22. Hukuk Dairesi 2019/1335 E. , 2019/13265 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Mahkemenin yukarıda tarih, esas ve karar numarası belirtilen kararının temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizin 16/10/2017 tarihli ve 2017/41296 esas, 2017/21870 karar sayılı ilamıyla BOZULMASINA karar verilmiştir.
Davacı vekilince Dairemiz kararının maddi hataya dayandığı gerekçesi ile ortadan kaldırılması istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 04/02/1959 tarihli ve 1957/13 esas, 1959/5 karar ile 09/05/1960 tarihli ve 1960/21 esas, 1960/9 karar sayılı kararlarında belirtildiği üzere, Yargıtay’ca maddi hata sonucu verilen bir karara mahkemece uyulmasına karar verilmesi halinde dahi usulü kazanılmış hak oluşmaz ve Yargıtay’ın hatalı bozma kararından dönülmesi mümkündür.
Somut uyuşmazlıkta, Dairemizin 16/10/2017 tarihli ve 2017/41296 esas, 2017/21870 karar sayılı bozma ilamında, dosyanın geçirdiği safahata ilişkin olarak “...Dairemizin 28/05/2015 tarihli, 2015/10638 esas, 2015/18892 karar sayılı bozma ilamı ile ıslah dilekçesinin usulüne uygun olarak davalıya tebliğ edilerek, davalının savunmaları dinlendikten sonra dava hakkında karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile karar bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak ıslah dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, davalının ıslaha karşı beyanları doğrultusunda ek rapor alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.” şeklinde yer alan açıklamaların, dosyayla uyuşmadığı ve maddi hataya dayalı olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca, bozma sebebine göre, usulü kazanılmış hak ilkesinin değerlendirilmesi bakımından da ilave bir açıklamaya yer verilmediği görülmektedir. Anılan sebeplerle, maddi hataya dayanan Dairemizin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının ORTADAN KALDIRILMASINA karar verildi. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin ücret, ilave tediye ve toplu iş sözleşmesi ikramiye alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere dayanılarak, ücret ve ilave tediye talepleri yönünden davanın kabulüne, ikramiye alacağı yönünden ise davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 22/10/2014 tarihli karar, Dairemizin 28/05/2015 tarihli ilamıyla bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyma kararı verilerek devam edilen yargılama neticesinde tesis edilen 10/03/2017 tarihli nihai hükümde, yazılı gerekçeyle ücret ve ilave tediye talepleri yönünden davanın kabulüne, ikramiye alacağı talebinin ise reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Somut uyuşmazlıkta, hesaba konu dönem toplu iş sözleşmelerinde, işçilere 6772 sayılı Kanun gereği yıllık 52 günlük ücret tutarında ilave tediye ödenmesine ilişkin hükmün bulunduğu, ilave tediye haricinde ayrıca ikramiye ödenmesine dair bir hükmün ise yer almadığı görülmektedir.
Toplu iş sözleşmelerinde, 6772 sayılı Kanun gereği yıllık 52 günlük ücret tutarında ilave tediye ödenmesine ilişkin hüküm haricinde, ayrıca ikramiye ödenmesine dair bir hükmün bulunmadığı gibi bireysel iş sözleşmesi düzenlemesinin de bulunmadığı dikkate alındığında, bordrolardaki ikramiye hanesinde gösterilen tahakkukların ilave tediyeye ilişkin olduğunun kabul edilerek, ödenip ödenmediğinin araştırılması, ödenmiş olması halinde ise bu meblağların ilave tediye alacağından mahsup edilmesi gereklidir. Dairemizin 28/05/2015 tarihli ilk bozma ilamında, bu yöne ilişkin bir bozma sebebinin bulunmaması maddi hataya dayalıdır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10/02/1988 tarihli ve 1987/2-520 esas, 1988/89 karar sayılı kararında belirtildiği üzere, Yargıtayca temyiz incelemesinin yapıldığı sırada dosyada bulunan belgenin gözden kaçırılması, maddi hata sebebidir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 04/02/1959 tarihli ve 1957/13 esas, 1959/5 karar ile 09/05/1960 tarihli ve 1960/21 esas, 1960/9 karar sayılı kararlarında belirtildiği üzere, Yargıtay’ca maddi hata sonucu verilen bir karara mahkemece uyulmasına karar verilmesi halinde dahi usulü kazanılmış hak oluşmaz. Anılan sebeple, bordrolardaki ikramiye hanesinde gösterilen tahakkukların ilave tediyeye ilişkin olduğunun kabul edilerek, ödenip ödenmediğinin araştırılması ile ödenmiş ise bu meblağların ilave tediye alacağından mahsup edilmesi gereklidir.
Yukarıda yazılı sebepten kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 18/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.