Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/3226
Karar No: 2020/6879
Karar Tarihi: 17.12.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2019/3226 Esas 2020/6879 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir tapu iptali ve tescil davasında, davacı taşınmazındaki payını davalıya satış suretiyle devrettiği ancak işlemin gabin hukuksal nedenine dayalı olarak geçersiz olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkeme, davacının ispatlayamadığı iddialar nedeniyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararının usul ve yasaya uygun olduğunu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir. Ancak daha sonra yapılan incelemede, mahkemenin verdiği ara kararı eksik ve yanlış olduğu tespit edilmiştir. Mahkemeler, en az giderle ve en süratli şekilde yargılamayı tamamlamalıdır. Bu nedenle, keşif giderinin tüm ayrıntılarıyla belirlenmesi, dosyadaki gider avansına göre yatırılması gereken eksik miktarın tespit edilmesi, kesin süre tayin edilerek usulüne uygun ihtaratın yapılması, masrafın yatırılması halinde mahallinde keşif yapılarak taşınmazın değerinin belirlenmesi gerekmektedir. Bu doğrultuda, Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi'nin kararı ortadan kaldırılmış ve davaya ilişkin in
1. Hukuk Dairesi         2019/3226 E.  ,  2020/6879 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ: ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
    DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine karar verilmiş, verilen karara karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi tarafından yerel mahkemenin kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen karar ve bu kararın temyiz talebinin değerden reddine ilişkin ek kararlar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    KARAR-
    Dava, aşırı yararlanma (gabin) hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacı, dava konusu 974 ada 35 parsel sayılı taşınmazdaki payını davalıya 10.05.2010 tarihinde sattığını, işlemin gabin hukuksal nedeniyle geçersiz olduğunu ileri sürerek tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir.Davalı, iddiaların doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddiaların ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddi karar verilmiş, davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi tarafından yerel mahkemenin kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, bu kararın temyizi üzerine 11.04.2019 ve 24.05.2019 tarihli ek kararlar ile davacı vekilinin temyiz isteminin değerden reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davacının dava konusu 974 ada 35 parsel sayılı taşınmazdaki 1/15 payını 10.05.2010 tarihinde davalıya satış suretiyle devrettiği, davacının gabin hukuksal nedenine dayalı olarak eldeki davayı açtığı; mahkemenin 24.11.2016 tarihli ara kararında davacı vekiline 2 haftalık kesin süre içerisinde toplam 2.256,30 TL bilirkişi/keşif masrafının mahkeme veznesine depo edilmesinin ihtar edildiği, mahkemece eksik masrafın kesin süre içerisinde depo edilmediği gerekçesi ile keşif talebinin reddine karar verilerek mevcut delillere göre karar verildiği anlaşılmaktadır.Bilindiği gibi; 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK."nun 114/1-g maddesinde, gider avansı dava şartı olarak belirlenmiş, 120/2. maddesinde gider avansının yeterli olmadığının anlaşılması halinde tamamlanması için süre verileceği 324. maddesinde ise delil ikamesi için gereken avansın yatırılmaması halinde o delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılacağı belirtilmiştir.Ayrıca; davaların kısa zamanda sonuçlandırılması, adaletin bir an önce tecellisi için, taraflarca veya mahkemelerce yapılması gereken bir kısım adli işlemler sürelere bağlanmıştır. Bu sürelerin bazılarını kanun bizzat belirlerken bir kısmını işin özelliğine, tarafların durumlarına göre belirlemesi için hakime bırakmıştır. HMK"nın 90. maddesine göre kanuni süreler açıkça belirtilen ayrıcalıklar dışında kesindir. Hakim, tayin ettiği süreyi henüz dolmadan azaltıp çoğaltacağı gibi, süre geçtikten sonra tarafın isteği üzerine yeni bir süre tanıma yoluna da gidebilir. Bu takdirde verilen ikinci süre kesindir. Ancak, hakim kendi belirlediği sürenin kesin olduğuna da karar verebilir. Kesin sürenin tayin edilmesi halinde, karşı taraf yararına usuli kazanılmış hak doğacağı da kuşkusuzdur. Hemen belirtmek gerekir ki, ister kanun, isterse hakim tarafından tayin edilmiş olsun kesin süre içerisinde yerine getirilmeyen bir işlemin bu süre geçtikten sonra yerine getirilmesine yasal olanak yoktur.
    Böylece kesin sürenin kaçırılması; o delile veya hakka dayanamamak gibi ağır sonuçları birlikte getirmekte, bazen davanın kaybedilmesine dahi neden olmaktadır. Bu itibarla geciken adaletinde bir adaletsizlik olduğu düşüncesinden hareketle, davaların yok yere uzamasını veya uzatılmak istenmesini engellemek üzere düzenlenen kesin süre kuralı, kanunun amacına uygun olarak kullanılmalı, davanın reddi için bir araç sayılmamalıdır. Öncelikle, kesin süreye ilişkin ara kararı her türlü yanlış anlaşılmayı önleyecek biçimde açık ve eksiksiz yazılmalı, yapılacak işler teker teker belirtilmelidir. Bunun yanında verilen süre yeterli, emredilen işler, gerekli ve yapılabilir nitelik taşımalı, ayrıca hakim süreye uyulmamanın sonuçlarını açıkca anlatmalı, tarafları uyarmalıdır. Öte yandan, kesin süre tarafların yanında hakimi de bağlayacağından uyulmaması halinde gereği hakim tarafından hemen yerine getirilmelidir.Somut olayda, mahkemenin 24.11.2016 tarihli ara kararıyla dosyada davacı yanın ne kadar gider avansı bulunduğu ve buna göre yatırması gereken kalan tutarın belirlenmediği anlaşılmaktadır. Mahkemeler en az giderle, en süratli şekilde yargılamayı tamamlamalıdırlar. Hal böyle olunca, öncelikle keşif giderinin tüm ayrıntılarıyla belirlendikten sonra dosyadaki gider avansına göre yatırılması gereken eksik miktarın tespit edilmesi, müteakiben bu bedelin yatırılması için kesin süre tayin edilerek usulüne uygun ihtaratın yapılması, masrafın yatırılması halinde mahallinde keşif yapılarak taşınmazın değerinin belirlenmesi, Harçlar Kanunu 30. ve 32. maddeleri gereğince keşfen belirlenecek bu değer üzerinden harcın tamamlanması, nihayetinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.Davacı vekilinin yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373/1. maddesi uyarınca ... Bölge Adliye Mahkemesi’nin 04.02.2019 tarihli asıl kararı ile 11.04.2019 ve 24.05.2019 tarihli ek kararlarının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 6100 sayılı HMK’nın 371/1-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, dosyanın kararı veren İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne, kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi