarak yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Açıklanan yasal düzenlemeler çerçevesinde; eldeki davada yetkili mahkeme ... merkezinin bulunduğu ... veya davacının işlemlerini yürüten şubenin bulunduğu yer mahkemesidir. 5510 sayılı Kanunun 4/1a sigorta sicil numarası üzerinden yatırılmış primler dikkate alınarak yaşlılık aylığı bağlanması istemine yönelik başvuru üzerine davacının talebinin reddine ilişkin kararının... tesis edildiği anlaşılmakla uyuşmazlığın ....y görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; ... YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 08/10/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi